|
TCMB-BDDK işbirliği kritik önemde
Çarşamba gününden bu yana, üç ilimizde iş dünyası ile sohbet şansı bulduk. Antep, Adana ve Antalya. Antalya'daki sohbetlerimizde, Samsun'dan Hatay'a farklı illerimizin ekonomik yaşamına yönelik gelişmeler de gündeme geldi.
Konuştuğumuz tüm iş dünyası temsilcilerinin, KOBİ sahiplerinin ortak sıkıntısı 'siyaset'in 2,5 yıldır 'ekonomi'nin önüne bu ölçüde geçmiş olmasının nasıl bertaraf edileceği.
2,5 yıldır içeriden ve dışarıdan, Türkiye'nin bir 'ateş çemberi' içerisinde, aynı anda onlarca iç ve dış politika başlığıyla adeta boğuşması isteniyor. Biri bitiyor gibi gözükürken, bir diğeri başlıyor. Bu nedenle
, Türk iş dünyası, Ekonomi Yönetimi, siyaset alanındaki kanaat önderleri, Türk Ekonomisi'nin bugün ve geleceği için yeni fırsatları hızla hayata geçirmek adına, yapısal dönüşüme yönelik başlıklara yeterince odaklanamıyor
.


Yeni Şafak'taki yazılarımda, en az iki kez dile getirmişimdir; ekonominin yarısı 'psikoloji'dir.

Türkiye'nin çevrildiği 'ateş çemberi'nin alevleri, iş dünyasının o kadar gözünü alıyor ki, yatırımlara devam etme, yeni projelere soyunma noktasında artan bir tereddüt söz konusu.

Sınır şehirlerimizdeki iş dünyası, terör riski ve komşu ülkelerdeki çatışma ortamı nedeniyle, ara ara kapanan gümrük kapıları nedeniyle, zaman zaman da mallarını taşıyacak tır bulamamaları nedeniyle sıkıntıdalar. Bu nedenle, Türkiye açısından,

üst üste biriken dış politika konu başlıklarında, kimi başlıkların normalleşmesine yönelik fırsatlar, kimi ülkelerin Türkiye ile ilişkilerini yeniden rayına sokmak istemelerine yönelik arayışlar gündeme geldiğinde,

'çözüm bekleyen' başlıkların sayısını azaltmak ve Türk iş dünyası yeni bir gelişme nedeniyle, alan kaybettiğinde,

yeni fırsat pencereleri oluşturmak adına,

kimi meseleleri çözmek yararlı olabilir. Aynı anda on cephede çarpışan hiç bir ülke ve lider, bu süreçten başarılı çıkamamış.



Reel sektöre kulak verelim


Reel sektör, bir süredir sesini yeterince duyuramamaktan şikayetçi.

Türkiye'nin 2023 hedeflerine yönelik çabalar çerçevesinde, yatırımlarını ve ihracat hamlelerini bu hedefler doğrultusunda şekillendirmiş olan çok sayıda firmamız, ihracat pazarlarında ortaya çıkan daralma ve zorlukları aşmak için yön gösterme ve tavsiyelere ihtiyaç duymakta.

Reel sektör ve bankalar aynı ekosisteminin iki yarısı. Birbirlerine sağlıklı bir diyalog içerisinde olmaları çok önemli.

Bu diyalogun işlemesi adına ekonomi yönetimimize ciddi görevler düşüyor. Firmalar, bilhassa karlılık, yatırımların geri dönüşü ve ekosistemdeki borç-alacak ilişkilerine yönelik sorunlarını, çözüm önerilerini siyasi kanaat önderlerine aktarmaları halinde, yanlış anlaşılabileceklerine dair endişelerini bizlere aktarmaktalar.

Kanımca, reel sektör temsilcilerinin tespitlerini, önerilerini daha gür sesle dile getirmelerini sağlayacak bir mekanizma oluşturulmalı.

Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş'un bakanlar kurulunda aktif görev almazdan önce, iller bazında yürüttüğü toplantılar bu açıdan önemli ve isabetliydi.



Bu açıdan,

Türk ekonomisinin günlük nakit yönetimi, firmaların borç-alacak ilişkilerinde gözlenen tıkanmanın gerekçeleri, piyasadaki genel keyifsizliğin dinamikleri, demir-çelikten tekstile, kırtasiyeden yaş sebze-meyveye, toptan-perakende ticaretten gıda sektörüne, genel bir tablo analizi yapmak yararlı olacaktır.

Bu noktada, bankacılık sektörümüzün reel sektöre yönelik bakış açısı çok önemli. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek başkanlığında bir 'bankacılık sektörü' buluşması da yararlı olacaktır.

Bankaların kendi cephelerinden genel makro ekonomik tabloya yönelik analizleri, fırsat ve risklere yönelik görüşleri de, hiç kuşkusuz Türk Ekonomi Yönetimi için, sağlıklı bir zeminde yürümesi gereken Reel Sektör-Finans Sektörü ilişkilerinde, iyileştirmeye muhtaç alanlar var ise, önemli ipuçlarının elde edilmesine imkan sağlayacaktır.


TCMB-BDDK ortak çözümleri


Reel sektörün mücadele ettiği konu başlıkları,

reel sektör-finans sektörü ilişkilerinin sağlıklı bir zeminde yürütülmesi, salt Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın yürütebileceği konu başlıkları olamaz.

Bu nedenle, TCMB'nin ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun birlikte oluşturulacakları stratejiler çok önemli.

Bu noktada, Türk bankacılık sisteminde Basel 3 kurallarının hayata geçirilişinde çok mu erken davranıyoruz;

bireysel krediler yerine, ihracata yönelik KOBİ'lerin finansman maliyetleri aşağı nasıl çekilebilir

, bankacılık sistemi, tahvil gibi daha uzun finansman imkanlarına nasıl özendirilebilir; 6 ay ile 1 yıl vadeli mevduatın cazibesini arttıracak ne tür adımlar atılabilir;

stratejik reel sektör kredilerindeki ve 6 ay ile 1 yıllık mevduat üzerindeki kamu kesintileri, özendirici şekilde nasıl aşağı çekilebilir; zorunlu karşılıklara yönelik ne yapılabilir;

TCMB-BDDK ortak stratejileri için hızlı ve etkili bir ortak çalışma takvimi son derece yararlı olacaktır.



#Reel sektör
#kobiler
#Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
#finans sektörü
8 yıl önce
TCMB-BDDK işbirliği kritik önemde
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi