|
Muharrem İnce niçin apolet söküyor?

Çünkü 2. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel’in, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı olmadığını düşünüyor.

Çünkü AK Parti seçmeninin, “Başkomutan” dediği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, başkomutan olmadığına inanıyor.

Yoksa Muharrem İnce, İsmail Metin Temel’in apoletlerini, Zeytin Dalı Harekâtı’nın komutanı olduğu için sökmüyor.

CHP’ye göre, cumhurbaşkanının aynı zamanda başkomutan olması sadece Atatürk’e mahsus bir şeydir. Görevi ne olursa olsun, Atatürk dışındaki bütün idareciler, yöneticiler, başkomutan Atatürk’ün izinden giden başaltı komutanlardır. Atatürk’ten sonra o makama oturanlar, başkomutanlık unvanını sembolik olarak kullanabilirler.

Erdoğan’ın konuşmasını alkışlayan bir general, aslında Erdoğan’ın gerçekten başkomutan olduğuna inanmış birisidir. Bu durum CHP’ye göre Cumhuriyet’in kuruluş ilkelerine aykırıdır.

CHP, birkaç istisna dışında, başkomutan deyince mesleği askerlik olan, askeri konularda uzmanlaşmış, muharebe bilgisine sahip birini canlandırıyor gözünde.

Çünkü CHP, Atatürk dışında herhangi bir cumhurbaşkanının, başkomutanlık iddiasında bulunmasını, Atatürk’ün kurduğu rejime karşı başka bir rejim kurma iddiası olarak algılıyor.

CHP’nin kabul ettiği başkomutan, Turgut Özal değildir, Necip Torumtay’dır mesela, Süleyman Demirel değildir, İsmail Hakkı Karadayı’dır, Abdullah Gül değildir, İlker Başbuğ’dur.

Başkomutanlığı temsil eden kişinin makamından çok Atatürkçülüğü önemlidir, Atatürk devrimlerine olan sadakati, bağlılığı önemlidir.

Özal, Demirel, Gül, Erdoğan, başkomutan değillerdir ama onlar gibi askeriyeden gelmemesine rağmen Ahmet Necdet Sezer başkomutandır.

Çünkü Sezer, kendi döneminde genelkurmay başkanlığı yapan Hilmi Özkök’e göre daha Atatürkçüdür, daha laiktir, daha cumhuriyetçidir, ölçü budur.

Bu mevzu Muharrem İnce’nin “apolet sökme” tehdidiyle tekrar gündeme gelmiştir, asker/siyaset ilişkisi tekrar tartışmaya açılmıştır.

Aslında bütün sorunların temelini oluşturan bir tartışmadır bu, Muharrem İnce’nin çözüm olarak gördüğü “apolet sökme” işiyle de halledilecek gibi değildir.

Suriye’ye askeri vazifeyle gönderilen Mustafa Kemal’in, gizlice Selanik’e geçip siyasi faaliyetlere katılmasına kadar giden çok derin ve çok eski bir meseledir.

Muharrem İnce, tam yüz yıl sonra, aynı topraklarda, aynı amaçlarla, tıpkı Mustafa Kemal gibi Suriye’ye askeri vazifeyle gönderilen, 2. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel’in, CHP’ye karşı başka bir siyasi görüşü desteklemek için Ankara’ya döndüğünü düşündüğü için apoletlerini sökmekten bahsetmektedir.

“Aynı durum CHP’de yaşansa, muvazzaf bir komutan CHP’nin organize ettiği bir toplantıda genel başkanın konuşmasını alkışlasa, o komutan darbecilikle suçlanmaz mı?” diye soruyorlar.

Suçlanır…

Suçlanır da, bu suçlama CHP’nin askeriye ile olan “amaç birliği” ilişkisini ortadan kaldırır mı?

Bu suçlama Cumhuriyet tarihi boyunca, askeriyenin CHP zihniyetini koruma, kollama faaliyeti içinde olduğu gerçeğini değiştirir mi?

Değiştirmez…

Ben, kışlada askerlik, camide din, okulda bilim dışında konuşulan konular teferruat olarak kalmalı derim, doğrusunun bu olduğunu savunurum.

Eğer bu kavramlar arasında bir çelişki varsa, ki var, bunu da entelektüel hayatın yazı ve tartışma malzemesi olarak kullanma taraftarı olduğumu söylerim.

Bu olayın köpürtülmemesi gerektiğini düşünürüm, fakat Muharrem İnce’nin de âlemi kör, milleti sersem sanmamasını tavsiye ederim.

Bir yarbay vardı, Mehmet Alkan adında bir yarbay. Kardeşi Sırnak’ta şehit düşmüştü, şehit cenazesinde, şehidin tabutu başında, üzerinde üniforması olduğu halde hükümeti yerden yere çalmıştı, hatırlıyorsunuz değil mi…

Allah kimseye böyle bir acı vermesin, insanın kardeşini kaybetmesi büyük hadisedir. O zaman da eleştirilerini anlayışla karşılamıştım, fakat o yarbayın daha sonra CHP’ye üye olmasını da yaşadıklarına bir tepki, bir isyan olarak görmemiştim.

Yarbay Mehmet Alkan, zaten CHP’liydi, orduyla ilişiği kesilince ait olduğu yere, CHP’ye resmen üye oldu, olanlar malumun ilamıydı yani…

Ordu mensuplarının bu tür tartışmalara sebebiyet verecek davranışlardan kaçınmaları lazım, derseniz ona da bir diyeceğim olmaz.

Fakat bu sıralar açıktan açığa destek verenlerden çok “gönüller bir” diye alttan alta çalışanlar kazanıyor.

Anlatabiliyor muyum?..

#Muharrem İnce
#Apolet
il y a 6 ans
Muharrem İnce niçin apolet söküyor?
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi