|
Tek dileğim Doğan ders çıkarmasın

Referandum sonuçlarının ülkemizde yapısal sonuçlar oluşturması kaçınılmazdır. Artık Devletten beslenen yapı yerine milletten beslenen yapı birinci plana yerleşecektir.

Yönetim yapısından sermaye ve sermayedar oluşumuna kadar milletin sözünün daha hâkim olacağı bir toplumsal dönüşüm artık başlamıştır.

Bu yapısal dönüşümün sektörel yansımaları nasıl olacaktır? Örneğin referandum sonrası medya nasıl şekillenecek?

Bazı gazetelerde yapılan referandum öncesi tercihler ile milletin referandum tercihleri zıta zıt. Türk Milletinden kopuk bir medya ne kadar yaşayabilir?

Bugün bir kesim sürekli bu soruyu tartışıyor. Açıkçası Doğan Medyasının milletten ne kadar kopuk olduğunu söylüyorlar. İyi ama neden Doğan Medyası hala çok satanlar arasında? Veya neden hala Medya sektöründe Doğan imzası ağırlık taşıyor?

Soruyu ve sorunu biraz daha açalım. Doğan medyası yazarlar bazında milletten çok kopuk olabilir. İyi de Türk Milleti o medyada sadece yazarları mı satın alıyor. Haberciliğe bakış, haber kovalama, yeni haber bulma, doyurucu haber verme medya sektöründe hiç önemli değil mi?

Karşı argümanı tartışalım: Mesela tepkisel medyacılığı; yani tekel medyası olarak Doğan''ın işine gelmeyip görmek istemediği haberlerden beslenen medyayı. Veya onun şantajlarla ortaya çıkan rantlarına oluşan tepkiden beslenen medyayı.

İşte referandum sonrası oluşacak tabloya bakarak ya Aydın Doğan''da ders çıkarıp yeniden yapılanırsa. Ya toplumdan bu kadar kopuk plaza yazarları yerine halkın içine girmiş yazarlarla da yapılanırsa. Ya haberciliğini dar çıkar amaç yerine toplumsal çıkarlar üzerine oturtursa.

Ne olacak?

Yani o zaman haberciliğini bugüne kadar tepkisel odağa yerleştirmiş medya ne olacak? Habercilikleri çok sınırlı sayfalara sıkıştırılmış olan, yönetim anlayışları medyacılıktan çok uzak olan bu kesim ne olacak? Kendini yeni döneme nasıl hazırlayacak?

Dileğim odur ki Aydın Doğan yeni dönemi anlamasın. Anlamasın ki arkadaşlarım işlerini kaybetmesin.

* * *

Aydın Doğan''ın başı vergi davaları ile dertte. Binlerce küçük yatırımcı ise diğer tarafta bekliyor. Kanuna dayanarak kamuoyunda SPK''nın onları koruyacağı sanılıyor. Evet, SPK''nın (Sermaye Piyasası Kurulu) kuruluş amacı kanunla küçük yatırımcıyı korumak olarak belirlenmiş. Ama gelin beraber soralım:

Günlerden bir gün öğlen vakti internet sitelerine ''Doğan''da haciz başladı'' haberleri düşmüştü. Doğan hisseleri yüzde 10''lardan daha fazla düşerek adeta perişan durumdaydı. Mesela İMKB o gün aşırı fiyat dalgalanması üzerine ''ne oluyor'' diye sormamıştı.

Ve tam seans bittikten sonra Doğan''dan açıklama geldi: Haciz başladı.

Acaba bu tablo size bir gerçeği gösteriyor mu? Yani küçük yatırımcıyı kimin koruduğunu anladınız mı? Ya şimdi;

Cezayı ha bugün ha yarın ödeme durumunda olan Doğan şu ana kadar bu cezaya karşılık ayırdı mı? SPK bu durumu takip ediyor mu?

Sahi cezayı Doğan mı ödeyecek, yoksa halka açıklıkla beraber millet mi?

14 yıl önce
Tek dileğim Doğan ders çıkarmasın
İt dalaşı
’15 Haziran’da darbe olacak’ (!)…
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…