|
28 Şubat"ın sonucunu gördük bunun da görürüz

Yazıya başlarken attığım tarihe baktım. 28 Şubat. O uğursuz darbeden bu yana 11 yıl geçmiş. O dönem medyada darbeci generallerin düzenlediği cadı fırtınasından, andıçtan ve darbeye karşı çıktığı için işlerinden atılan, acı çeken gazetecilerden, darbe ortamında bankalardan buharlaştırılan, o günlerin deyimiyle hortumlanan milyarlarca dolardan bahsedenler yazılar okuduk.

Darbeci generallere dokunan pek yoktu. Herhalde meslektaşlarımız Silahlı Kuvvetler şimdi savaştayken bu meseleye fazla girmek istememişlerdi.

Darbeden bu yana 11 yıl geçmiş, ama bakıyoruz medyada 28 Şubat''çılar hâlâ etkin konumdalar.

Bir kısmı ise hiç sıkılmadan demokrasiden, özgürlüklerden dem vuran yazılar yazıp mangalda kül bırakmıyor.

Bir kısmı hâlâ 28 Şubatı desteklediğini söylüyor.

Bu darbeci tayfası aynı zamanda ülkede cereyan eden ne kadar melanet versa onların da destekçisi.

Aradan 11 yıl geçti, Türkiye bunlardan kurtulamadı.

Ne bulunmaz Hint kumaşıymış bunlar meğerse patronlarının gözünde… Hayret etmemek elde değil.

28 Şubat''tan bu yana geçen11 yıldan sonra peki Türkiye huzur buldu mu?

Ne gezer? Türkiye daima ya darbe öncesi ortamlarda ya da savaş ortamlarında gidip geliyor..

Darbe ortamı bitiyor, savaş ortamı başlıyor. Darbelerin, savaşların gerekçeleri de hazır.

Bunlar da değişmiyor.

Arada yığınların, değişmez bir kader gibi üzerlerine yapışmış bu duruma bazı seçim dönemlerinde, -artık bıçak kemiğe dayandığı sıralarda- isyan ettikleri oluyor. Seçmen, bu kısır döngüyü değiştireceğini, huzur ve refah dönemi başlatacağını söyleyen bazı partileri destekleyip Meclis''e gönderiyor.

Daha önce DP, AP ve ANAP dönemlerinde bu oldu. Şimdi sıra AKP de.

Yalnız aradan bir süre geçtikten sonra değişen bir şey olmadığı ortaya çıkıyor. Seçtikleri partiler ülkenin darbeci ve savaşçı güçleriyle uzlaşıyor. Özgürlüklere falan boş veriyor.

"Darbeler dönemini atlattık artık sıra özgürlüklere, refaha gelecek" diye sevinen yığınlar kendilerini ya darbe ya da savaş ortamında buluyor.

Aslında Türkiye ne zamandır savaş ortamında, ama kimse bunu görmek istemiyor.

Bu ülke aslında barışla hiç tanışamadı dersek yanlış olmaz.

Darbe öncesi gerginlikler, darbeler derken, örtülü örtüsüz savaşlar, düşük yoğunluklusundan, sınırötesi operasyonlarına, Çekiç''ten, Balyoz''a, kadar isimlendirilen sınıraşan harekatlara koşturulup duruyor.

Son 25 yılda 24 sınıraşan operasyona, ölen ya da öldürülen onbinlerce vatan çocuğuna, boşa giden kaynaklara, heba olan potansiyel enerjiye ve her geçen yıl büyüyen nefret tohumlarına rağmen bu ülke sıçramaya, ilerlemeye çalışıyor.

Ama gelinen nokta yine savaş oluyor. Sebebi ise malum:

Türkiye, yüzlerce yıldır birlikte yaşadığı ve vatandaşı olan Kürtleri bir türlü kabullenmek, onlara eşit insan, eşit vatandaş muamelesi yapmak istemiyor.

Kim ne derse desin bütün sorun bu. Bunu yapmamak için Türkiye 80 yıldır savaş ortamında.

Geçmişte bir yığın kıyım, isyan savaş olmuş. 80 yıldır da bu durum devam ediyor. Durum değişmiyor.

Şimdi Silahlı Kuvvetler yine bu gerekçelerden kaynaklanan nedenlerle bir haftadır, 25''inci –belki daha fazla- sınıraşan operasyonda. Söylendiğine göre asker, Kuzey Irak''taki PKK hedefleri yerle bir edildikten sonra bölgeden çıkacak.

Bu operasyona izin veren ABD ise, "Artık hemen çıkın" diyor. ABD''nin baskısıyla operasyona razı olan Irak Kürtleri de bölgelerinin işgal edilmeye çalışıldığını daha yüksek sesle ifade etmeye başladı. Onlar da, "Çıkın artık" diyor. Sırada başka ülkelerin de olduğu kesin.

Bizim yetkililer ve kendisini yetkili gibi hisseden üniformalı medyanın kalemleri ise, "Yok" diyorlar. "Türkiye kolay kolay Kuzey Irak''tan çıkmaz."

Yahut da, "Çıkarsa PKK''yı bitirip de çıkar"

Şimdi göreceğiz hep birlikte neler olacağını.

Aslında savaş bölgesinden sadece Genelkurmay tarafından hazırlanan, haberler geliyor.

Bir iki tanesi hariç bütün Türkiye medyası Genelkurmay''ın haberlerini redakte bile etmeden birinci tekil şahıs olarak veriyor.

Ne araştırma, ne doğrulatma, ne başka kaynaklara başvurma hak getire.

Sanki olay yerinden bildiriyormuş gibi. Militarizm, hamaset, şiddet şakşakçılığı kolgeziyor.

Ama gereçekleri yakında öğreneceğiz.

Hakikaten ABD Savunma Bakanı''nın -Dün de İngiliz Guardian Gazetesi''nin bir Türk yetkiliye atfen yaptığı analize göre- dediği gibi, Türkiye birkaç gün içinde bölgeden çekilecek mi?

Çekilirse yetkililer, komutanlar ne diyecek? "PKK hedeflerine ulaşıldı, görev tamamlandı, o nedenle çekildik" mi diyecekler?

Tabii PKK''nın bitirilip bitirilmediğini, Türkiye''nin bu harekattan ne kazancının olduğunu da yakında göreceğiz.

28 Şubat''ta neler olduğunu zaman içinde nasıl öğrendiysek bunları da öğreneceğiz.

O nedenle bu konularda yazan arkadaşlarımıza nacizane tavsiyem şu:

Gerçeklerin bir gün nasılsa ortaya çıkacağını düşünüp ona göre yazın.

16 yıl önce
28 Şubat"ın sonucunu gördük bunun da görürüz
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…
Ayasofya’yı açan adama vefa zamanı