Baştan beri söylüyoruz…
Muhalefet neden “Hayır” dediğini siyaset bilimiyle, teknik olarak açıklayamıyor… Sloganlarla yürütecekler kampanyalarını…
“Hayır” cephesi siyaset üretemediği için benzer sloganları anketlerde, sokak röportajlarında da görüyoruz…
'Neden hayır?..' diye soruyorsun;
'Cumhuriyeti seviyorum.., Ben çok laikim.., Demokrasiden vazgeçmeyeceğim.., Mustafa Kemal'in askeriyim..vs,' şeklinde cevaplar geliyor… (En sağlam cevabı ise İstanbul'dan bir abi vermişti… “Neden hayır.., neden anayasa değişikliğine karşısınız?..” diye sordular; “Çünkü, gerek yok!..” demişti… İşte budur, en net!..)
Son yazıda bahsetmiştik, yeni iletişim teknikleri deniyorlarmış…
“Kan dökmeden değiştiremezsiniz” tehdidi tutmayınca, yumuşama taktiği!..
“AKP yerine 'AK Parti'.., 'Yurttaş' yerine 'millet'.., 'Erdoğan' veya 'Tayyip' yerine, 'Sayın Cumhurbaşkanı'.., 'Diktatör' yerine 'tek adam'…
Artık yerseniz?!..
Tamam hepsi yeni iletişim tekniği, yumuşama taktiği de, şu 'tek adam' meselesini nasıl anlatacaklar diye merak etmiştim…
Sonunda Kılıçdaroğlu açıkladı;
“1919'dan 2017'ye kadar tek adam rejimi hiç olmadı...”
Şimdiye kadar çok absürt şeyler duyduk ama hiçbiri bu kadar sarsmadı bizi…
Yıl 2017, demek ki bu ülkede 'diktatörlük' ya da 'tek adam rejimi' neyin yokmuş...
E yok tabii… Darbeyle, ara rejimle iktidara getirilmiş, atanmış biri yok… Tam tersine darbeyle, vesayetçilerle indirilmek istenen halkın seçtiği, girdiği her seçimde halkın teveccüh ettiği sandıkla gelen bir lider var…
Tamam, anlaştık bugün 'tek adam rejimi' falan yok… Daha önce de seçilmiş başbakanlar, liderler vardı, kabul... Amma velakin 'tek adam' kasetini çok geriye sararsan sorarım arkadaş…
1923-1945 yılları arasında CHP dışında kaç parti vardı bu ülkede?.. (1946'da yapılan ilk çok partili seçimden 'tek adam' çıkmasın diye 'açık oy-gizli tasnif' sistemiyle yapılmıştı herhal!..)
1946'ya kadar tek parti rejimi vardı da, tek adam rejimi yok muydu?..
Milli şef kimdi peki?..
İsmet ve İnönü iki kardeş miydi?..
Sen merak etme Kemal abi… Yapılan değişiklikle yine halkın seçeceği, iktidarı sandığa bağlı bir cumhurbaşkanı ve gerektiğinde seçime gidip onu koltuğundan indirecek bir meclis olacak… Olmadı 5 yılda bir seçim olacak, mebzul miktarda parti ve cumhurbaşkanı adayının olduğu…
Üstelik CHP yüzde 25'i geçemiyor, yani milli şef, tek adam tehlikesi yok...
Referandumdan 'Evet' çıkarsa bu sefer Muharrem harbiden tavuk işine girer…
Sen de yine kurultay şampiyonu olarak tek adam olursun…
Rahat ol Kemal abi!..
