|
Üreten Türkiye, ne güzel konuşuyor…

Türkiye'de köylerde yaşayanların oranı 1927 yılında yüzde 75,8 iken, il ve ilçelerde yaşayanların oranı yüzde 24,2 idi.



2009 yılına gelindiğinde, bu oranlar tersine döndü.



Köy nüfusu yüzde 24,5'e düştü.



Bugünse daha alta inmiş durumda.



Bu sosyolojik değişim, doğal olarak üretim türünü ve şeklini de değiştiriyor.



Tarım ürünlerinden, sanayi ürünlerine geçiş söz konusu.



Nostaljik ve ideolojik yaklaşımla çağın gerisinde kalmış köy enstitüsü romantizmi yapanların, anlamadıkları nokta işte burası.



Gelişen ve hızla büyüyen Türkiye'ye artık köy enstitüleri değil, şehir enstitüleri lazım.



Onlar da meslekî eğitim veren okullar.



Gelişmek ve hızla büyümek, lafın gelişi değil; çocukların büyümesi gibi, kendiliğinden olmuyor.



Emek istiyor, alın teri istiyor, inanç istiyor.



Her yıl milyonlarca gence yeni okullar ve iş imkânı sağlayabilmek için, gece gündüz demeden aralıksız çalışmak, ihtiyaç seviyesinin üzerinde üretim yapmak şart.



Aksi halde yerimizde sayar, bir müddet sonra da geriye gideriz.



*


Geçen hafta Bursa'da Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci başkanlığında “Üreten Türkiye Konuşuyor” programına katıldık.



Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği katkılarıyla ülke çapında düzenlenen bu toplantılar, 81 ilimizin üreten kesimleri ile ekonominin ihtiyaç ve etki analizini yapmayı amaçlıyor.



“Hep birlikte daha fazla nasıl üretiriz?” sorusuna cevap aramanın, ne kadar önemli olduğunu anlamak gerekir.



Elde silahla vatan savunması yapmaktan bir farkı yok aslında. Çanakkale'de veya Tendürek'te savaşan Mehmetçik ile, fabrikada 7/24 üretim yapan Osmancık ve Ayşecik aynı hedefe farklı şekilde yürümekte.



*


Toplantının açış konuşmasını 15 Sivil Toplum Kuruluşu adına TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu yaptı.



Yarınlara daha sağlam yürümek için neler yapılması gerektiğini özetledi.



Bursa'daki toplantıya Balıkesir, Çanakkale, Yalova, Sakarya, Kocaeli, İstanbul, Düzce ve Bolu'dan katılanlar oldu ve bölgenin daha fazla gelişmesi için gerekli olan düzenlemelerin, çalışmaların neler olduğuna hep birlikte kafa yordular.



*


Bakan Tüfenkci'nin açıkladığı rakamlar, bölge ekonomisindeki hareketi açık şekilde ortaya koymaktaydı.



Bursa'nın 2002 yılındaki ihracatı 3,4 milyar dolar iken, 2016'da 9,8 milyar dolara ulaştı.



Firma sayısı 35 bin 475'den yüzde 70 artışla 60 bine çıktı.



Aynı dönemde Bursa esnaf ve sanatkârlarına kullandırılan Hazine destekli kredi miktarı 56 kat artarak 569 milyon TL'ye geldi.



Bakanlığın 3,5 milyon ticaret erbabına doğrudan hizmet verdiğini açıklayan Bakan Tüfenkci, reel sektör, ihracatçı, KOBİ ve işgücü piyasasının rahatlamasına yönelik reform niteliğindeki birçok tedbiri uygulamaya koyduklarını açıkladı.



*


Ve çok önemli olan yeni bir uygulama…



Lisanslı depoculuk sisteminin gelişmesi için ilave teşvikler geliyor.



Ürün kalitesini artırmak için sağlıklı depolama sistemi şart olduğundan, bu ihtiyacın en makul şekilde karşılanması hedeflenmiş.



Elektronik ürün senetlerinin işlem göreceği, uluslar arası düzeyde faaliyet gösterecek Ürün İhtisas Borsası geçen hafta kuruldu.



Sebze ve meyve ticaretinde ürün zayiatının en aza indirilmesi ve üreticiyle tüketici arasındaki fiyat farkının azaltılması hedefleniyor.



Ahilik Sigorta Fonu ile de esnaf ve sanatkârlara destek olunacak.



*


Ancak bir kısmını aktarabildiğim bu hizmetlerin önümüzdeki günlerde hızının artacağına gönülden inanıyorum.



Yarının güçlü Türkiye'si için koşturan ve ter dökenlere kolaylıklar dilerim.



Benim için bu toplantının en güzel yanlarından biri de tanıştığım yeni yol arkadaşlarıydı.



Hepsine selam olsun.


#TOBB
#Sigorta
#Bülent Tüfenkci
#Nostaljik
7 yıl önce
Üreten Türkiye, ne güzel konuşuyor…
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi