|
Eyvah eyvah! Erdoğan yine başardı!

“Erdoğan neyi başardı?” sorusunun cevabını bulmak için, onun sözlerine ve eylemlerine bakmanıza gerek yok.

Kahırları ekrandaki ölü-balık yüzlerini daha da soldurmuş olan muhalefet liderlerinin şirazesi kaymış dillerine bakın!

Kelimeleri çürük domates gibi kokan, gözlerini pörsümüş patatesler gibi belerterek Çengelköy hıyarlarına fiyat mersiyesi yazan, ekonominin gidişatını yeni yedikleri iyi bir armudun fiyatından okuyan… İttihatçı artıklarının yazdıklarına bakın!

Bunlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eliyle memleket ve millet yararına hangi yeni iyiliklerin, güzelliklerin tahakkuk ettiğini anlamanız için yeterli gelecektir.

Hâlâ yetmez diyorsanız:

Erdoğan’ın uçağına binebilmek için birbirlerinin başlarına basan; ekranlarda iktidar güzellemesi yaparak görünürlük ve itibar kazanmak için çok değil daha birkaç yıl öncesine kadar kuruyan dilleri doymak bilmeyen boğazlarına kaçan; yeniden milletvekili yapılmadılar, batırmak üzere oldukları medya birimlerinden kovuldular diye vertigoya maruz kalıp yengeçler gibi yürümeye başlayan; iki kenef kapısı arasında CHP elemanlarıyla çektirdikleri hatıra fotoğrafından ikbal ve şeref devşireceklerini uman… Karar’ın (eski Taraf’ın) ve sair muhalif medyanın kalemli tetikçilerine, felaket tellallarına, müfterilerine, münkirlerine, sahtekârlarına, yüzsüzlerine, döneklerine de bir bakın!

“Neden böyledir bunlar?” sorusuna cevap aradığınızda ise bakacağınız yer, bugünkü muhalefet anlayışını kurumlaştıran zihniyet olacaktır.

CHP Grup Başkan Vekili Altay’ın “Bu hükümet dünyanın en iyi işini de yapsa alkışlamayız” sözü, tek dereceli, açık oy-gizli tasnif yöntemli seçimlerden sonra 1950’de yapılan ilk güdümsüz seçimde DP karşısında halk tarafından kokuşmuş lahmacun hamuruna döndürülen CHP elemanlarının, DP iktidarlı meclisin ilk oturumlarında kızgınlıktan köpürmüş ağızlarıyla söyledikleri cümlenin 2017 yılındaki tekrarından ibarettir.

Dolayısıyla, Kılıçdaroğlu’nun bulduğu her fırsatta “Bizden korkmayın, rahat olun, vallahi biz değiştik” sözü büyük bir yalandan ibarettir. Bunu en açık şekliyle görebilmeniz için sizleri, gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu’nun geçtiğimiz günlerde yayımlanan “İkna görevi siyasi münafıklarda” başlıklı harika yazısına yönlendirirken, CHP’nin DP’ye karşı kurumlaştırdığı müfrit ve yalanlar üzerine kurulu muhalefet anlayışının hâlen yürürlükte olduğunu özellikle belirtmeliyim.

Bu müessese, artık sadece CHP’ye mahsus da değildir. Kılıçdaroğlu’nun yerli ve yabancı dostlarının tamamı, daha somut bir örnekle 6(+1)’li masada görünen siyasilerin ve karar onay makamı oldukları halde görünmeyen yabancı misyon şeflerinin muhalefet tarzı olarak da yayınlaştırılmış olup, muhalefetin her cinslisi ve her türlüsü Erdoğan’ın başarılarını başarısızlık olarak gösterme yarışına birlikte sokulmuşlardır.

Bu nedenle iddia ediyoruz ki, Erdoğan’ın neyi başardığını görmek için kendisinin söz ve fillerine değil, münkir ve yalancı muhalefet müessesinin yapılandırılışına ve aslına tabi mevcut içleyişine bakmanız yeterlidir.

İyi ki, iletişim anlayışının arttığı bir çağda yaşıyoruz. Açık oy-gizli tasnif yöntemli seçimlerle milletin iliğini kurutmuş, özgürlüğe ve siyasi tercihlere ipotek koymuş olan CHP’nin yerli ve yabancı şer ittifakı içinde dostlarıyla kurduğu yeni siyasi kumpasların, ayak oyunlarının, samimiyetsiz ilişkilerin büyük bir kısmına hemen tanık olabiliyoruz.

Bundan daha bir ay önce CHP’li Ünal Çeviköz ile HDP’li Hişyar Özsoy’un Finlandiya medyasından ‘Helsingin Sanomat’ (HS) isimli haber sitesi için kol kola girerek verdikleri röportajı hatırlayalım.

Orada, her iki ismin de, Türkiye’nin, terör örgütlerine verdikleri destekten dolayı NATO üyeliklerine karşı çıktığı İsveç ve Finlandiya’yı destekledikleri, HDP’li Özsoy’un “Finli ve İsveçli politikacıların ve hükümetlerin nasıl bu kadar savunmacı bir duruş sergilediklerine gerçekten şaşırdık. Finlandiya›nın neden Türk liderliğini memnun etmek ve taviz vermek için yola çıktığını anlamak bizim için zor. Gülünç görünüyor» ifadeleriyle o meşum desteğe tüy diktiği malum iken, Kılıçdaroğlu’nun Madrid toplantısı sonrasında “Ne oldu? Gittin, bastın imzayı çıktın, geldin. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ağırlığı oldu mu? Olmadı” diyerek sergilediği pişkin ikiyüzlülükle, aklı olan herkesi -her zamanki gibi yine- hayrete düşürmesi yukarıda vurguladığımız CHP mamulü müfrit ve münkir muhalefetin son örneği olarak, onların “Eyvah eyvah! Erdoğan yine başardı!” ağıtları eşliğinde hafızalara kazınmış oldu.

#Recep Tayyip Erdoğan
#CHP
#Kılıçdaroğlu
#HDP
2 лет назад
default-profile-img
Eyvah eyvah! Erdoğan yine başardı!
Haçlı seferi karşısında bize her gün İstiklâl Harbi
Afrika ülkeleri ve enerji kaynakları
Birlik dümeni nasıl ters çevrilir?
Gönlümüze göre bir dağ: Gönül Dağı
İnsaf!