|
İnsanlık Tarihi"nde Bahar

''Arap Baharı'' derken dört mevsimden biri olan ''ilkbahar ''dan bahsetmiyoruz. Manevi anlamda baharı kasdediyoruz. Takvimin ilkbaharı her yıl kışdan sonra gelir, 20-21 Mart''da başlar. Tarih''in ilkbaharı böyle değildir.

Sevgi elçilerinin tebliği ile başlar, sürmesi için de insanların bu tebliği anlaması ve dinlemesi ikinci gerekli şarttır.

Son Sevgi Elçisi (S.A); başlayan baharın sürekli olması için iki ağır (çok değerli ve önemli) emanete riayet edilmesini öğütledi. Bu iki emanetden birisi Kur''an-i Kerim; diğeri Ehl-i Beyt idi. Bu iki emanetin kadri bilinmeyince yazık ki kısa zamanda manevi karakış geldi.

Merhum Muhammed İkbal son vasiyeti sayılabilecek beytiyle gerçek baharın sırrını açıkladı: ''Hüseyin''in kanıyla sulanmamış harap ekinden ürün alınmaz''

İkbal; 1938''de vefat etti. Vefatından önce Cavidname''de ''Türk Baharı''ndan ümidi kalmadığını belirtti. Pakistan''da da, İran''da da, Arap ülkelerinde de Bahar görülmedi. ''İnsan''ın Arz''daki imtihanı sona ermediği için, İran''daki 1979''da başlayan Bahar''a da derhal müdahale edildi.

Son zamanların ''Arap Baharı'' da Gerçek Bahar''a dönüşecek gibi görünmüyor. Bu hareketlere Saddam''a verilen görevin benzeri bir görev yüklenmek istemiyor: Gerçek Bahar''ı önleme görevi! Süper Güç koalisyonunun saplantısı budur ve bu saplantı, ''Arz''a Salih kullarım vâris olur'', ''Allah nurunu tamamlayacaktır'', ''Ne mutlu adalete susayanlara, onlar suya kandırılacak, susuzlukları giderilecektir'' İlahi müjdesinin bertaraf edilmesi saplantısıdır. Oysa bu müjdenin bertaraf edilmesi, önlenmesi, yalan çıkarılması muhaldir, imkansızdır. Cadı; düğümlere üfleyerek bu Nur''u söndürmek istese bile!

Lübnan ortamında Huseyn''in kanıyla sulanmış bir tarla görüldüğü için bu tarla mahvedilmek isteniyor. Komşudan yardım gelmesinin önlenmesi için de, ''acil olarak ve beleş Türk kanına ihtiyaç vardır'' anonsları yapılıyor. Suriye ve Lübnan saf dışı edildikten sonra sıra; Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki halimize döndürülmüş olan bize gelecek!

Bu kez de belki ''âcil ve beleş Kürt kanı''na dahi ihtiyaç duyulmayacak! Yine bir ''Sèvres''in ''Lausanne''ı da olmayacak! Elbette Şerr''in bu zaferi sürekli olacak değildir, amma niçin olsun?

Oysa Sevgi''nin Adaleti''nin Arz''a hakim olacağı dönemde gerçekleşecek İstanbul Baharı''nın özleminde olarak gönlümüzü Sevgi''yle diriltmemiz gerekmez mi? (Kehf Suresi)

Sevgili''yi gerçekten seversek Adalet''e susayanlardan oluruz ve pazarlıksız olarak Ahlâk''ın kesin emrine uyarız. Hedefimiz zenginliğin ve silahın gücü değil, Allah''a yakınlaşma (kurbet) olur. Geçen Perşembe günü, 5 Temmuz 2012 ''de Muhterem Diyanet İşleri Başkanı, Prof. Dr. Mehmet Görmez İslam''ın emrettiği yönde bir sevgi adımı attı. Destekleyecek yerde eleştiriyoruz. Bu ne perişanlıktır?

Aynı perişanlığı; ''iki ağır emanet'' bahsinde de göstermiyor muyuz? ''El-Kâtib''oltasına üşüşecekleri önceden uyardım, ''bu gibilerle istişare edilir, dediklerinin aksi yapılır'' kavlince hemen atılan oltaya üşüştüler.

Şimdi kovada debeleniyorlar. Allah kurtarsın!

Tarikatlerin kanunen yasak edilmesinden önce Ehl-i Beyt sevgisine sahip erenler vardı. Şimdi bu Fetret döneminde ''bir dost bulamadım, gün akşam oldu!''

Zekâi Dede''nin beyati-arabân'' bestesinin güftesini yazan mübarek zat kimdir? ''Ol Gülün gülzâr-i hüsnü bâd-i mihnet bulmasın!/ Gonca-i ruhsâr-i zîbası elemle solmasın/ Zülf-i şebbûy-i Huseyn''i ey Sabâ incitme kim / Nergis-i şehlâ-i çeşmi şebnem-âlûd olmasın!

Bu kıt''anın şairini bilen var mı, bu aşkda birisini bu günlerde gören var mı ey gerçek Azizan?

Bu neş''ede olan; kuzu postu giyen kurtlara, çifte ölçütlü, gözlerinden kötülük fışkıran cadılara, Şerr''in temsilcisi veya el ulağı olan hiç kimseye av olmaz. Ma''rifet Vedûd''a, Sevgiliye tam güvenle teslim olabilmektedir.

(Yeni Şafak''taki üçüncü yazı dönemimde her gün nice ileti alıyordum.

Bu dördüncü dönemde ancak Gazete içi iletilerle karşılaşıyorum. Gerçek Azizan ileti gönderemiyorlarsa Lütfen hatemi128@gmail.com''a göndersinler.)

Allah''a emanet olunuz.

12 yıl önce
İnsanlık Tarihi"nde Bahar
Trabzonspor gerçekleriyle yüzleşmeli
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!