|
Çarşıda işler çok fena karışacak

Kemal arkadaş, kürsü ve mikrofon görünce coşuyor.

Yine öyle oldu.

Yol arkadaşlarına, bir anlamda yoldaşlarına seslendi.

“Ya benle beraber olun, adaylığımı destekleyin yahut yolumdan çekilin.”

*

Bir anlamda yoldaşları nasıl tepki verdi?

Adam haklı diyen var.

Kıs kıs gülen var.

Tek kıs ile yetinen gırla.

Onunla kendini bütünleşmiş hissedenler ise “Coştun yine deli gönül, sular gibi çağlar mısın” modunda.

Koca kitle tabii. Nereden baksan yüzde 25 civarı.

Dört kişiden biri eder. ‘Her’ değilse de...

Her türlü düşünen çıkacaktır.

*

Ancak, kitle o kadar geri planda kalır ki o cenahta, Kemal arkadaşın ifadesiyle günü gelince tıpış tıpış sandık başına gider, efendice oyunu verir cümlesi.

Ötesine karışmak haddine mi?

Kahvede, barda, trende, vapurda, yolda, izde herkes istediği gibi konuşabilir, zararı yok. Aksine faydalı.

Demokrasi “içselleştirilmiş gibi” bir görüntü çıkar ortaya. Her ne kadar gerçekle bir alakası bulunmasa da.

Algı başta gelir ne de olsa.

*

Kitlenin durumu böyle.

En öndeki isimlerden gelen tepki önemli. Oraya bakmak lâzım.

O isimlerden en isteklisi (hani kendisi bir makama talip olmayan, asla ben adayım diye ortaya çıkmayan... Kara Murat değil nitekim, bizzat Fatih 2.0))) ne demiş, ne yapmış, ona dikkat edelim. Bildiniz, yüzünde rabbiyessir görünen.

İşte o bir anlamda yoldaş, sonunda “Benim adayım, partimizin genel başkanı” buyurmuştu.

Yarım ağız ifadeye en has örnek gösterildi.

*

Öyle dedikten sonra hiç yerinde durmaz oldu.

Bir orada, bir şurada.

Lakin hiç burada (İstanbul’da) değil.

Şimdi Karadeniz fethine girişti. Tutabilene aşk olsun.

İyi ki Trabzonspor şampiyon oldu. Adeta koş gel, coş gel dercesine. (Çok yaşa Selami Fersoy)

*

Trabzon için vesile tamam da diğer şehirler?

Rize’ye iki yıl önceden verilmiş sözü varmış. Diğerleri de yanında eşantiyon.

Vallahi benim de Rize’ye sözüm var. Hem daha eski.

Adaylık gibi bir durum söz konusu olmadığı için midir ne, yola çıkamadım bir türlü.

Hem ciddi bir eve kapanma dönemi geçirdik salgın boyunca.

Epey önce gitmiş, Rize’de güzel manzaralı Ziraat bahçesinde yeşil çay içmiştik; rahmetli Mustafa Cambaz ve aile efradıyla birlikte.

Çayeli’nde ise Meto’nun çay bahçesinde kan kırmızı demli çay.

Varın hesap edin ne kadar sağlam, ne kadar eskiden verilmiş bir söz olduğunu. 15 Temmuz öncesinden bahsediyoruz.

Bu arada sevgili kardeşim Meto, adımıza kiraz fidanı dikti, yetiştirdi.

*

Toparlayalım...

Öyle görünüyor ki çarşıda işler karışacak.

Pazar ola.

2 numaralı Fatih’i âlâyı vâlâ ile, ilginç pankart ve sloganlar ile, aşk ile, şevk ile karşılayan parti teşkilatları bir yanda yer alacak...

Parti disiplinini önemseyen, bu yüzden veya başka sebeplerle liderin adaylığını destekleyen kitle öte yanda...

Bakalım bu iki kitle, hangi ovada karşılaşacak?

#Kemal Kılıçdaroğlu
#Demokrasi
#Mustafa Cambaz
#15 Temmuz
#Rize
2 yıl önce
Çarşıda işler çok fena karışacak
* VİP Dinleme Davası: ABD ve İsrail istihbarat çetesi.. * 15 Temmuz bir imha planıydı. Yüz yıl önce Osmanlı’nın imhası gibi.. * FETÖ, PKK, ABD, İsrail, iki veliaht ve “içeridekiler”. Hep aynı yerde duruyorlar. * Durmadılar, durmazlar. FETÖ dışındaki ortakları sahaya sürüyorlar şimdi
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!