|
Eylül ayı ekonomi gündemi

Eylül ayı için ekonomik göstergeler ayı demek yanlış olmaz. Ay başından itibaren hem içerden hem dışardan gelmeye başlayan önemli ekonomik gelişmeler dikkatle izleniyor.

Peki nedir bu iç ve dış ekonomik gelişmeler?

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER
Pazartesi
2019 yılı 2. çeyrek (Nisan, Mayıs, Haziran)
dönemi
Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) büyüme hızı yani
ekonomik büyüme rakamı
açıklandı. Salı günü ise enflasyon verisi geldi.
Bu veriler kapsamında 2019 yılının ikinci çeyreğinde
Türkiye ekonomisinde yüzde 1.5 oranında daralma yaşandığını ve Ağustos ayında enflasyonun bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15.01 olduğunu görmüş olduk. Yani geçen ay yüzde 16.65 olan enflasyon
aşağı yönlü trendine devam ediyor.
Dün açıklanan ihracat verilerinin ardından ise gözler
12 Eylül 2019 tarihinde gerçekleşecek Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına çevrilecek.
2006 yılından beri geleneksel hale gelen, her yıl açıklanan ve 3 yıllık perspektifte 2020-2022 dönemine ilişkin makroekonomik göstergeler ve bu hedeflere ulaşmak için belirlenecek yol haritasını oluşturan
Yeni Ekonomi Programının eski ismiyle Orta Vadeli Programın
da bu ayda açıklanması bekleniyor.
MERKEZ BANKASI FAİZ
İNDİRİMİNE GİDER Mİ?
Enflasyon verisi, haftaya Merkez Bankası PPK tarafından yapılacak toplantıdaki faiz indirim kararı için önemli bir gösterge olacak. Çünkü mevcut durumda
yüzde 19.75 olan politika faiz oranı ile yüzde 15.01 seviyesindeki Ağustos ayı enflasyon oranı arasındaki farkın 4.74 olması yani reel faizin
artmış olması Merkez Bankası’nın faiz indirimi yapması için elinde önemli gerekçe olduğunu gösteriyor.

Reel faiz oranı özellikle dışardan sermaye çekmek için önemli.

2019 yılının 2. çeyreğinde gerçekleşen
negatif yönlü ekonomik
büyüme rakamları, yüksek faizler nedeniyle yatırımların yüzde 22.8 oranında azalmış olması, 2. çeyrek döneminde sanayi üretiminin yüzde 3’ün üzerinde azalmış olması
veyüksek faizler nedeniyle artan finansal maliyetler, Merkez Bankası’nın üzerinde önemli bir baskı oluşturacaktır.
Diğer yandan faiz indirimi için TL’nin diğer para birimleri
karşısındaki değeri, diğer para birimleri karşısında değer kaybetme riski ve bunun yanında ülke risk primi olan CDS’lerin durumu, Merkez Bankası
faiz indirim kararını alırken üzerinde durulması ve dikkat edilmesi gereken önemli hususları oluşturuyor.

Türkiye’nin CDS primi bu hafta 400 puan seviyesine inmesine rağmen, hala yüksek seviyelerde.

DIŞ EKONOMİK GELİŞMELER
Para piyasalarını yakından ilgilendiren FED toplantısı 17-18 Eylül tarihinde gerçekleşecek.
Bu toplantı son dönemlerde faiz indirimi tartışmalarının gölgesinde ve ticaret politikası belirsizliğinin küresel yavaşlamadaki rolü nedeniyle önem taşıyor. Ayrıca olası indirim kararı özellikle gelişmekte olan ülkeler için son derece kritik.
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB)
Merkez Bankası ile aynı gün faiz kararını ve varlık alımları konusundaki kararını açıklayacak
olması, piyasalarda olası görünen durgunluğun giderilmesi için önemli bir gelişme olacak.
Diğer yandan
ABD - Çin arasında gittikçe kızışan ticaret savaşı, ticaret savaşının küresel ekonomide sebep olduğu durgunluk, İngiltere’nin AB’den ayrılma süreci olan Brexit’in belirsizliği ve Arjantin’in ekonomik krizle mücadele
ederken kullandığı sermaye kontrollerinin yansımaları yakından takip edilecektir.
Açıkçası
sonbahar döneminde iç ve dış ekonomik gelişmeler
ekonominin gidişatını değiştirecek nitelikte önem taşıyor.
#GSYH
#Türkiye
#PPK
#Merkez Bankası
#CDS
#Brexit
5 yıl önce
Eylül ayı ekonomi gündemi
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler