|
AK Parti’de yol ayrımı
Hatırlarsanız, geçtiğimiz şubat ayında,
Bahçeli
'nin
MHP'si
, “İç Güvenlik
Paketi
”ne karşı HDP ve CHP'yle birleşmişti.

Direkt “güvenlikle” alakalı bir konuda MHP'nin HDP'yle birlikte hareket etmesi gerçekten çok enteresandı.


Sayın Bahçeli'nin
böyle “özgün tavırları” vardır.

Bir defasında da,
MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan'ın, “Ergenekon ve Balyoz'da darbe hevesi olduğu belli
” açıklaması hakkındaki görüşü sorulmuştu da, “
Evet
,
Celal Adan doğru söylemiş
” demişti.

Halbuki…

Balyoz ve Ergenekon'u, “
Türk ordusuna kumpas
” olarak değerlendirdiği herkesin malumuydu.

Neden, nasıl fikir değiştirdi kimsecikler bilmiyordu.

Enteresandı…

MHP'li 11 milletvekiline kaset tuzağını “
paralel yapının
” kurduğunu,
Emniyet İstihbarat eski Daire Başkanı Sabri Uzun
delilleriyle ortaya koyduğu halde ağzını açmadı.

Bunları neden mi anlatıyorum?


CHP milletvekili Tuncay Özkan
arkadaşımız umudunu yitirmesin diye.

Zaten az da olsa bir umudu var. “
Son düzlükte aklıselimin galip geleceğini
” sanıyormuş.

Aklıselim dediği de CHP- MHP- HDP koalisyonu.

Geçenlerde aynen şöyle dedi: “
Biz seçim sonucunun CHP, MHP ve HDP ile birlikte güzel bir başlangıç olması için çok çaba gösterdik. Çok çalıştık ama. Bu çok mümkün gözükmüyor şu anda
…”

Ama “
son düzlük
” var!

O düzlükte ne olur, kimsecikler kestiremez. Bakarsınız MHP Genel Başkanı Bahçeli, Tuncay Özkan'ı sevindirir.

Zaman ne çabuk akıp gidiyor!

Tuncay Özkan sahibi olduğu televizyon kanalını (Kanaltürk) “
The Cemaat
”e satmadan evvel, AK Parti'nin Güneydoğu Anadolu'da Ahmet Türk'ün Eşbaşkanı olduğu DTP'yle (HDP'nin önceki adı BDP, ondan önceki adı da DTP'ydi) başa baş oy almasına bir sevinç naraları atmadığı kalmıştı.

Yanlış anlaşılmasın, AK Parti'ye yine en sert muhalefet yapanlardandı ama o vakitler böyle bir “fark” gözetiyordu.

Ya şimdi?

AK Parti'ye
karşı HDP'yle birlikte koalisyon kuramadıklarına hayıflanıyor!

Nerden nereye?

O günlerde meydan meydan dolaşıp, “
Fethullah'ın dershanelerine çocuklarınızı vermeyin
” veya “
Cemaate çocuklarımızı çaldırmayacağız
” yollu haykırıyordu, şimdi “dershaneler açılsın” diye Anayasa Mahkemesi'ne başvuran CHP'nin İzmir milletvekili.

Ne diyelim, sağlık olsun.

Dün kendisine “darbeci” diyen “
aydın aşiretiyle
” aynı çizgiye savruldu. Ama haksızlık yapmayalım, onlara nazaran bir bedel ödedi…

Daha önce bu köşecikte yazmıştım; HDP'nin barajı aşması dahil her şey “ayarlanmıştı.”

A planı
CHP- MHP- HDP
koalisyonuydu. “
Çözüm sürecini
” ihanet tesmiye eden MHP'yle “yola” devam edeceklerdi.

Bahçeli A planlarını bozduğu için
B planını
devreye soktular: AK Parti – CHP koalisyonu.

Bu koalisyonu sadece malum dış dinamikler, “
paralelciler
”,
TÜSİAD
,
Aydın Doğan'ın
adamları değil HDP ve MHP de çok istiyor.

Sayın Bahçeli'nin isteği gayet anlaşılır bir şey; zira A planı gerçekleşmezse tekrar B planını zorlayacaklarını biliyor.

Hedefleri tek: AK Parti'yi “ruhundan” yani Sayın Erdoğan'dan kopartmak, uzaklaştırmak.

CHP – MHP – HDP koalisyonuyla bu hedefe “çatışarak” ulaşmak istediler, olmadı. AK Parti – CHP koalisyonuyla “
uzlaşarak
” ulaşmak isteyecekler.

Soru şudur:

AK Parti'nin “ruhunu” savunmak / sahip çıkmak için bir planı, projeksiyonu, programı var mı?

Varsa, bütün hile ve desiselere rağmen yoluna devam eder, yoksa “yol ayrımına” geldiğinin resmidir.
#ak parti
#Tuncay Özkan
#İç Güvenlik Paketi
#The Cemaat
9 yıl önce
AK Parti’de yol ayrımı
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti
Bir bu eksikti...
IBAN veren esnafın katli vacip mi?