|
Bu şehir kimin, bu ülke kimin?

Beşiktaş’ta metro için yapılan kazı çalışmaları sırasında toprağın altından tarih çıktı.

3500 yıllık kurgan bulundu.

Eski Türk ve Altay kültürüne ait 35 mezarın çıkması, İstanbul’un, Türkiye’nin ve dünyanın tarihini değiştirecek nitelikte.

Milattan önce 1500 yıllarına kadar uzanan bu mezarlar, tarihin yeniden yazılmasını gerektirecek.

Bir süre önce Silivri’de de kurgan bulunmuştu.

*


“Onların Türk mezarı olduğu nereden belli? Belki başka kavimlere aittir…” demek, bu konularda sıfır bilgiye sahip olmak anlamına gelir.

Hiçbir kavim, hiçbir topluluk, kendi geleneklerini terk ederek başkalarının usullerine göre davranmaz.

Ölülerini her toplum kendi usulünce gömer.

Kurgan tipi ölü gömme âdetinin Oğuzlar, Hunlar ve Göktürkler gibi Türk boylarına ait olduğu biliniyor.

Karbon analizi ve DNA testi ile yakın zamanda kesin sonuçlara ulaşılır.

*

Türkler 1071’de Anadolu’ya geldiler…

İstanbul’u 1453’te fethettiler…

Böyle bilinir.

Ancak fethedilen İstanbul, etrafı surlarla çevrili olan bugünkü Fatih ilçesinden ibaret.

Anadolu yakası ve sur dışında kalan bölge çok önceden alınmıştı.

Şimdi ise binlerce yıl öncesinden Türk boylarının buralara geldiği ve yerleştiği ortaya çıkıyor.

Mezarların en sağlam tapu olduğu böylece bir kere daha anlaşılmış oldu.

Zaten bu yüzden bazı kıymetli dostlarımız (!) atalarımıza ait mezarlıkları dozerle yok etme, sarıklı mezar taşlarını da ortadan kaldırarak üzerine bina dikme konusunda çok mahir davranıyorlar.

*

İstanbul eskiden bizimdi…

Barbar Türkler gelip elimizden aldılar.

O güzelim şehrin içine ettiler.

İlk fırsatta İstanbul’u onların elinden alacağız.

Anadolu’dan da çıkartacağız.

Ya hepsini yok edeceğiz ya da geldikleri yerlere Asya ortalarına süreceğiz.

Zaten İstanbul’un adı da Konstantinopolis.

Görmüyor musunuz, biz ülkemizdeki tabelalara bile o şekilde yazıyoruz…

O şehre İstanbul denilmesi çok zorumuza gidiyor.

Yakaladığımız ilk fırsatta asıl fethi biz yapacağız.

İşgalcileri kovacağız.

Başta Fatih Sultan olmak üzere bütün Türklerin bu şehirdeki izlerini sileceğiz.

Bugüne kadar birkaç defa elimize imkân geçti, fakat iyi değerlendiremedik.

Bundan sonra daha akıllı davranmak için gece gündüz plan yapıyoruz.

Türklerin bu şehre iyi sahip çıkamadığını herkese kabul ettirmek, planın ilk adımı.

Buna bütün dünyayı ve bilhassa Türkleri inandırmak zorundayız.

Israrcı davranır iyi çalışırsak, başarılı oluruz.

Sonraki adımlar, bunun üstüne bina edilecektir…

*

Yüz yıllardan beri bu rüyayı görenler, Silivri ve Beşiktaş’taki mezarların bulunması karşısında neler hissedecektir?

*

Tüh, yattı bizim plan demezler.

Madem öyleymiş diyerek iddialarından vazgeçmezler.

Yeni baştan çalışmayı, yeni veriler üzerine planı programı revize etmeyi tercih ederler.

Peki, biz ne yapacağız?

Önce birer çay içelim, sonra da düşünelim.

Tarih, bizi bir kere daha zorluyor.

Bu topraklara sahip çıkmak zorunda olduğumuzu, 3500 yıl öncesinden gelen delillerle hatırlatıyor.

Şehitlerimize borcumuz var.

Onların aziz hatıraları her zaman bizimle.

İstanbul üzerindeki emelleri, Türkiye üzerindeki emelleri yok sayan ve şu sözünü ettiğimiz rüyaları “komplo teorisi” olarak görenlere laf anlatmaya niyetim yok.

Onlar, bildikleri yolda yürümeye devam etsin; bizim yolumuz çoktan ayrıldı.

Artık yoldaş değiliz.

#İstanbul
#Beşiktaş
#Türk Tarihi
6 years ago
Bu şehir kimin, bu ülke kimin?
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler