Ligde ezeli rakibiyle nefes nefese zirve mücadelesi veren Galatasaray, başlarda zorlandığı maçta Diyarbakır engelini de aştı ve "yarışta sonuna kadar varım" mesajı verdi.

Galatasaray oyuna sezon başından beri hiç beceremediği bir tarzda, kontrollü başladı. Bu konudaki kötü sicili daha 2. dakikada tescillendi. Göztepe'den bu yana kendisine karşı her maçta başına bela olan Göksel'in sürüklediği hücumda, defans bir birine girinci Mikiç anında cezayı kesti.

Şok golle sarsılan Galatasaray, atak geliştirmek istedi. Ancak hücum girişimleri Diyarbakır'ın savunma duvarına çarpıp geri döndü. Bunda ileri ikilideki Hakan ve Necati'nin statik oyunlarının da rolü büyüktü. Hasan Şaş da Barış'ın markajından bir türlü kafasına kaldıramayınca rakip kaleye gidiş iyice zorlaştı. Ancak Hasan Şaş'ın kornerine markajcısı Recep'i ekarte eden Hakan Şükür, rakibinin o ana kadarki dirençli savunmasını da kıran golü kaydetti ve arkadaşlarını uyandırmaya çalıştı. Ancak doğrusu bunda fazla başarılı olmadı.

Çünkü Galatasaray'ın kanatları hiç çalışmadı. Hasan'ın markaj altında olması, Cihan ve Ergün'ün hücuma fazla çıkaması rakip alanda baskı kurulmasına engel oldu. Sarı-kırmızılıların Cihan ile 38. dakikada geliştirdiği ilk kanat atağı, 2 dakika sonra gelen golün de nevi habercisiydi. Hasan'ın ilk kez markajcısından kurtulup kanada inerek yaptığı ortada Hakan, sıkıntı içindeki tribünlere "oh" çektiren kafaya vurdu.

Yönetimin affına rağmen Gerets'in kenarda oturtuğu Song da Emre'nin sakatlanmasıyla devreye girince oyun tamamen Galatasaray'ın kontrolüne geçti. Necati ile gelen gol bir yerde skoru da kontrol altına almış oldu.

Maçta dikkat çeken en önemli unsur, ceza sınırında bulunan Tomas, Hasan Şaş ve Ayhan'ın sakin oluşlarıydı. Öyle ki sanki bu oyuncuların sinirleri alınmış gibiydi. Ne hakemle, ne de rakiple didişmediler. Demek ki istenince oluyormuş.

Ne seyircisiyle ne de puanlarla arası pek iyi olmayan Diyarbakırspor ise, çölde su arayan yolcu gibi maça "puan" parolasıyla başladı. Başlarda buldukları gol onları büyük ikramiye için biraz umutlandırdı, ancak üst üste gelen gollerle oyundan düştüler ve kaderlerine razı oldular.

Sonuç olarak Galatasaray, iki forvetiyle bulduğu gollerle son deplasmanından da galibiyetle döndü ve şampiyonluk konusunda düğümü İstanbul'daki maçlara bıraktı.