|
Tasma ile yuları karıştıranlar

Bir minik at varmış ecnebi memleketlerin birinde. Gözleri görmeyenlere büyük bir market içinde yardımcı oluyor, yol gösteriyormuş.

Gözleri görmeyen, minik atın gösterdiği yolu da göremez doğrusu, onlara rehberlik ediyormuş.

Şov tivi haberi verirken "Minik ata kedi köpek gibi tasma takıyorlar" lafını edince, şaşırıp ekrana bakma ihtiyacı hissettim. At minik de olsa tasma nasıl takılırmış diye meraklanarak...

Baktım ki basbayağı yular takmışlar. Her ata takıldığı gibi.

Elin gavuru tasma ile yuları ayırt edememiş olabilir. Ajanstan hatalı haber geçtiyse aynen alıp yayınlamadan bakan birileri yok mu acaba?

Ne önemi var demeyin lütfen. Aynı mantıkla bir gün şöyle bir haber çıkabilir karşımıza: "Lastikleri patlayan tren kaza yaptı!.." Mesela...

Ayrıca, tasma ile yuları karıştıranlara bir gün birileri gelip bir şey takarlar, ne takıldığını bile anlamakta zorluk çekerler sonra.

Aman dikkat!

Ufak çocukları elinden tutup caddede sokakta yürüyenlere dikkat ettiniz mi?

Kimisi çanta-bavul taşırmış gibi tutup sürüklüyor çocuğu. Üstelik, vızır vızır geçen arabaların ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyormuş gibi, ufaklığı yol tarafından götürüyor. Halbuki çocuğun iç tarafta olması gerekir.

Acemisi var sürücülerin, aptalı var, kendini rallide zannedeni, frenleri sağlam olmayanı, gözleri bozuk, dikkati zayıf olanı...

Birazcık tedbirli davranmak şart, sonradan feryat etmemek için.

İzleme

- Güneş tutulmasını izleyecek misiniz? diye soruyor vatandaşa elindeki mikrofonla dolaşan tv muhabiri.

"Eh" diye cevaplıyor vatandaş sıkılarak, "Herkes gibi izleyeceğiz." Başka ne yapabilir ki? Tam tutulmanın yaşanacağı bir şehirde, izlememek için insanın gözlerini kapatması gerekir.

Duvar yazıları

Sadabad gazetesinde bir fotoğraf yayınlandı. Adamın biri, Seyrantepe''de duvara bir yazı yazmış:

"DİKKAT MÜTAHİTTEN DAYRE SATIN ALMAYIN!"

Demek ki adamcağızın canı yandı müteahhitten daire aldığı için, başkaları aynı cefayı çekmesin diye üşenmemiş gidip duvara yağlı boyayla yazmış.

Gülhane Parkı''nın dış tarafındaki yüksek duvarların bir kuytu yerine de "Burada yatmak yasaktır" yazmışlar.

Ama kimsenin o tür yazıları dikkate aldığını sanmıyorum. Eğer duvarlara yazılan yazılar dikkate alınsaydı, şimdiye kadar çoktan "devrim" yapılmış olurdu.

Hatırlamıyor musunuz, bugüne gelene kadar "TEK YOL DEVRİM" yazıları her tarafı donatıyordu. Ama o yazıları yazanlar bile, sonradan başka başka "yollar" buldular kendilerine. Böylece, devrimin de "tek" yol olmadığı anlaşıldı.

Nice yollara!..

Antika otomobil

İbrahim Tatlıses''in de antika otomobil merakı varmış, daha yeni öğrendik. Rahmetli Barış Manço''nun da antika otomobillere olan düşkünlüğünü biliyorduk; ucuz-pahalı demez, alır koleksiyonuna katardı beğendiği otomobilleri. Şimdikilere pek benzemeyen, çizgileri farklı, estetiği yüksek eski otomobillerin tek kusuru, teknik olarak geri olmaları.

İtiraf mı sayılır, söylemek ayıp olur mu bilmem ama, aynı merak bende de var.

Aramızdaki tek fark, onlar gerçeğini alıp saklıyor, ben resimlerini. Her randevusuna geç kalanlar için, güneş tutulmasını birkaç gün erteleseydik, ne değişirdi?

Duyduk ki karayollarında içki servisi yasaklanacakmış. Demek ki bazı şoförler içkilerini yanlarında bulunduracak bundan sonra!..

Dilimizin yarını yasayla korunur mu?

MHP "Türkçe Yasası" çıkarmaya hazırlanıyor. Biz yasayla dilimizi korumaya çalışırken, bir yandan da son hızla İngilizce eğitimine devam ediliyor. Kolejler açılıyor, yabancı okullara itibar artıyor. Yarınları yasayla korumak durumunda kalmak ne acı. Bu kritik durumu, Dergâh Patisserie''de oturup bir güzel tartışalım kendi aramızda. (Karga)


25 yıl önce
Tasma ile yuları karıştıranlar
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü
‘Korkuluk’…