|
En güvenilir kurum hangisidir?

'Menevişli' zamanlarda sıklıkla 'en güvenilir kurumlar' anketi yapılır. Hani, halkımızın en çok TSK'ya güvendiği, siyasetçilere ise hiç güvenmediği sonucu çıkar ya, onlardan işte.

Peşin söyleyelim: Planlanan pozisyona meşruiyet kazandırmak için yapılan lansman çalışmasıdır bu. Yoksa ne anlamı var?

Bir halk, savaş söz konusu olunca askerine güvenmeyecek de kime güvenecek?

SYÇK'ya mı? (Sinekten Yağ Çıkarma Kurumu.)

Elbette böyle bir kurum yok. Reel örnek göstermek netameli olduğu için uydurdum.

Malum, mevzu hamaset olunca en 'kansızı' bile kanının son damlasına kadar savaşacağını söyler.

Demem o ki, yolsuzluk konusunda demokrasinin vazgeçilmez kurumlarını töhmet altında tutmak en azından halka saygısızlıktır. Ne yani, Türk Silahlı Kuvvetleri milletin bağrından çıkıyor da, politikacılar neresinden çıkıyor? (Durduk yere bu mevzu da nerden çıktı demeyin. Muhalefetin hali ortada, önümüzde de Cumhurbaşkanlığı seçimi var; mezkur anketlerin eli kulağındadır, haberiniz olsun.)

Güven mevzusu nerden baktığınıza ve neyi beklediğinize bağlıdır. Sözgelimi, disiplin konusunda (kurum değildir ama) Akçaabat horon ekibine çok güvenirim. O ayaklar, o omuzlar nasıl da senkronize; milim sapmıyor.

Güvenden kasıt hata yapmamaksa; Kenan Evren'in, Rogers Planı çerçevesinde Yunanistan'ın NATO'nun askeri kanadına dönüş kararını onaylaması, siyasi partilerimizin tarih boyunca yaptığı hataların alayının toplamına bedeldir.

Gelgelelim, kurumlar içinde ben en çok TZDK'ya (Türkiye Zirai Donatım Kurumu) güvenirim. Muhtıra verdiği, darbe yaptığı hiç görülmemiştir.

Sözün telgrafı, kimse kimsenin topuna girmesin yeter. Çünkü kendi alanının dışına taşmak güven bunalımının ta kendisidir.

Güven mevzusu uçsuz bucaksız, devasa bir mevzu. İşe kurum yarıştırma kurnazlığını sokmadıktan sonra isteyen istediğine güvenir.

Mesela ben Hüseyin Hatemi'nin yazılarını güvenle okurum. Bir beyit, bir bilgi, bir hikmet öğreneceğime inanırım. Her okuduğumda Goethe'nin; "O öğrendi, bizlere öğretebilir!" sözü gelip tüner çağrışım tellerime.

Emin Çölaşan'ın yazılarına ise hiç güvenmem. İkide bir, "Sevgili okuyucularım" diyerek başladığı 'jurnalleri' bana, orasına burasına sutyen, külot takıp pazarlamaya çalışan acar pazar satıcılarını çağrıştırır nedense.

Tarsus-Ninova hattında çalışan bir balina da İsraillilere güvenmez. "Ben eski denizciyim Tanrım" der, "Şimdiye kadar midemden en ufak bir şikayetim olmadı. Ama İsrail'den bir yolcu daha binecek olursa beni başka bir hatta transfer etmeni istemek zorunda kalacağım." (Balığın karnında korunan Yunus peygamber meselinden mülhem bu fıkracığı, Yahudi mizah yazarı Ephraim Kishon'dan aktardığımı belirteyim ki, anti semit heyulasıyla kafamız şişirilmesin.)

Firavun, Musa'ya güvenmez. 'Kavmini salıvermesi' isteğini, işi güçü bırakıp çölde avare dolaşmak olarak görür. "Siz tembelsiniz, tembel" der, "Onun için gidelim Rabbe kurban keselim diyorsunuz..." (Eski Ahit, Çıkış-Bap 5.)

Jung ise matematiğe güven duymaz. Denklemlere kafayı fena takar; 'a' eşit 'b'ye, 'b' eşit 'c'ye ise, 'a' eşittir 'c' anlayışının üçkağıtçılık olduğunu haykırır. "Köpek=kedi'yi kabul etseydim matematik beni ömür boyu kandırabilirdi" diyerek aklını sever. "Hani 'a', 'b'den farklıydı; hokus pokus mu lan bu!" demeye getirir.

Zamane çocuklarına da güven olmaz; ne zaman espri yapacakları belli değil.

Geçen gün 5. sınıfı bitiren oğluma, okumanın erdemine dair uzun bir nasihat çektim. Yaz tatilinde aylak aylak dolaşmanın 'gerekçesi' olarak, aldığı takdirnameyi ikide bir burnuma doğru uzatmaktan vazgeçmesini, biraz kitap okumasını, insanı 'tanımayanın' kimseye faydası olamayacağını falan söyledim. "Diyelim ki, ileride devlet memuru oldun" dedim, "Cahil, haldan bilmez, çalıp çırparak zengin olan, insanların beddua ettiği bir devlet memuru mu olmak istersin, belki zor geçinen ama güvenilir, merhametli ve kendisine dua edilen devlet memuru mu?.."

"Merak etme baba" dedi, "İkisini birden olurum."

18 yıl önce
En güvenilir kurum hangisidir?
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler