Ülkelerin kredi notunu belirleyen bir çok faktör vardır. Kredi derecelendirme kuruluşlarının ülkeye ait farklı göstergeleri kullanarak açıkladıkları
kredi notları ve ülkelerin borç riskini belirleyen ve piyasada oluşan
Kredi Temerrüt Takası (Credit Default Swap, CDS) ülke notunu, ülke borçlanma faizini, yatırımlarını, üretimini ve diğer ekonomik göstergelerini etkilemektedir.
PEKİ CDS NEDİR?
CDS‘ler,
ülkelerin borç riskini belirleyen önemli göstergelerden biri. Bu sayede herhangi bir derecelendirme kuruluşunun verdiği kredi notlarına ve objektiflikten uzak yapılan değerlendirmelere olan ihtiyacı azalttığını da belirtmekte fayda var.
Çünkü CDS, ülkelere yönelik risk algısını ölçen en güncel göstergelerden biridir.
CDS’in düşük olduğu ülkelerde borç ödemelerinin gerçekleşmesinde risk unsuru düşükken CDS’in yüksek olduğu ülkelerde durum tam tersidir. CDS priminin yüksek olması,
o ülkenin
düşük kredibiliteye sahip olduğuna ve
yatırımcıların faiz borçlanması için daha yüksek faiz ödemesiyle karşı karşıya kaldığını
göstermektedir.
Aslında CDS, alacaklı için sigorta anlamına gelir.
Ağustos 2018 yılında çok yüksek seviyelere ulaştıktan sonra halen yüksek olmasına rağmen, CDS’te önemli bir düşüş gerçekleşti. Türkiye’de bugün
CDS, 265 baz puan seviyesinde seyrediyor.
Özellikle son 6 ay içerisinde
150 baz puandan fazla düşüş kaydedilmesi de
önemli bir unsur. Ancak diğer ülkelerle karşılaştırıldığında halen istenilen seviyede düşüşün sağlanamadığını da belirtmekte fayda var.
KREDİ DERECELENDİRME
KURULUŞLARI VE ÜLKE KREDİ NOTU
Kredi derecelendirme kuruluşları da ülkeler için kredi notu belirliyorlar.
Bu notu belirlerken kendilerine göre farklı yöntemleri var ve bu yönteme bağlı olarak kullanılan
ekonomik, siyasi, toplumsal ve finansal göstergeler
üzerinden farklı ülke notları açıklıyorlar.
Kredi derecelendirme kuruluşlarının açıkladıkları
notların da ne kadar adil olduğu
ayrı bir tartışma konusu.
Kredi derecelendirme kuruluşları bu notları belli bir takvime göre açıklıyor. Ama bazen ekonomide farklı gelişmeler olduğunda takvim dışına çıktıkları da oluyor.
Fitch'in,
2020 yılı
Türkiye değerlendirmesini 21 Şubat ve 21 Ağustos 2020’de
yapması bekleniyor.
Moody’s Türkiye’nin kredi notunu 5 Haziran ve 4 Aralık’ta açıklayacak
.
S&P ise, ilkini 31 Ocak’ta açıklamıştı ve ikinci not açıklamasını 24 Temmuz’da
gerçekleştirmesi öngörülüyor.
Peki açıklanan kredi notları ülkeler için ne kadar anlamlı?
Kredi derecelendirme kuruluşları tarafından verilen yatırım yapılamaz notu, özellikle
“yatırım yapılabilir seviyede notlandırılan ülkelerde yatırım yapılır”
zorunlu koşulu olan fonları etkilese de bu koşulu olmayan fonların
yatırım yapılabilir notu olmayan ülkeler de yatırım yaptıklarını
gördük ve bunun çok örnekleri vardır.
Dolayısıyla derecelendirme kuruluşları tarafından verilen kredi notu tüm yatırımcıların kararlarını etkileyemeyebilir.
Ancak kredi derecelendirme kuruluşlarının verdiği düşük kredi notları nedeniyle ülke hakkında oluşacak
olumsuz algının, ülkelerin yatırım ortamını etkilediği gibi ülkelerin faiz oranlarını, doğrudan yabancı yatırımlarını ve birçok göstergeyi de etkileme
gücü vardır.
KREDİ DERECELENDİRME
KURULUŞLARININ NOTLARI
Türkiye 2012 yılında Fitch ve 2013 yılında da
Moody’s
‘den aldığı yatırım yapılabilir notunu 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında kaybetti.
Fitch Türkiye’nin notunu en son “BB-” olarak belirlerken, görünümünü ise “durağan” olarak açıkladı.
Diğer kredi derecelendirme kuruluşu
Moody’s, halihazırda Türkiye’nin kredi notunu “B1”, kredi notu görünümünü ise “negatif” olarak değerlendirmiş.
Notu kıt olan ve 1994 yılından beri Türkiye’ye yatırım yapılabilir notu vermemiş olan
Standard&Poors ise, mevcut durumda Türkiye’nin kredi notunu “B+”, görünümünü ise “durağan” olarak belirlemiştir.
Kredi derecelendirme kuruluşlarının, not verme takvimlerinde Türkiye’ye verdikleri notu değiştirip değiştirmeyecekleri merak konusu.
#CDS
#Kredi
#FİTCH
#Faiz
٪d سنوات قبل
Ülkelerin kredi notunu ne belirler?
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’
