|
Çekildim kör koşulardan

Oruç, güneşi gecenin içinde aramaktır. Aşmaktan kendimizi alamadığımız bütün sınırların öncesinde kavi durmaktır, kulluğunu bilmek, acz ile boyun eğmektir. Gemi azıya almış nefsi dizginlemektir. Dünyayı içimizden çıkarmak, hayata dünyadan daha büyük bir şey olarak bakabilmektir. Öfkeleri gömmek, ihtirasları kurutmaktır. Açlık ekmeğini hamd kâsesine banmaktır. Her can verileni Yaradan aşkına sevmektir. Bahaneleri aşmak, en kıyı ve köşelerine kadar engince insan olmaya durmaktır. Oruç, sabır testisinin içini insanlıkla doldurmaktır. Nimetin kıymetini bilmek, bu bilmenin dahi nimet olduğunu idrak etmektir. Aklı, mânânın önünde diz çöktürmektir. Ağırlıklardan kurtulup tüy gibi hafiflemek, kuş gibi kanatlanmaktır. Rahmetin kurumaz ırmaklarında yıkanıp arınmaktır. Oruç hız kesmek, yavaşlamaktır. Bütün kör koşulardan geri durmaktır. İhtiyat kuşanmak, tevekkül kokuları sürünmek, tevekkül libasına bürünmektir. İnsanlığımızın kumaşında açılan gedikleri istiğfar ipiyle yamamaktır. Benliğin sebep olduğu ne kadar arıza varsa üstümüzde, tek tek onarmaya çabalamaktır. İçinden çıkamadığımız girdapların içinden çıkmaya, bulamadığımız cevapları bulmaya niyet etmektir. Her anı, her nefesi hayırla tesbih etmektir. Uyurken bile ecirlenmektir. Oruç, kalubelaya geri dönmektir. Akdi tazelemek, ahde vefa göstermektir. Paslı kilitleri açmak, isli camları silmektir. Oruç yeniden bakabilmek, yeniden görebilmek, yeniden fark edebilmektir.



“Müslümanlar, ezandan sonra Rablerine yönelmek ve ona hamd etmek için imamlarının arkasında sıkıca saf durduklarında, kısa bir süre kendilerini günlük sıkıntılardan ve zihinlerini meşgul eden işlerden sıyırmaya çalışırlar. Bazen imam dönüp onlara şu tavsiyede bulunur: 'Namazınızı sanki bu son kılacağınız namazmış gibi kılın!' Nitekim bir sonraki namaz vaktinden önce eceli gelecekler için bu son namazdır. Fakat aynı şekilde şöyle demek de mümkündür: 'Namazınızı sanki bu ilk kılacağınız namazmış gibi kılın!' Zira Allah'ın her huzuruna çıkışımız yeni bir başlangıç, yeniden doğuştur ve aynı şey, uyanmış kalplerle çevremize baktığımızda da geçerlidir” diye yazmış Gai Eaton (Hasan Abdulhakîm), rahmet olsun.



Sanki Ramazan diye babacan bir amca varmış, arada bir gelip, mahalledeki bütün çocukların avuçlarını renk renk şekerlerle doldurur, onları sevindirirmiş!



Şu fani hayat sofrasında, açlığın en doyurucu şey olduğuna inanan insanlar da var.



“Tamah etmekten vazgeçtiğin şeye karşı sen hürsün; ama hırsla isteyip tamah ettiğin her şeyin kölesisin” buyuruyor Atâullah el-İskenderî (k.s.) hazretleri...



İmsak ile iftar arasındaki zaman içinde vücutlar gıdasız kalmasın diye hemen herkes seferber olmuş durumda. İki ramazan arasında geçen o koskoca on bir ay boyunca kalplerin gıdasız kalacağından endişe edene rastladınız mı peki?



“Oruç tutuyor musun?” diye sordu biri. “Oruca tutunuyorum.” diye cevapladı diğeri.



Gün o gün ki, her imsak vakti geldiğinde milyonlarca oruç, Allah rızası için 'insan'a niyetleniyor.



“Orucun hesabı kolay” dedi meczup, “hayrı tut, şerri bırak!”


#Oruç
#Meczup
#Hamd
8 yıl önce
Çekildim kör koşulardan
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!
Enerjide bağımsız olmak
Târihin doğru yerinde durmak