|
Gel Hüsnü, seninle bahse girelim

Yine esip gürlemişsin Hüsnü.



Ara sıra coştuğunu biliriz de bu defa kendini aşmışsın.



Tabii ki aynı zamanda haddini de.



Kendi kendini gaza getirmişsin.



Salondaki kalabalığın alkışına aldanmış, sözün şehvetine kapılmışsın.



Belli, frenin yok.



Nerede duracağını, nasıl duracağını bilmiyorsun.



Olsun, öğrenirsin.



Bu millet kimlere neler öğretti.



Zaman içinde olur; dersini alır, oturursun aşağı.



*



16 Nisan'da sandıktan 'Evet' çıkarsa, hepimizi denize dökecekmişsin.



Doğru mu?



Samsun'dan başlayıp, Sivas, Amasya ve Ankara üzerinden, İzmir'e istikamet çizmişsin.



Seni gidi mandacı.



Emperyalist uşağı.



Sandıktan “Evet çıkması” ne demek bilmez misin?



Halkın çoğunluğunun anayasa değişikliğine destek vermesi demek.



Farkında değil misin?



ABD'lilerin “Bizim çocuklar” dediği, 80 darbesini yapan Kenan Evren ve saz arkadaşlarının hazırladığı anayasayı değiştirmek isteyen milletin karşısına çıktığın yetmiyor, bir de tamamını denize dökmeyi mi düşünüyorsun?



Evet oyu verenlerin hepsini…



Sen kafayı peynir ekmekle mi yedin Hüsnü?



*



“Ulan sizi İzmir'e kadar kovalamazsak anamızdan emdiğimiz süt helal olmasın. Sizi de sizin yedi göbek sülalenizi de bütün emperyalistleri de yine İzmir'den denize dökeriz.”



Hakikaten böyle mi söyledin?



Emperyalistlerle koyun koyuna olan birinin böyle konuşması biraz komik, biraz sakil, biraz da cıvık durmuyor mu?



Buna cesaret değil, cüret derler. Halk düşmanlığı derler. Haddini bilmezlik derler.



Nasıl geldin buraya?



*



Yalnızca aziz milletimize değil, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret var sözlerinde.



Kaddafi'ye, Saddam'a, Hitler'e, Mussolini'ye benzetmek ve “Bir yıl içinde yok olup gideceksin” demek nereye varır Hüsnü?



Halkın seçtiği lideri, görev süresi dolmadan indirmekten bahsediyorsun.



Yine mi darbe istedi efendilerin? Yoksa bu sadece senin gönlünden geçen mi?



*



Sonra o ağzına pek yakışan 'Ulan' var ya…



Bu millet onu alır, senin ağzına geri sokar, bilesin.



'Nalu' diye yutarsın, midene oturur; mümkün değil hazmedemezsin.



Millet bunu da elindeki mühürle yapar, sandığa attığı zarfın içindeki oyla yapar.



*



“16 Nisan'da yüzde 60-65 Hayır çıkacak” diyorsun.



Hiç mi atalar sözüne kulak asmazsın.



Büyük lokma ye, büyük söz söyleme.



Gel Hüsnü, seninle bahse girelim.



Senin dediğin gibi olmayacak.



İster arabanın anahtarına, ister mesleği bırakmasına, istersen ikisine birden.



Var mısın?



*



Dediğin gibi yüzde 60-65 hayır çıksın, ben işime o gün noktayı koyarım.



Aynı sözü sen verebilir misin?



Haysiyetli bir hareket yapıp, “Yanıldım, kaybettim, büyük konuştum” diyerek, istifa edebilir misin?



Hiç değilse yalancılığı, iftira atmayı ve edepsizliği bırakabilir misin?



Yeri gelmişken, lider bildiğin Kemal Bey'e de bir çift hatırlatmada bulunalım.



“Hüsnü'ne güvenme ey ruy-i mâhım



Niceler bu tarz-ı revişten geçti…”


#16 Nisan 2017
#Anayasa referandumu
#ABD
7 yıl önce
default-profile-img
Gel Hüsnü, seninle bahse girelim
Adil Öksüz ajan mı? Kılıçdaroğlu Yenikapı ruhuna neden ihanet etti
‘Beşikten mezara kadar ilim’
Sarhoştum, hatırlamıyorum
Suçlu kim?
Vergi artışı yerine yapılacaklar