|

Şimdi şu yatağına uzanmış, kolu yastığında, eli şakağına dayalı kitap okuyan adama bakınız. Onun bir şeyle mücadele etmediğini söyleyecek biri çıkar mı aramızdan?

Oltasını nehre salmış balık avcısına ne demeli? Onun oltasının düştüğü yerde peydahlanan ve insan kulağının algılamadığı titreşimlerden ürküp kaçışan su kuşlarının şaşkınca dağılması neyle izah edilmeli? İlkin kuş sesleri çıkartarak çığlık çığlığa kaçışan kuşlar az sonra oradaki köprünün üstünde düzenli bir uçuşa geçerek yeniden biraz önce kaçıştıkları noktaya doğru ihtiyatlı süzülüşlerle yaklaşacaklardır. Ve bu sefer, daha önce yakalayamadıkları avlarına ulaşma umudu daha yüksek kıvamdadır. O ilk kaçış vuku bulmayaydı, avlarına ulaşma ihtimali belki de yitip gidecekti.

Biz, tepemizde uçuşmaya başlayan su kuşlarını görüyoruz. Onlara av olan su içindeki hayvancıklardan haberli değiliz. İşin, bir de o yandan görünüşüne bakmayı denemeli. Onlar, yukarıdaki kuşları gördüğü için inlerine çekilmişti. Oltanın meydana getirdiği dalgalanmadan ürküp kaçtılar. Kuşlar kaçınca su yaratıkları inlerinden çıkıp hem oltaya yanaşmaya, hem kuşlara yem olmaya hazır hale geldiler.

Bakar mısın arkadaş. Suya gömülmüş olarak belki otuz saniye bile yaşayamayacak olan kuşların gıdası, hayatı su içinde geçen balıklardan ve başka su böceklerinden oluşuyor!

10 yıl önce
Olta
İsrail"e tepkilerin “sert”liğine dair
Afrika’da Yeni Türkiye’nin yükselişi
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!