|
İsrail füzeleri Ukrayna"daki uçağı vurur mu?

CIA eski Direktörü William Casey bir keresinde şöyle demişti; "Amerikan halkının inandığı her şey sahte olduğunda, dezenformasyon kampanyamızın tamamlandığını anlayacağız..."

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry"nin katıldığı bir TV programında İsrail"in Gazze"ye yönelik saldırısının ardında "kapı gibi" dururken, yayın arasında İsrail"in yaptıklarını kınaması, küresel izleyicileri iki halden birine inanmaya sürüklüyor...

Yani, "biz reel-politik gereği, şartlar gereği İsrail"i destekliyoruz ama gerçekte yaptıkları yanlış"... Gerçek şu ki, ABD en az "iki yüzlülüğünü" alenen göstermiş oluyor.

Esasen Başbakan Erdoğan"ın, "Asıl kırıcı açıklamaları Amerika yapmıştır. Sen Amerika"sın, Hitler"den sana ne, ne alakan var" sözlerine ABD Dışişleri sözcüsünün, "bu türden açıklamalar Türkiye"nin dünyadaki konumuna ve olayları etkileme yeteneklerine zarar verir" yanıtı nasıl suçüstü yakalandıklarını da gösteriyor.

Hazır gerçeklere başlamışken devam edelim; Washington"la düşman olmak, yerleşik diplomatik reflekslerin tavsiye etmeyeceği bir durum. Ancak bu, ABD "konumunuza ve yeteneklerinize zarar verebilir" anlamına gelmez. ABD"nin şu anki "iç ve dış" pozisyonu bu tür "deli kanlılıklara" müsait değil! Bu yüzden aynı konuşmada, "bir dizi konuda Ankara ile çalışmaya devam edeceğiz" diyorlar. İkisini karıştırmamak, "anlamak" lazım!

Kerry"nin TV önünde ve arkasındaki farklı tavırlarından hiçbiri doğru olmayabilir! Yayın sırasında İsrail"e verdiği destek-garip gelebilir ama-aslında içeriye! Yayın arasında verdiği köstek ise-garip gelebilir ama-dışarıya!

Beyaz Saray"ın şu sıralar hayli ihtiyaç duyduğu Yahudi lobisi ve Kongre"ye selam içeriye ve "aslında ne yaptığınızın ve nasıl yaptığınızın farkındayız" dışarıya, aynı anda hem Tel Aviv"e hem Müslüman dünyasına!

Sonuç; ABD"nin iki yüzüne birkaç tane daha ekleyebilirsiniz...

KORKU KOKUSU...

Barack Obama, West Point Askeri Akademisi"nde yaptığı konuşmada, "Dünyanın neresinde olursa olsun, cezasız kalan bölgesel şiddet, nihayetinde müttefiklerimizi etkileyebilir ve oluşan durum ordularımızı olaylara çekebilir" demişti. Bu cümleler sarf edilirken henüz İsrail saldırısı yoktu ve Obama Rusya ve Çin"e gönderme yapmıştı. Elbette-NATO üyesi olmayan-İsrail için bu sözler, söz konusu bile olamaz.

ABD"nin en büyük başarısı, dünyanın en güçlü devleti olarak attığı her adımın arkasında iyi hesaplanmış bir plan olduğunu düşündürmesidir.

Tabii ki doğru değil. Başkan Obama"ya peşin verilen Nobel ödülü şimdi ne oldu?

Filistin-İsrail barışı, Oval Ofis"i tarihe geçirecek tek ve anlamlı mucize olarak kalmıştı/görülüyordu, şimdi Filistinli bebeklerle birlikte "Merkava"ların paletleri altında eziliyor! (ABD büyük ve kusursuz stratejik dehalar tarafından yönetilseydi, Rusya ve Çin"e aynı anda baskı yaparak, tarihin görüp görebileceği, Washington için en tehlikeli ittifaka tohum ekmezdi.)

Türkiye"ye, "dünyadaki konumunuza zarar verir(iz)" mesajları gönderiyor ama Ortadoğu"nun çatısında, Rusya"nın "zemininde" Balkanlar ve Hazar"ı sağlı-sollu tutan, İran"ın kapı komşusu ve Çin füzeleri pazarlığı yapan ülkeyi hem de bu konjonktürde kendinize düşman mı yapacaksınız?..

Hitler lafına İsrail"in ne kadar içlendiği ABD"nin umurunda değil. Umurunda olan Başbakan"ın İskenderun"da zikrettiği şu sözler; "(İsrail"in Filistin"e saldırısı karşısında) Bir Katar, Venezuela, Şili, Küba"nın dışında neredeyse yok. Geçen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi"nde bir tek Çin"in olumlu açıklamalarını duyduk. Bunun dışında yok." Erdoğan"ın söylediği "yok" özel olarak ABD, genel olarak Batı"dır!

OBAMA"NIN SINAVI: PUTİN DÜŞMEZSE!

ABD-Rusya arasındaki rekabetin/savaşın artık farklı bir noktasındayız...

Amerikan resmi söylemi-tıpkı Gazze"deki gibi-Ukrayna"da da bir ateşkes için en yüksek perdeden bağırıyor ama aynı anda ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Ukrayna Cumhurbaşkanı"na ülkenin iç savaştan etkilenmemiş bölgelerine askerlerini sürmesi için bastırıyor! Bu halde Washington"un Ukrayna"da bir ateşkes istediğine inanabilir miyiz?

İsrail-Filistin barışı nasıl berhava edildiyse, Rusya"nın Batı dünyasının bir parçası olabileceği hayali aynı şekilde tuzaklandı!.. (Mayınları döşeyenlerin resmi veya derin ABD olup olmadığı artık konumuz değildir.)

Nihayet, üçüncü barış arama noktasının da düşebileceğini hesaplamalıyız!..

Nekahet dönemindeki Batı-İran ilişkileri de sabote edilebilir. Görmemiz gereken şudur; Kremlin, İran konusunda-nükleer müzakereler, Batı ile ilişkilerin tamiri, yaptırımlar konusunda-ABD ile işbirliği yapmıştı!

Bu anlaşmanın geldiği nokta gerçekten de dramatiktir; o yaptırımlar bugün Rusya"ya uygulanıyor!..

Eğer Obama Putin"in üzerine tahtını sallayacak kadar gitmeye devam ederse, Kremlin Washington"un sinir sistemine Tahran üzerinden vuracak. Kızıl Meydan"ın popüler konusu budur!

Haftalar önce yazdım, tekrarlamak zorundayım, yırtılıyor. Yırtıldığı yeri tutabilecek tek dikiş yeri Ankara"dır! Bu denli küresel yağlı tezgâhların içinde Türkiye, bir yandan kendi iç problemlerini de aşmaya çalışarak, son derece yüzeysel iç eleştiriler altında söküğü tutturmaya didiniyor!

Düşürülen, kaybolan uçaklara gelince...

1988 Temmuz ayında, Hürmüz Boğazı"nda bir İran yolcu uçağı vuruldu. Tam 290 yolcu hayatını kaybetti... ("US warship shoots down Iranian airliner", On This Day, BBC.)

Hayır, devamı yok. Cümle bu kadar.

twitter.com/nedretersanel
10 yıl önce
İsrail füzeleri Ukrayna"daki uçağı vurur mu?
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’