Önder'lerin
'lerin dahil oldukları network bile ABD bayrağı altında istikbal arayışına koyulmuş şimdi.
Şu hale bakın!
kitlelerin
Sözcü gazetesi tarafından iğdiş edilmesine kimsecikler sesini çıkartmıyor.
Şu hale bakın!
gibi biri
danışman olabiliyor.
Yahu hepsinden geçtim insan
'dan utanır be!
Hal böyle olunca, merkez sol iddiasındaki
'den de tek bir kişi çıkıp da ABD'nin bölge operasyonlarına itiraz etmiyor.
Merkez üssü
'de olan
adlı örgüt bu ülkeye
'da vahşice saldırdı, ama CHP'den ABD'ye yönelik tek bir ses çıkmadı.
Siz hiç
'nun ABD'ye yönelik (ihsas yoluyla da olsa) herhangi bir itirazını duydunuz mu?
Başka bir ifadeyle, ABD'nin içişlerimize müdahale etmesinden rahatsız olduğunu ima eder bir ifadesi var mı?
Tam aksine,
'la görüşmesinde olduğu gibi gönüllü olarak kendisini
müdahalesine bırakmış bir hali var.
Halbuki biz onun 15 Temmuz
sevmiştik.
Sırf bunun için,
'deki mitingde, daha şehitlerimizin kanı kurumadan, darbecilerle sivil demokratik hükümeti eşitlercesine “ayar çekme” sevdasından
ı'da milyonların huzurunda seçmeninin gazını alma belasına “diskur çekme” sakilliğine kadar söylediklerine kimsecikler çıt çıkarmadı.
Milletçe
'nu kazanmak istedik.
Olmadı.
Olmadığı gibi,
'ın “
” ifadesinden mülhem söyleyecek olursak, “
”ya alındı.
Nasıl mı?
Uzatın kulağınızı da dinleyin bakalım:
“
ı
tüm dünyada
”
“Ben ne yaptım ki?”
“
”
“Şey için gittim oraya ben. Aslında ben gitmeyecektim oraya ya. Ama yani işte, Başbakan ısrar edince. Bir de toplumsal baskı çok fazla olunca… Ben orda da diyeceğimi dedim.”
“
”
“İçimden geldiği gibi konuştum, demek istedim. Düşündüğüm her şeyi söyledim yani…”
“
”
“Nasıl daha kötü, anlamadım?”
“
düşündüğü her şeyi söyl
.”
“Ona bakarsanız muhalefet lideri de diktatörün mitingine gitmez. Hayır, gitse de, diktatör kabul etmez zaten…”
“
”
“Ama ağzıma geleni söyledim diyorum ya efendim…”
“
ğzına geleni söylemene neden izin verdi peki?”
“Demek ki diktatör değil… Pardon, yani, şey, yani, eee, yok, ama öyle demek istemedim, siz birden sorunca, ağzımdan kaçtı… Bilmiyorum efendim, gerçekten bilmiyorum. Neden izin verdi acaba?”
“Çünkü ne dediğinin önemi yok da ondan.
”
“Oldu bir kere efendim, önümüze baksak, şimdi ne yapacağız?”
“
”
“Nasıl yani?”
“
”
“Haa, o mu? Ondan kolayı ne var. Zaten kalıcı değildim ki orda ben.”
“
”
“İcraat derken…”
“
”
“Ya terör örgütünün medyası mı olur derseler…”
“
”
“Gülmezler mi?”
“
”
“Gülmem ben, tamam.”
“
”
“Daha önce de 15 Temmuz hepten tiyatroya bağlanmıştı ama ordan yürümedi iş… Başka bir şey yapsak…”
“
”
“Ne bileyim, soru sorsam. Kim bu Adil Öksüz, neden kaçtı, neden yakalanmıyor diye sorsam. Yani , öyle kuşku, gizem havaları falan… Efendim, ama siz gülüyorsunuz!.”
“İşi tiyatroya bağlamayalım diyorsun ama bizzat sen tiyatro yapmaya başladın…”
“Haa, doğru…Ekikikekiki… Ben de gülebilir miyim efendim?”
“
”
(……)
Kim mi sorguya çekmiş. Valla benim de sadece bilgim var, belgem yok, haliyle açıklayamıyorum, kusura bakmayın.
