Nitelikli işgücüne ihtiyaç var | Erdal Tanas Karagöl

Sanayi devrimleri, günümüze kadar üç aşamadan geçmiştir. Üretimde buhar

gücünün kullanıldığı

birinci sanayi devrimi,

üretim süresinde

elektriğin kullanıldığı

ikinci sanayi devrimi, otomasyonun kullanıldığı

ise üçüncü

sanayi devrimi olarak tanımlanmaktadır.

Şimdi ise siber-fiziksel sistemlerin üretim sürecine dahil edilmesi ile günümüzde

dördüncü sanayi devrimini yaşamaktayız.

2011 yılında Almanya’da konuşulmaya başlanan dördüncü sanayi devrimi ve yeni ismiyle “Sanayi 4.0” kavramı, Türkiye’de de 2015 yılından sonra sanayi sektöründe etkisini göstermeye başladı.

Türkiye’nin sanayi seviyesi şu

anda 2.5-3.0 seviyelerinde olduğu

ifade edilirken, büyük ölçekli firmaların bu süreçte rekabet şartlarına uyum sağlamaya başladıklarını görüyoruz.

EN ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİK

İŞGÜCÜNDE OLACAK

“Sanayi 4.0” dolayısıyla

üretimde yüksek teknolojinin kullanılmaya başlanması işgücü piyasasının yapısında değişimlerin yaşanmasına yol açıyor. Çünkü sanayi süreçlerinde geçirilen bu aşamalar işgücünün manuel ya da kas gücü ile yaptığı işlerin akıllı makinalar ile ikame edilmesine yol açıyor.

Ancak “Sanayi 4.0” süreci insan kaynağına olan ihtiyacı azaltmıyor aksine yüksek nitelikli insan kaynağına olan ihtiyacı arttırıyor.

Ayrıca veri analisti, robotik sistemler ve yapay zeka alanlarında uzman işgücüne ihtiyaç da giderek artmaktadır.

SANAYİ İŞGÜCÜNÜN

YENİ BECERİLERE İHTİYACI VAR

“Sanayi 4.0” döneminde dijital üretim süreçleri, yüksek nitelikli işgücüne ihtiyacı arttırmakta ve buna bağlı olarak da işgücünden yeni becerilere sahip olmasını beklemektedir.

Diğer yandan önümüzdeki 10 yıl içinde mevcut işlerin kaybolacağı, yeni işlerin kazanılacağı ve tamamen yeni birçok işin ortaya çıkma ihtimalinden dolayı, işgücünün temel becerilere sahip olması beklenmektedir. Bu kapsamda, temel becerilerin yanı sıra,

bilişsel, sosyal, duygusal ve dijital beceriler ön plana çıkmaktadır.

En önemlisi de hızla değişen üretim süreçlerine ve teknolojilere adapte olabilmek için işgücüne

“öğrenmeyi öğrenme” becerisi kazandırılmalıdır.

TÜRKİYE’DE SANAYİ 4.0

Türkiye’de Sanayi 4.0’a uyum sağlayabilmek ve bu konu
da farkındalık yaratmak açısından

“Dijital Türkiye Yol Haritası” ve

“2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi” raporları hazırlanmıştır.

Türkiye’nin

yol haritasının bileşenleri; “yüksek teknoloji ve inovasyon, dijital dönüşüm sanayi hamlesi, girişimcilik, beşeri sermaye ve alt yapı” olarak belirlenmiştir.

İnsan kaynağının niteliği bu süreçte hayati önem taşımaktadır. Bu bağlamda ülkelerin nitelikli insan kaynağı ihtiyacı giderek artmaktadır.

Nitekim Almanya’nın 1 Mart 2020 itibarıyla nitelikli işgücü alımına başlayacak olması bu durumun en temel göstergesidir. Çünkü Sanayi 4.0’ın çıkış noktası olan Almanya, giderek yaşlanan bir nüfus yapısına sahip. Yeni üretim sürecinde istihdam edecek nitelikli işgücü problemi yaşamaktadır.

Türkiye, sahip olduğu genç ve dinamik nüfus yapısını en iyi şekilde değerlendirmek ve sahip olduğu işgücünün niteliklerini arttırmak zorundadır.

EĞİTİM MODELİ GÜNCELLENMELİ

Sanayi sektörünün işgücünden beklediği yeni becerilerin kazandırılması sürecinde üniversitelere ve meslek liselerine önemli görevler düşmektedir.

Bu kapsamda

değişen üretim

süreçlerine bağlı olarak, ihtiyaç duyulan nitelikte eğitim müfredatlarının güncellenmesi

elzemdir.

Aynı zamanda teorik bilgilerin uygulamalı eğitim ile zenginleştirilmesi gerekiyor. Bu kapsamda

sanayi-okul iş birlikleri ve staj uygulamalarının

önemi gün geçtikçe artmaktadır.

#Sanayi

#Eğitim