Erdoğan''ın bu ülkeye yaptığı hizmetin binde birini Kılıçdaroğlu yapsaydı meydanlara heykellerini dikerlerdi; biz Erdoğan''ın hakkını teslim edince ''yalaka'' oluyoruz!
Bunlar böyle azman bir azınlıktır; sağa sola çemkirmeden durmazlar.
Gelgelelim…
Nasıl ki çoraplarıyla masaların üzerine fırlayıp Kılıçdaroğlu coşkusuyla ''şıkıdım şıkıdım'' oynayanlar var, AK Parti ''yalakaları'' da var; hiç olmaz olur mu?!
Zaten her dönemin müraisi, her dönemin riyakarı, her dönemin yalakası vardır.
Biz de bunları az çok biliyor, görüyoruz.
Normal zamanda AK Parti zihniyetine mensup insanlarla aynı otobüse binmeyecek adamların, AK Parti''yi taşıyan herhangi bir otobüsün lastiği olmak için bile kendilerini nasıl paraladıklarını ibretle izliyoruz.
Bunlar her dönemde rastlanan, güce - iktidara tapan adi mahluklardır.
Lakin…
AK Parti''yi destekleyen herkese ''yalaka'' diyenlerin çoğu da bunlardan farklı değildir.
Bunların hali bana ''Pardon'' filmindeki şu sahneyi çağrıştırıyor:
İbrahim (Ferhan Şensoy) ve Muzo (Rasim Öztekin) tutukludurlar. İbrahim sigara ister Muzo vermez. İbrahim ısrar edince Muzo, ''Benim içesim geldiğinde sana da böyle bir-iki fırt veririm'' der. Muzo çakmağını çıkarır, birkaç kez dener, çakmak yanmaz; gazı bitmiştir. İbrahim Muzo''nun çaresiz halini görünce atılır: ''A''aaa olsun, var bende çakmak, canın sigara içmek istediğinde verirsin ben yakarım, sana da muhakkak bir-iki fırt veririm..''
Sahne şöyle nihayete erer:
Muzo: ''Çok adisin İbrahim''
İbrahim: ''Ateşin olsa sen benden adisin''
Aha şuracığa yazıyorum; bu AK Parti muhaliflerinin de eline fırsat geçsin, AK Parti ''yalakalarını'' bine katlamazlarsa ben bir şey bilmiyorum.
Zira bunların akıldanelerinden birçoğu yalakalık yapmak için harekete geçmiş, Erdoğan''dan yüz bulamayınca keskin muhalifliğe soyunmuştur.
Erdoğan''ın (şimdiye değin hiçbir başbakandan duymadığımız derecede) ''millet bilincini'' tahkim eden ırkçılık karşıtı söylemini fakir alkışlayınca, ''yalaka'' diye mailler yağdırdılar.
''Kişi herkesi kendisi gibi sanır'' darbımeseli boşuna değildir.
Dedik ya, bunlar azman bir azınlıktır.
Bir televizyon dizisi var, eli ayağı düzgün bir yapım. Bilebildiğim kadarıyla da reyting listesinin en üstünde yer alıyor. Bazen sosyal medyada rastlıyorum, ''AKP yalakası dizi'' diyorlar; çarpık ilişkilere yer vermeden bir aşk hikayesini anlatıyor ondan galiba.
Lan oğlum, o dizinin uyarlandığı roman 1969''da tefrika edildi, AK Parti 2001''de kuruldu, manyak mısınız?!
Allah bilir, Erdoğan''ın AK Parti kongresinde okuduğu (Sezai Karakoç''un) ''Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine'' şiirine de ''yalaka şiir'' demişsinizdir.
Sizden her şey beklenir!
İlk oyunumu 1984''de yazdım; 90''lı yıllara kadar 3 oyun daha yazdım. Bazılarını Sayın Erdoğan da seyretmişti. Sonra, 90''lı yılların hemen başında senaryosunu yazdığım bir filmden dolayı Genelkurmay düşük yoğunluklu muhtıra verdi. Dergi çıkardım, DGM kapattı; yayınevi kurdum, yayımladığım bazı kitaplar toplatıldı.
Dün nerde duruyorsam bugün de orda duruyorum.
İmdi, AK Parti''nin politikalarını benimsiyorum diye niye ''yalaka'' oluyorum, sapık mısınız oğlum siz?!
AK Parti''yi yüzde 50''lerle iktidara getiren oylara ne diyorsunuz peki?
''Yalaka oylar'' mı?
Akıldaneleri göbeğini kaşıyan adamların, bidon kafalıların, cahil kesimin oyları diyorlardı. ''Türkiye''nin yüzde 60''ı aptaldı, AK Parti niye yüzde 50 oy aldı'' diyen densizler bile vardı.
Bunlara acımasam, gülüp eğlenmek için ömür boyu hep böyle kalsınlar diye dua ederdim.
Ama acıyorum!
Birazcık gelişsinler de şu hallerini hatırlayıp azcık da onlar kendilerine gülsünler.
NOT: Fenerbahçeli taraftarlar ''Galatasaray''ın paf takımını yendik'' demişler. Trabzonspor''u kendi evinde rezil rüsva ettiler, ne deseler hakları var. Benim güzel hemşehrilerime bir önerim olacak. Gün içinde Moloz''dan geçen herhangi bir adamı alıp Trabzonspor''a başkan yapsınlar; Trabzonspor''u şampiyon yapamazsa da, Galatasaray''ın paf takımı da yapmaz.
