1060 yazı listeleniyor En eski en üste
- Mart 2021
-
Eski libas gibi âşığın gönlü
07 Mart 2021‘Çok güzelsin…’Bir arama motoru bulsaydım her şey farklı olabilirdi. Ne ki henüz icat edilmemişti. Şartlar fena halde aleyhimdeydi. Her şey bu aşkın filizlenmesine karşı bir devir daimle ilerliyordu. Şöyle: Elimde 50NC midibüsün gaz çubuğuna bağlı bir ip var. Peder bey ‘Çek’ deyince çekiyor, ‘Bırak’ deyince bırakıyorum. ‘Ara gaz’ komutu bile veriyor. O zaman kısa kısa iki üç kez çekip bırakıyorum ipi. Boynumdaki ipinse kimse farkında değil. Adı Maria. Çok güzel lan! Öyle böyle değil oğlum. Deli ... -
PKK’dan eroine: Rap müziğin gizlenemeyen pisliği
06 Mart 2021Aslında sosyal medyadaki “anonim” hesapların aktardığı bilgilere çok güvenmem. Güvenmem, çünkü “anonim” olmanın kendisini sorunlu bulurum. Ne var ki, “ERLIK” isimli anonim sosyal medya hesabının yaptığı “Kurtlar Vadisi-Eroin-Mero-PKK” zinciri, fena halde doğru görünüyor. Önce kesin gerçeklerden başlayalım. Avrupa’da yaşayan Hüseyin Baybaşin, 90’ların karanlık atmosferinde PKK ve devletin içindeki hain bir organizasyonun “uyuşturucu trafiğini” yönetti. Sahip olduğu devasa serveti de tam olarak bu... -
Vakıf, neye vâkıf olmalı?
02 Mart 2021Bir faizsiz finans kurumunun, Vakıf Katılım’ın yeni reklam filmini izlerken düştü aklıma bu yazıyı yazmak. Bakalım kotarabilir miyiz? “Va’kfetmek” Türkçenin güzel fiillerinden biri. Arapça “vakf” kelimesi ile Türkçe “-mek” ekinden müteşekkil. “Mal ve mülkünü satılmamak şartıyla bir hayır kurumuna yahut bir hayır işine bağlamak” ilk anlamı… İkincil ve yazıda payanda olacak anlamını da çok severim: “Adamak, bir şeyin bütününü bir işe vermek.” Vakıf Katılım’ın son reklam filmi “sadece bir finans ku... - Şubat 2021
-
“28 Şubat söylemleri falan, çok bilmiyorum ben”
28 Şubat 2021O Boğaziçili başörtülü kızın videosunu gördüm göreli kendi kendime “gelme bu tuzağa, belli ki özenle hazırlanmış bir video, yoksa bir başörtülü kız bir yandan ‘28 Şubat söylemleri falan, çok bilmiyorum ben’ derken bir yandan da LGBT üzerinden özgürlük savunuculuğu yapar mı? Bunun anası-babası anlatmıştır elbet” diyorum demesine ama yine de dayanamadım işte. Yazmak zorunda hissettim kendimi.Sonradan da şunu düşündüm doğal olarak. Anası-babası ne kadar anlatırsa anlatsın 28 Şubat’ta ne olduğunu an... -
Toparlanmadan defolup gittiniz
27 Şubat 2021O paçavra bildiriyi gördüm göreli “vay arkadaş, vay arkadaş” derken ve öfkelenirken yakalıyorum kendimi.Gördünüz mü bilmiyorum. “Eski Türkiye’nin cürufu, çöpü” hükmündeki bazı eski pislikler “biz seçimle işbaşına gelen rektörler, YÖK üyeleri olarak” falan diyerek, kendilerinde tıpkı büyük bir parçaları oldukları 28 Şubat sürecindekine benzer bir güç vehmederek salya akıtmışlar bildiri adı altında.Ervahınıza, ezvahınıza yuh olsun ulan! Hiç mi utanmanız yok?Bir de üstüne üstlük, bu akıttıkları sal... -
Şu “yol” meselesi
23 Şubat 2021Hemen her zamanki gibi “kendimden yola çıkarak” yazayım istedim bugünkü yazımı. Bakalım sonunu nereye bağlarız? Bazı işler için yaklaşık 7 aydır memleketimizin en güzel illerinden birine, Kahramanmaraş’a gidip geliyorum. Pandemiden dolayı uçağa binmeyi hala göze alamadığım için de bu yolculuklar karayolu ile oluyor. 7 ay önce, İstanbul Anadolu Yakasından Maraş’a ilk yolculuğum 13 saat civarı sürmüştü. Otobandan Ankara, ardından Kırıkkale cihetinden Kırşehir ve Kayseri, sonrasında Pınarbaşı üzer... -
Üzeyir Efendi Türkiye’yi nasıl kurtardı?
21 Şubat 20211929 yılında Tokat’ın Tanoba köyünde doğuyor Emin Saraç Hoca. Dünyadaki büyük ekonomik buhranın yılında yani. “Müderrislerin müderrisi” dense seza bir alimin, Üzeyir Efendi’nin torunu olarak.O yılın Türkiye’sini anlamaya çalışalım. Erkeklerin sokağa şapka takmadan çıkması yasak. Bir yıl önce yapılan harf devrimi neticesinde bütün ilmi birikimini Kur’an hurufatı ile yapmış alimler şaşkın. Şaşkınlar zira, bu büyük birikimi kullanmak yani Kur’an hurufatlı kitapları okumak da yasak. Medreseler, tekk... -
426 milyon ve başka şeyler
20 Şubat 2021Dün gazetemizin Ayşe Mine Alioğlu imzalı özel haberini gördünüz mü bilmem. “Bu cesareti kimden alıyorlar?” başlığı ile okur karşısına çıkan haberde son günlerin popüler meselesi Boğaziçi Üniversitesi “bir başka açıdan” odak noktası idi.Haberin bam teline geleceğim ama önce “Devlet, üniversiteyi ele geçirmek istiyor” oksimoronluğu ile bizi bizden alan Boğaziçi savunucularına bir kötü bir de iyi haberim var. Kötü haber şu: Boğaziçi Üniversitesi zaten devletin. İyi haber ise şu: Devlet, kendisinin ... -
İnsaf
16 Şubat 2021Rahmetli Kadir Topbaş ile hiç aram yoktu. Muktedir olduğu güçlü günlerinde de, görevden alındığı demde de kendisiyle ilgili olumlu düşünmedim hiç. Artık “ölüm, o büyük şarkı” geldiği için rahmetli ile aramın olmamasının sebepleri bende kalacak. Bende kalacak zira ölümün “hürmet edilmeye layık” bir şey olduğunu düşünüyorum. Rabbim rahmetiyle muamele buyursun, taksiratını affetsin.Niçin bugünkü yazıma “Kadir Topbaş ile hiç aram yoktu” cümlesiyle başladığımı sual edecek olursanız sebebi, birazdan A... -
Beni burada mı öldüreceksin?
14 Şubat 2021Beni burada mı öldüreceksin?Bu engebeli dünya arsasında, bu bitmeyen kötü şarkının son notasında, bu tuhaf karmaşada, bu insafsız kör karanlıkta mı öldüreceksin beni? Bana bütün yalnızlıkların, bütün ihmal edilmişliklerin, bütün endişelerin şovalyeliğini vererek mi? Kılıcı, usulca başıma dokunduracağını zannettiğim o rahat, o gevşek, o mutlu anda mı? Töreni izlemek için gelmiş bütün sevinçlilerin, bütün hasislerin, bütün harislerin şaşkın bakışları arasında kılıcın bir ıslık sesi çıkarmasına izi... -
Türkiye’nin yeni “Taraf”ı
13 Şubat 2021Şu sözü bilirsiniz: “Gerçeği kırmanın il üstadı şeytandır.”Bu, burada bir dursun.Gerçeği kırmak, hakikati bükmek, olanın olduğu yatağı değiştirmek ve en nihayet suyu bulandırmak, medyanın sıklıkla başvurduğu bir şey olagelmiştir. Ne ki, medya, ne olursa olsun günün sonunda “itibarını korumak için” duracağı, durması gerektiği yeri bilir, belirler.Bunun, yani “itibarımızdan vazgeçebiliriz” noktasına ilerlemenin tek bir istisnası vardır bir medya kuruluşu için. O da şudur: “Neyin operasyonunu yaptı... -
Işınla beni Scotty
09 Şubat 2021Gündelik politikayı sevmiyorum. Gündelik politika etrafında konuşmayı da sevmiyorum. Ne var ki öyle şeyler yaşıyor, öyle şeylere şahit oluyoruz ki “gündelik politikanın kirine bulaşmak şart oldu” demek mecburiyetinde kalıyoruz.Konumuz, İstanbul’un politik oryantasyonuna bir türlü karar veremediğimiz Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve onun eşsiz ulaşım yöntemleri.Haberiniz oldu mu bilmem? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bizleri evlerimize, işlerimize ulaştırmak için çalışan İ.E.T.T ... -
Ayaz
07 Şubat 2021Vakti zamanın berri birinde, yıldızlar daha parlak, güneş daha sıcakken, kirazlar daha kırmızı, başaklar daha yeşilken, yani ki insanın dünyayı bozmadığı, dünyanın insanı bozmadığı demlerden bir demde, iklimlerden bir iklimde, Sultan Mahmut’lardan bir Sultan Mahmut’un sarayında geçmiş bu hikâye.Ben büyüklerden dinledim. Söz onların sözüdür. Bense sadece duyduğumu yarım yamalak anlatan kekeme bir nakilciyim. Öylece biline.Ayaz isimli bir köle varmış ki belki Hind’den, belki Sind’den, belki Kafkas... -
“Ben develerin derdindeyim”
06 Şubat 2021Boğaziçi Üniversite’sinde yaşanan “Kâbe’ye hakaret” rezaletini gözlerden kaçırmak için her türlü numarayı çeken hazımsızlar, yalancılar ve soysuzlar akla hayale gelmedik numaralarına devam ediyorlar.Geçen gün bunlardan biri, “Kab bin Eşref şiir yazdığı için öldürülmedi ki” yazarak politik transferini biraz daha garantiye almaya çabalamıştı mesela çaresizce. Tarihsel bütün sabiteleri eğip bükmenin sıkıntı oluşturmadığı bu adamlar için diyecek bir şey yok. Belki yalnızca şu: İnsan izzet-i ikbal iç... -
Kab bin Eşref siyere dâhil mi?
02 Şubat 2021Siyer, yani müstakilen Efendimiz (s.a.v.)’in ve aziz yoldaşlarının hayatını ele alan ilim dalı herhalde tarihin hiçbir devrinde bunca çarpıtılmaya konu olmamıştır.Bu çarpıtmanın en önemli yönelimi ise Efendimiz (s.a.v.)’in hayatının bazı yanlarını, bazı hususiyetlerini kasıtlı olarak saklayarak O’nu bir çeşit “bugünün algısına uydurma” çabasıdır.Peygamberimiz elbette Rahmet Peygamberi’dir lakin aynı zamanda “kâfire kılıç çekme cesareti gösteren” bir savaşçıdır da. Peygamberimiz’in elbette “kuşu ... - Ocak 2021
-
Bereketli bir mimari tartışma
31 Ocak 2021“Şehir duyarcılığı” isimli bir meslek olduğuna kaniyim. Bu mesleğe gönül verenler genellikle “aman da şehirlerimiz ne kadar kötü oldu, ne kadar da düzensiz ve plansız buralar” şeklinde ah vah eden mimarlar ile onların rüzgârına kapılan okumuş taifeden çıkıyor. Okumuş taifeye sözüm yok. Neticede belli belirsiz ve menfaatsiz bir bilinçle konuşuyorlar. Oysa çok az kısmı hariç mimarlar “yahu bu çizdiğim proje şehrin gelişimine uygun değil, plansızlığı artırmayayım” diye düşünmüyor. Çizip çizip geçiy... -
Habil’i asalım bence
30 Ocak 2021Habil Mert isimli şahsı asalım; çünkü suçu o kadar büyük, kabahati o kadar fazla ki ancak onu asarsak soğur içimiz.İlk kabahati şudur: Habil Mert’in devletimizin hukuk sisteminden 2 yıl alacağı var. FETÖ’cü itlerin uydurduğu Tevhid Selam davasında 15 yıl gün alıp, yattığı 2 yılın sonunda Yargıtay’ın o saçma sapan davayı esastan bozmasıyla özgürlüğüne kavuşmuş. Tabii ki tazminat mazminat hak getire. “Pardon” demişler sadece.İkinci kabahati şudur: Memleketi Edirne’de yıllardır sivil toplum çalışma... -
Türkiye’ye destek olmak
26 Ocak 2021Albayrak Medya Grubu çatısı altında 63. sayısına ulaştırdığımız gezi kültürü dergisi SKYROAD’un ilkini düzenlediği fotoğraf yarışmasının ödül treninde konuşma sıramı beklerken düşündüm bunu: “Gücümüzün yettiği neyse onunla Türkiye’ye destek olmamız gereken bir zaman diliminden geçiyoruz.”Malum, insanlık son yüzyılda hiç karşılaşmadığı bir salgın tehdidiyle yüz yüze geldi. Bu tehdit bir yandan insanın en temel duygusu olan “hayatta kalma” duygusunu tehdit edip bozdu moralleri, hem de gelecek bekl... -
Şifre: Hatme var!
24 Ocak 2021Eski fakat eskimemiş Maraş’ta, küçücük zaviyesinde oturan 50’li yaşlarında bir adam, ufukta gördüğü kara bulutları hayra yormayacak kadar sıkıntılıydı. Sanki o kara bulutlar gökyüzünden değil de kara gözlerinden, beyaz yüzünden geçiyordu.Arabide, Fariside yazıp bozmayı bilen, Halep’te Fransızcayı da iyi derecede söktüren bu adam, eskilerin “çift kanatlı” dediği cinstendi. Bir yandan medreselerde talebelere ders verecek nitelikte bir müderris, bir yandan Rufai, Kadiri ve Nakşibendi kollarından ic... -
Ömrüne bereket, canına rahmet
23 Ocak 2021Geç tanıdığıma üzüldüğüm bir “ağabey” olan Rüstem Keleş ile son beş altı aydır bulduğumuz her fırsatta Sezai Karakoç’tan açıyoruz bahsi. Sezai Bey’i uzun süredir tanıyan Keleş, Üstadın pek fazla bilmediğim hususiyetlerini anlattıkça içimden şu cümleyi kurarken yakalıyorum kendimi: “O da adam, biz de adamız… Yalnız şu farkla ki onun adamlığı Dicle cesametindeyse bizim adamlığımız çocuk parklarına yapılan yapay şelaleler mesabesinde…”Neresinden başlayayım? Şurasından: Sene 2021 iken, tabiri caizse... -
Modern ayrıcalıklar
19 Ocak 2021Ben böyle şeyleri bazen geç fark ederim. Hintli komedyen Neel Kolhatkar’ın “Modern Ayrıcalıklar” isimli kısa filmini epeyce geç fark ettim ve buna da epeyce üzüldüm.“İnsanın fıtratının yerinden edilmesi” bahsinde modern durumun inşa ettiği hemen her garabeti nefis şekilde anlatmış Kolhatkar. Bana da Cumartesi gün yayınlanan “Together? Together!” başlıklı yazımı sürdürme zemini sağlamış.Şurasından başlayalım o halde: Yaşamı değil hazzı merkezileştiren “modern özgürlük mitolojisi”nin geldiği korku... -
Uzak kışlar masalı
17 Ocak 2021O kış, o dağ köyünün o bin yıldır orada unutulmuş iki gözlü damında durmadan hayal kuran, durmadan canı sıkılan, durmadan yenilgiler biriktiren ve durmadan üzülen o kızın adını elbette hatırlıyorum ama size söylemeyeceğim. Sadece o ve ben bileceğiz neler yaşandığını, neler olduğunu. O yıl ilçe için “sağlık” sadece benden ibaretti. Fakülteyi bitirip de bu ücra ilçenin derme çatma sağlık ocağına tabip olarak tayin edildiğimde kaymakam “Ankara’ya yazdık, iki sağlıkçı ile bir hemşire istedik, lakin ... -
Together? Together!
16 Ocak 2021Geçen gün sevgili dostum Eyüp Gökhan Özekin o karikatürü paylaşınca “Dünyanın çivisinin tam anlamıyla çıktığı yerdeyiz” dedim kendi kendime. O karikatüre geleceğim elbette ama önce birkaç kelâm etmeliyim.Yanılmıyorsam 2008 yılıydı. Dünyanın önde gelen kredi kartı operatörlerinden birinin CEO’su, küresel ölçekte yankı bulan bir söyleşisinde “Tek hedefimiz kâğıt para” demiş, bu mesele epeyce tartışılmıştı. Altını, gümüşü, hatta bakırı yenen “kâğıt para” yerini kredi kartına bıraksın isteniyordu.Bu... -
Telegram WhatsApp’ı BİP’ler mi?
12 Ocak 2021Hiç anlamam bu işlerden. Öyle böyle değil yani, hiç anlamam. İşin teknolojik yanından hiç çakmam. Kişisel verilerin paylaşılmaması, mahremiyetin korunması ve benzeri meselelerde ise sadece teorik fikirlerim vardır. Yani kişisel veriler elbette üçüncü şahıs ya da kurumlarla paylaşılmamalı, mahremiyet ise saygıdeğer bir şey olmalıdır.Bu bakımdan, söz konusu WhatsApp krizi patlayıp da insanlar fevç fevç Telegram’a yahut BİP’e göç etmeye başladığında bu işlerden çok iyi anlayan siber güvenlik uzmanı...