|
Türkiye"siz Ortadoğu barışı

Ehud Barak''ın İsrail Başbakanı olmasının üzerinden daha bir ay bile geçmeden sadece Türk-İsrail ilişkilerinde değil, Ortadoğu''daki barış sürecinde de köklü değişimleri haber veren gelişmelere şahit oluyoruz. Türkiye ile İsrail arasında kurulan ''stratejik eksen'' Barak''ın izlediği politikalara paralel olarak ciddi biçimde tartışmaya açıldı. Ortadoğu''ya yeni bir biçim vermeyi amaçlayan bu anlaşmalar, Netanyahu için en güçlü destek olmuştu. Netanyahu ve Türkiye''de devletten ziyade belirli çevrelerin şiddetle savunduğu bu ''eksen'', Barak''ın tasarladığı Ortadoğu barışı formülüne ne kadar uyuyor?

Cumhurbaşkanı Demirel''in İsrail ziyareti çok önceleri planlanmasına rağmen, İsrail Başbakanı''nın Demirel''le ancak 15 dakika görüşmesi, ABD gezisinin Demirel''in ziyaretiyle çakışması soru işaretlerine yolaçıyor. İsrail ile Suriye arasındaki yakınlaşma, resmi ağızlar tarafından yalanlansa bile Türkiye''nin Ortadoğu ile ilişkilerini derinden etkileyecek. Bütün hesaplarını İsrail üzerine yapan, Müslüman ülkelerin şiddetli tepkisini ciddiye almayan Ankara, şimdi İsrail''in Suriye, Filistin, Lübnan ve diğer Müslüman ülkelerle yakınlaşmaya dayanan bir politikayı uygulamaya sokması karşısında şaşkın.

Barak''ın formülünde Türkiye yok

Barak''ın kafasındaki Ortadoğu barışı formülünde Türkiye yer almıyor. Bu formülde, Filistin, Lübnan ve Suriye''den başlayarak Kuzey Afrika ülkelerini de içine alan bir ortadoğu barışı düşüncesi var. İsrail Başbakanı''nın her şeyin planlanacağı Amerika ziyaretinden sonra Fas''a gidecek olması, bu yeni süreçte Türkiye''nin yerini Mısır''ın alması Türkiye''nin dışarıda kalacağının işaretlerini veriyor. Türkiye''yi Müslüman ülkelerle ilişkiler konusunda bir sıçrama tahtası olarak kullanan İsrail, artık böyle bir misyona ihtiyaç duymuyor.

Türkiye''nin yerine Mısır

Türk-İsrail ekseninde Türkiye''den önce Mısır vardı. Mısır''la pazarlıklar sonuç vermeyince yerine Türkiye geçirildi. Bölgeyi yeniden dizayn etme amacı taşıyan ve küresel etkileri olacak olan bu süreçte taşlar yeniden oynuyor ve Mısır ilk baştakı rolüne dönüyor. Bunun sebebi, Suriye ve İran tehdidinin ortadan kalkması. Suriye ile barış yapılıyor. İran''a ambargo kaldırıldı. Libya Batı ile anlaştı ve yeniden Ortadoğu''ya döndü. Sudan ise İngiltere ile diyalogları yeniden kurdu. Türkiye ise İran, Suriye ve Arap ülkelerinin tepkilerini göğüslemekle kaldı. Avrupa ile zaten ilişkiler koptu. Amerika ile Kıbrıs ve Kuzey Irak''ta çok ciddi krizler yaşanacak. Türkiye başından beri Batı''nın Kuzey Irak''la ilgili planlarının önündeki en büyük engel. Eğer bu yeni süreç başarılı olursa, Türkiye Kuzey Irak''ta hiç istemediği bir durumla karşı karşıya kalacak ve yanında sadece Saddam yönetimini bulabilecek. Saddam''a bakışı belli olan bugünkü hükümet bu plan için biçilmiş kaftan. Üstelik Saddam yönetimini isteyen hiç bir Ortadoğu ülkesi de kalmadı.

Plan yürüyor, tartışılan Türkiye

Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin mimarları gelip Türkiye''yi bu halden kurtarsınlar bakalım. Türk-İsrail ekseni ilk başlarda iyi işlemişti. Yeni bir bölge tasarımıydı. Ancak Türkiye adına bu planı yürütenler Türkiye''nin konumunu iyi belirlemediler. Artık ne İsrail''de Netanyahu var ne de bu işin Türkiye''deki mimarları. Herkes yaptığı ile kaldı. Avrupa yok. İslam dünyası yok. Yakında Kıbrıs ve Kuzey Irak krizi patlayınca Amerika da olmayabilir. Ortadoğu''yu Kafkaslar ve Orta Asya''ya kadar genişletme planı yürüyor. Tartışılan plan değil, Türkiye''nin durumu.


25 yıl önce
Türkiye"siz Ortadoğu barışı
Memur, ücretli bağımsız değerlendirici olabilir mi?
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?