Dil konusunda herkesin bir fikri var. Ya da öyle görünüyor. Zira herkes konuşabiliyor (bu konuda). Hayati Develi dün yazdı, Siyaset Meydanı''na çağrılanlar arasında sadece Ahmet Bican hoca vardı "dilci" olarak. Diyebiliriz ki Ali Kırca, bir programa bir dilci yeter diye düşünmüş. Ama hakkını yemek doğru olmaz, Hakkı Devrim de bu işin üstadlarındandır. Yalnız ne hikmetse, konuşmacılar fikrini söylemeye başlamadan önce, öyle bir cümle sarfediyorlar ki, evlere şenlik. Diyorlar ki "Efendim, yanlışsam (veya yanlış söylüyorsam, yanılıyorsam) beni düzeltin..."

Yahu seni nasıl düzeltelim?

Ondan sonra söyleyeceklerin bir tarafa, daha giriş cümlen bozuk. Düzeltilecek olan, söylediğindir, sözlerindir.

"Yanılıyorsam sözlerimi düzeltin" denir, "Söylediklerimde yanlış varsa, siz doğrusunu söyleyin" denir, ama "Beni düzeltin" denmez.

Türkiye''de yasak olan başörtüsü, birçok Batı ülkesinde olduğu gibi Hollanda''da serbest. Rıfat Yörük, "Düşünün Antalya''da mutlu bir Hollandalı" şarkısının artık şu şekilde değiştirilmesini teklif ediyor:

"Düşünün Hollanda''da mutlu bir başörtülü!.."

Ahmet Abi, çaktırma. Annem eczanede çalıştığımı bilmiyor. O beni "biyolog" zannediyor.

Kara Melek, salamura asma yaprağı tuzlu olur. Önceden suya batırıp ön yıkama yapmalısın.

Salih Bey, son günlerde biraz meşguldüm. Sizi unuttuğumu sanmayın.

EM

Osmanlı Meclis-i Mebusan''ında yoklama yapılırken, Babanzâde İsmail Paşa''ya sadece bir oyun olsun diye, yoklamacı ismi şöyle okur:

- Yabanzâde İsmail Hakkı!..

Babanzâde, derhal yerinden fırlayıp haykırır:

- Babandır, baban!..

(Hazır cevaplar)

Memurlar "Temiz siyaset, demokratik Türkiye, halk için bütçe" talebiyle yürüdüler. İyi de ettiler. Yürümek sağlığa yararlıdır, en azından. Yalnız bir şey dikkatimizi çekti: O memurlara kim söyledi "Mİ"lerin ayrı yazılacağını? Her kim söylediyse hemen çıksın ortaya!..

Teknoloji her gün ilerliyor arkadaşlar. Bir gün bile yerinde durduğunu söylemeye kimse cesaret edemez. İşte bir yenilik daha: Fecre Yanlış ekibiden süper bir buluş. Asırlardır özlemi çekilen, tüm Müslümanlar''ı dâr-ı dünyadan, dâr-ı bekaya huzurlu, garantili, her şeyden önemli imanlı götürecek bir alet geliştirildi.

Sırf son nefesinde kelime-i şahadet getiremediği için Allah muhafaza imansız bir şekilde ölme riski taşıyan kardeşlerimizin sorunlarını halletmek amacıyla bulduğumuz imanlı götürgeç, piyasayı altüst edecek.

Sözkonusu aletin monte edilmesi ve çalışması çok basit olup, en cahil insanlar bile kolayca kullanabilecek. Dil altına monte edilen bu alet, insanın son nefesinde devreye girerek, hiçbir mecali kalmamış insanların dilini hareket ettirmek suretiyle kelime-i şahadeti söylettiriyor. Temennimiz bu tür çalışmaların İslam aleminde yeni ufuklar açmasıdır. Amin.

Allah bizden razı olsun.