Fotoğraf makinesi yerine teleskop kullansaydın!...

Başörtülü az zulüm görmedi bu ülkede... Ne gaddarlar gördük...

Ve işte bugün, o gaddarlardan biri, öğrenim özgürlüğünü engellemekten (2 yıl 1 aylık hapis cezasının onanmasıyla) 4,5 ay hapis cezasına çarptırıldı...

Rennan Pekünlü, ‘Uzay Bilmi ve Astronomi’ profesörü...

Lakin bu hapis cezasına pek ulusalcı, sapına kadar laik bazı Babıali zırtapozları isyan etti...

‘Rennan ne yaptı ki?.., Fatmagül’ün suçu ne?!...’ tadında yazılar yazdılar...

Tabii, herifçioğlunun derdi değil ki... Kendi kılık kıyafetine karışılmasın da geri kalana ne olursa olsun!...

Başörtülü ezilmiş, zulüm görmüş..vs, ne önemi vardı onlar için... Sonuçta başörtülü.., anası bacısı karısı değil ya!...

Üniversitenin kapısında, ya da girişindeki bir odada kafasını mahcup bir şekilde eğip, yere bakarak başörtüsünü çıkartmak zorunda kalan öğrenciler umurlarında mıydı sanki?...

Hepi topu 20-30 öğrencinin ‘başörtüme karışma’ eylemi yaparken, başörtüleri çekiştirilip yerlerde sürüklenerek gözaltına alınmalarını ve anayasal düzeni bozmaktan bilmem kaç yıl istemiyle haklarında açılan davaları destekleyen de..,

‘Ben buradayken bu kapıdan geçemezsin, seni mezun etmem’ diyerek üniversite kapılarında nöbet tutan prof ünvanlı dinozorlara; ‘çağdaş, laik, Atatürkçü bilim adamı’ diyen de aynı Babıali dallamalarıydı zaten...

Başörtüsü yüzünden okuyamayan,

Ya da başını açıp okuyan öğrenci için psikolojik travmadır yaşanan...

Öğrenim özgürlüğü elinden alınan on binlerce öğrenciyi umursamayan,

İşte Prof. Rennan...

Başörtülü öğrencinin okula girmemesi için kapıda bekleyen, başörtülü öğrencileri tespit etmek için fotoğraflarını çeken Renan...

Çağdaş, laik, Atatürkçü...

Ve dahi ‘Uzay Bilmi ve Astronomi’ profesörü Rennan...

Teleskopla uzayı inceleyeceğine,

Fotoğraf makinesinin objektifinden başörtülü kızları gözleyip resimledin Rennan!...

Sen başörtüsü üzerindeki ‘anti-laik kozmik ışınları’ keşfederken..,

Eloğlu Rosetta uzay aracını, Philae Kuyruklu Yıldızı’na indirmeyi başardı!...

Ha bir de içeri girmeden önce; ‘daha yapacak çok işimiz var, daha sona gelmedik!...’ diyor Rennan...