Allah saklasın.. Ya İMF Başkanı Köhler okuma-yazma bilmeseydi?! Ya Ecevit''e şu esrarengiz mektubu yazmasaydı?!

Bereket, Muharrem Sarıkaya ve "gazetecilik" diye bir meslek var.. Mektubun içeriğini, bu sayede öğrendik..

Ne diyor Sayın Köhler:

- Bazı özel bankaların sermaye artırımı konusundaki çekingen davranışlarının sürmesi, bizi üzmektedir. BDDK, fona devredilen bankalar konusunda daha aktif olmalıdır..

Aslında, bazı özel bankaların sermaye artırımı konusundaki "çekingen davranışları"nı, tabiî ki Köhler''in anlaması kolay değildir..

Biz çekingen bir ulusuz!.

O kadar çekingeniz ki, sevgilimizle bile, "siz"li, "biz"li konuşuruz..

Hatırlayın Fuat Edip Baksı''nın unutulmaz şiirini:

"Bir bahar akşamı rastladım size

Sevinçli bir telaş içindeydiniz

Derinden bakınca gözlerinize

Neden başınızı öne eğdiniz"

Selahattin Pınar''ın "Hicaz"dan bestelediği bu güfte, en sevdiğimiz yapıtlardan biri değil midir?

Biz böyleyiz..

Banka sahipleri ile, politikacılar ve bürokratlar yüz-göz olamadıkları için, bir türlü uyaramazlar onları..

- Sevinçli bir telaş içinde, bankanızı boşaltıyorsunuz.. Sermaye rasyolarını tutturmaya çalışmıyorsunuz.. Böyle giderse, bankanız da, malınız mülkünüz de, yurt dışına çıkış hakkınız da, hatta özgürlüğünüz de, elinizden gidebilir..

İşte bu mahçup ve çekingen politikacılar ile bürokratlar yüzünden, şimdi 20 tane banka Mevduat Fonu''nun (kamunun) oldu..

Ama biz sadece çekingen değiliz..

Ayrıca galiba biraz da "ürkek"iz..

Hatırlayın, Ali Rıfat Çağatay''ın Nihavent makamından şarkılaştırdığı, Orhan Seyfi Orhon''un şiirini:

"Desem ki ben seni pek çok.. hayır kızar bilirim

Tereddüdüm acaba hiddetinden az mı elim

Desem ki ben seni pek çok.. sakın gücenme e mi

Sakın gücenme eğer anladınsa sevdiğimi"

Biz böyleyiz işte..

Sayın Kohl bizi anlamalı..

Koca Devlet''in sorumluluğunu almış o nazik ve ürkek adamlar, nasıl söylesinler ki: "Bayındır Bank", "Kent Bank" da, "İnterbank", "Egebank", "Etibank" gibi boşalmış durumda?

Baksanıza, şimdiye kadar el koyulan bankaların Devlet''e getirdiği yük, 25 milyar dolar olmuş..

Dün el koyulan son 5 bankanın doğuracağı yük de, 4-5 milyar olabilirmiş..

İnsan tabiî ki utanır ve ürker, bu bankaların sahiplerine, durumu anlatmaya..

- Desem ki ben senin.. Hayır, kızar bilirim.. Desem ki ben senin bankana.. Sakın gücenme emi? Sakın gücenme eğer anladınsa iflas ettiğini..

Bereket İMF Başkanı Köhler hem mektup yazabiliyor, hem de biraz açık sözlü ve galiba biraz da gaddar..

Ne diyor?.

- Biz İMF olarak, her vatandaşınızın cebine 300 dolar koyuyoruz.. Siz de, boşaltılmış bankalara el koyun bari!.

Demek o kibar ve "sayın"sız söz etmeyen Ecevit''in kendine gelmesi için böyle bir mektup gerekiyormuş.. Keşke her gün Başkent Hastahanesi''ne gideceği yerde, bu Köhler''le telefon konuşması yapsa..

Gözü ve kulağı belki tedavi edilmez ama, Türk ekonomisinin yatalaklığına bir ilaç bulunur..

Şu Köhler Mesut Yılmaz''a da böyle bir mektup yazsa..

- Yeter artık.. Çekilin şu ANAP''ın başından ve iktidarın içinden.. Bu özelleştirme ve bankacılık işi, sizin yönetiminizde çığırından çıktı.. Siz hala iktidardasınız diye, hepimiz verdiğimiz paraların geri dönmeyeceği endişesini taşıyoruz, dese..

ŞAKA

Cebimize girip-çıkanlar!

Hürriyet''ten Muharrem Sarıkaya''nın ele geçirip açıkladığı "İMF Başkanı''nın mektubu"nda, Başbakan Ecevit''e şöyle denilmiş..

- İMF tarihinin en kapsamlı yardımını yapıyoruz.. Her vatandaşınızın cebine 300 dolar koyuyoruz!.

Oh be!. Cebimize kimin para koyduğunu nihayet öğrendik..

Şimdi sıra, cebimizden kimlerin para aldığını öğrenmekte..

Galiba bunu Tantan biliyordu..

Sahi, nerede bu Tantan?

CANIMIZA YETTİ

Çekin gidin artık be!.

Bu kepazeliğin bedelini kim ödeyecek? Bülent Ecevit mi, Mesut Yılmaz mı, Hüsamettin Özkan mı, Devlet Bahçeli mi?

Yoksa Enis Öksüz mü ödeyecek?

Sizin hiç sorumluluk duygunuz yok mu?

Bankaların sürekli boşaltıldığını, iş ayyuka çıkmadan veya İMF''den uyarı mektubu gelmeden görmez misiniz?

Bir "Telekom Krizi" yaratırken, işin nerelere dayanacağını görmediniz mi?

Madem kabul edecektiniz İMF''nin her söylediğini, o zaman bunca kavga, içi boş şoven demeçler ve ilkel kabadayılıklar niyeydi?

Yazık olmadı mı çöken Borsa''ya, tırmanan kurlara ve İMF karşısındaki güven kaybına?

Sizlerin iktidar koltuğunda oturduğunuz hergün, Türkiye aşağıya çekilmektedir.. Herkes yoksullaşıyor..

Altınızdaki kırmızı plakalı Mercedes''ler, koruma polisleri ve içi boş cakanız, hiçbir ayıbınızı örtmüyor..

Türkiye''yi iflas ettirdiniz..

Çekip gidin artık be!.

Cumhuriyet tarihinin en kötü iktidar kadrosu sizlersiniz!.