|
Lüzumsuz ise söndür

Bozuk bir radyoyu istediğiniz kadar kurcalayın, çalışmaz.

İçini açıp arızasını giderdiniz diyelim.

En fazla, radyo yayınlarına ulaşabilirsiniz.

Karşısına geçip film seyredemezsiniz.

Bir radyodan, televizyonluk beklenmez.

*

Bizim durumumuz, bazen buna benziyor.

Olmadık kişilere, büyük beklentilerle yaklaşıyoruz.

Sadece görünüş itibariyle adama benziyor diye herkesten adamlık beklenmez ki.

İçini açıp arızasını gidermeye çalışsak bile, o yine bildiğini okur.

*

“Soyup ektim, soyuna çekti… Soyunup da ektim, yine soyuna çekti.”

Bunu söyleyenin, bize anlatmak istediği ne ola?

*

70’li yıllarda uzayla ilgili diziler vardı.

Yaşı yetenler hatırlayacaktır.

Biri Uzay Yolu, diğeri Uzay 1999 adıyla yayınlandı.

Hayâl gücü geniş. Hayâle sınır yok.

1999 senesi de o zamanlar, çok uzaktaymış gibi algılanırdı.

O tarih şimşek hızıyla geldi, geçti.

2000’li yıllara girdik, yeni bir milenyum başladı. Üstünden de yirmi yıl geçti.

*

Uzay dizilerindeki kadar olmasa da pek çok şeyin değişmiş olması gerekirdi.

Öyle de oldu.

Ama görüyoruz ki pek çok şeyin değişmesi, her şeyin değişmesi anlamına gelmiyor.

Eski klişelerin kullanılması büyük rahatsızlığa yol açar.

Bugün olduğu gibi.

Uzaktan, tanımlayamadığımız bir cismin hızla yaklaşmaktaymış gibi gösterilmesi, hiç de kabul edilebilir değil.

Böyle bir durumda hep beraber ses veririz.

*

Ne demek ışıkların yanması?

Bu zamanda açıkça darbe iması anlamına gelir.

Başka türlü anlayan çıkmaz.

O halde biz de deriz ki lüzumsuz ise söndür kardeşim!

Boş yere yanmasın, israf olmasın.

İyi saatte olsunlardan bahis açma.

*

Sütten ağzımız yanmış…

Defalarca darbeye maruz kalmışız.

Sonuncusunu daha birkaç sene önce def etmişiz.

İmayı geç bir kalem…

Bu konularda şaka bile yapılmaz.

Yapılamaz.

*

Gelelim gösterilen tepkilere.

Yanlışa yanlış demek haktır.

Ancak, abartıya ihtiyaç duyulursa, ölçü kaçar.

Dikkat etmek lâzım.

Reis ne dedi?

“Talihsiz bir açıklama…”

*

İşte bu, çok anlamlı bir yaklaşım.

Eğer gerçekten iddia edildiği gibi, o talihsiz açıklamayı yapan kişinin, terör örgütleriyle uzaktan yakından bir bağı olsaydı, son derece sert konuşurdu.

Bu ayrıntıyı atlamamak lâzım.

Herkes saldırıyor diye kalabalığa uyup çullanmak, sonradan pişmanlık getirmesin.

Ölçü, tartı, yalnızca esnafa mahsus değil.

Hattâ, konuşup yazanın daha çok ihtiyacı.

#Darbe
#Terör
#İma
4 yıl önce
Lüzumsuz ise söndür
Bir derin târih kaybı: Neşesiz günler
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!
Enerjide bağımsız olmak