|
Globalleş-menin ergenlik çağı!..
Bilgi ve iletişimin, teknoloji ve ekonomiyle birlikte yarattığı yeni dünya düzenine "Globalleşme" diyoruz..

Eski dünya düzeni, insanları, pasaportlar ve vizelerle, kendi sınırları içine hapsetti.. İdeolojiler, milliyetler, inançlar ve bloklar, "istenmeyenler" listeleri oluşturdu..

"Globalleşme", bu eski ve kapalı dünyanın alternatifiydi..

En azından "bilgiye ulaşmak" konusunda, "global bir fırsat eşitliği" yaratılmıştı..

Acaba terörizmin "11 Eylül saldırısı", "globalleşmenin sonu" anlamına mı geliyor?

Çünkü bir kısım görüş sahiplerine göre, globalleşmenin araçları, global terörizm tarafından da kullanıldı..

Bilgi iletişimi, teknoloji transferi, kitlesel turizmin ulaşım imkânları, sermayenin sınır-ötesi serbest hareketleri, sonunda Bin Laden şirketlerinin dünyanın çeşitli ülkelerindeki parası ile fonlanan teröristlerin, teknik ve havacılık eğitimi görmelerine ve bunların, yolcu uçaklarına kamikaze pilotları olarak sızmalarına yol açtı..

Üstelik bu saldırıda hedef, globalleşmenin merkezi olan Amerika'ydı..

Bir "mikro yeni düzen dünyası" olan Amerika, her düşüncenin, her ırkın, her dil ve dinin, serbest rekabet ve inter-aktif ilişkiler içinde, birlikte geliştiği, "globalleşme laboratuarı" gibidir..

Amerika'da birden fazla Amerika vardır..

28 Şubat'ı yapan Çevik Bir de, 28 Şubat'ta devrilen Necmettin Erbakan da, "farklı Amerikalar"dan ödül alırlar..

Aynı Amerika, hem "Kürt realitesi" için üniversite kürsüleri kurar, hem de Abdullah Öcalan'ı yakalayıp, Türkiye'ye teslim eder..

11 Eylül'de terörizmin vurduğu Amerika, acaba açılan "son savaş"la, globalleşmeyi de bitirmek niyetinde mi?

Dünyaya "yükselen değerler" biçiminde sunulan, temel hak ve özgürlükler, terör tehdidi yüzünden askıya mı alınacak?

Amerika'nın düşünce üretim merkezleri de, bizdekiler gibi, "Terörizmin tehdidi varken, demokrasi ve özgürlükler birer lüksdür" mü diyecekler?..

Çin'in veya Taliban Afganistan'ın yaptığı gibi, sınırsız internet iletişimi, Amerika'da da "tehlikeli" mi görülecek?

Terörizme ait uluslararası sermaye hareketleri izlenirken, "sermayenin sınır tanımadan dolaşması"na engeller mi getirilecek?

Dünyadaki coğrafi bölgeler, ırklar, dinler, "terörizme yatkın" damgası ile damgalanıp, globalleşme, sadece Batı Avrupa ve Kuzey Amerika'ya özgü bir dar-alana mı sıkıştırılacak?

Bütün bunlar, şimdi gündemdeki sorular..

Tıpkı elektrik evlere girdiği zaman, bazılarının, "Bu çok tehlikeli.. Bütün çocuklar parmaklarını prize sokup, çarpılarak ölecekler" demesi gibi bir durum bu..

"Globalleşme, global terörizmi üretti" şeklindeki bir mantığın, "uçağın icadı, uçak kazalarını ve uçak korsanlarını üretti" mantığından ne farkı var ki?

Bize göre, global aklın yolu, globalleşmenin önünü kesmekten değil, terörizme karşı yeni şartların ışığında tedbir almaktan geçiyor..

Bir de tabiî, globalleşmenin artık ikinci bir aşamaya, bir "ergenlik çağı"na geçmesi şartı var..

Çünkü ilk dönem uygulanması ile, globalleşme, "zengini daha çok zenginleştiren ve yoksulu daha yoksullaştıran" bir sistem görüntüsü verdi.

Serbest pazar ekonomisinin ve demokrasinin katı hukuk ve ahlak kurallarını uygulamayan ülkeler, Amerika ve Batı Avrupa'nın gelişmiş ekonomilerinin, kendilerine, sosyal adaletsizlik, hortumculuk, ahbap-çavuş kapitalizmi, despotizm şeklinde yansımasına tanık oldular..

Suudi Arabistan gibi petrol zengini bir ülkeden Bin Laden'in çıkmasındaki çelişki, "eski globalizm"in ciddi problemi değil midir?.. Ya da Sovyetler'in, Rusya'ya ve demokrasiye geçişinde açığa çıkan "Leningrad Mafyası" ve "Kokuşmuşluk", artık görülmelidir..

ŞAKA

Uzmanlar ve enflasyon!..

Yüksek Planlama Kurulu, 2001 yılı bütçesinin hedeflerini belirlemek üzere dün toplandı.

Başbakan Ecevit ile yardımcıları Mesut Yılmaz, Hüsamettin Özkan ve Devlet Bahçeli'nin katıldığı bu toplantıda, gelecek yılın enflasyon rakamı da saptanıyor..

Bu kadar etkili ve bilgili isimleri bir arada görünce, enflasyonun da ödü patlamıştır.

-Siz ne kadar emrederseniz, ben de o kadar olurum, demiştir mutlaka Sayın Enflasyon..

EN BÜYÜK KATKI

Türk "Siyasal İslam"ı, hepimizin başarısıdır!..

Bir yanlış yorumu artık takılmış plak gibi tekrarlamayı bırakalım..

Şu anda Amerika önderliğinde savaş açılan "global terörizm"e Türkiye'nin katkısı, "Bizim PKK bölücü terörü ile mücadele ederken elde ettiğimiz deneylerin, Amerika'lılara aktarılması" olamaz..

Bu global mücadele (veya savaş) konusunda bizim en büyük deneyimimiz ve de başarımız, Türkiye'deki siyasal İslam'ın, "Talibanlaşmaması" veya "Bin Ladenleşmemesi"dir..

Şimdi, yaşarken görüyoruz..

Çeşitli dönemlerde "Rejim Düşmanı" olarak nitelenen ve hâlâ yasaklı olan bir Prof. Necmettin Erbakan veya "müstakbel tehdit" şeklinde sunulmak istenilen Tayyip Erdoğan, İslam'ın demokrasiyle uzlaşmasının, modernleşme ile kaynaşmasının, Batı ile uyum içine girip, refahın paylaşımı sürecine katılmasının temsilcileri olmuşlardır..

Türk Siyasal İslamı, kendi içinde "değişim"i başarmış ve Avrupa Birliği çizgisindeki bir "laik demokrasi" anlayışının sahibi olmuştur..

Bu süreçte, "cihad" çizgisi değil, "değişim ve uyum" çizgisi izlenmiştir..

Türkiye'nin son global savaşıma katkıda bulunacağı en önemli deney ve birikim budur.. Petrolü olmayan, kendi kaynakları ile gelişen ve nüfusu Müslüman olan Türkiye'den Bin Laden'lerin çıkmaması, büyük başarıdır..
#Globalleşme
23 yıl önce
Globalleş-menin ergenlik çağı!..
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti