|
Saldım çayıra, Mevlam kayıra

Daha 1 yıl geçmedi üzerinden... Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi gruplarında hiç yapılamayanı yapmış, rekor puanla namağlup şekilde gruptan çıkmıştı. Hem de deplasmanda kazandığı 3 maçta da oyun üstünlüğü kurmuştu. Bu sezon kendi yatırımının, bütçesinin daha altında takımlarla eşleşti Avrupa Ligi'nde. Gruplar çekildiğinide şüphesiz kağıt üzerinde favoriydi. Ama öyle olmadı. Geçen sene "Bayern Münih'i belki eleyemem ama oyun olarak karşılık verebilir miyim acaba?" diye hesaplar yapan Beşiktaş, bugün orta halli takımların olduğu grupta son maçında "Acaba gruptan çıkabilir miyim?" hesabı yapıyor.

Sezon başından beri bir türlü istenilen seviyeye gelemedi takım. bir yanda Avrupa Ligi'ne grup aşamasında veda etti, diğer yanda ligin ilk yarısı bitmek üzereyken liderden 8 puan geride. Huzursuzluk, disiplinsizlik, vurdumduymazlık o kadar aşikar ki, yoldan geçen adam kafasın çevirip 5 dakika izlese bunu anlar. Bir yanda maaş/ödeme sıkıntısı, bir yanda plansız/düzensiz kadro, bir yanda oyuncuların salmışlığı, bir yanda teknik adamın buna çözüm üretememesi...

Yukarıda bahsettiğim durumları da sıralayarak, "Bu takım neden bu halde Hocam?" dedim Şenol Güneş'e... "Bu maçta dış etkenleri konuşmamak" lazım? Neyi konuşalım Hocam? Sorumluluğu üstlenen yok. Herkes topu üzerinden atma peşinde. Ortada bu lige 3-5 sene damga vuracakken yazık edilen/dağıtılan bir takım var. En büyük tehlike şu; Avrupa Ligi de elden gittikten sonra, ligdeki hedeften de erken koparsan, koca ikinci yarı zulüm gelir herkese. Bitmek bilmez o sezon. Bir kere dağıldın mı toparlamak çok zor olur.

Kısa sürede oradan buraya gelmek büyük bir yönetim başarısı! Gerçekten tebrikler... Ama kimse üstüne almıyor. Madem öyle; bu bütçeleri iyi yönetemediğim, planlamayı yapamadığım ve yanlış transferlerle takım kalitesini aşağı çektiğim için; elimdeki malzemeyi maçlara hazırlayamayıp, takımı bir türlü hazır hale getiremediğim için; yüklü sözleşmelere imza atıp ama boş pozisyonlarda golleri atamadığım için, kaleye gelen topları uzaklaştıramadığım için ben özür dileyeyim bari. Demek ki sorumluluk bana ait.

Bu vaziyetle olmaz... Saldım çayıra Mevlam kayıra yaklaşımıyla hiç olmaz. Yarından tezi yok, Başkan, Hoca ve futbolcuların bir araya gelip uzun soluklu bir toplantı yapması, herkesin her şeyi konuşup, düzgün bir yol haritası çizilmesi lazım. Yoksa az ilerisi keskin viraj..

#Beşiktaş
#Malmö
#UEFA Kupası
5 yıl önce
Saldım çayıra, Mevlam kayıra
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti
Bir bu eksikti...
IBAN veren esnafın katli vacip mi?