|
Siyasette yeni bir rüzgar
Türk siyasetine yeni bir hareket getirecek siyasi oluşum, müphem ve büyük ümitlerle dolu bir ortamda sahneye çıkıyor. Birkaç yıldır fiilen var olan bu çalışma, nihayet hukuki bir kimlik de kazandı. Siyasete güvenin neredeyse yok olmaya yüz tuttuğu bir dönemde, ümitlerin yönlendiği bir noktada olmak, hafife alınmayacak bir özellik olsa gerek.

Muhafazakar kesimde nereden bakılırsa bakılsın, bir burukluk yaşanıyor. Özellikle Refah ve sonraki Fazilet tabanı, birkaç yıldır mevcut gidişattan memnun olmasa da, böyle bir ayrılığın sızısını içerisinde taşımaktadır. Fakat, her şeye rağmen, siyaset yapma metodundan dolayı, bünye ikiye bölünmüş ve farklı "tez" ve gruplar altında yeni bir siyasetin başlangıcı yapılmıştır. Bundan sonra, dövünmek ve üzülmek değil, dua etmek ve yeni yıpranma ve sapmalardan sakınmaya çalışmak gerekir.

Toplumsal çözülme ve sistemde başlayan yıpranmalardan dolayı, siyaset önümüzdeki günlerde yine yegane ve kesin bir çözüm yolu olarak halk tarafından görülecek midir? Bana öyle geliyor ki, toplumdaki bu statik ve hayalci yapı; siyasi yapılanmada da mucizeler gerçekleştirecek bir eğilimi ister istemez uyandırmaktadır. Böyle bir eğilim, çok uzun dönemdir sosyal yapımızı kilitleyen ve halka dayalı değil de, gruplara dayalı bir sistemi karşımıza çıkarmaktadır. İşte ne oluyorsa, bundan sonra olmaktadır. Siyaset, artık bir icraat mekanizması değil, bir hayal ve ümit üretme merkezi haline dönüşüyor.

AK Parti kurucuları içerisinde, çok fazla tanınan az sayıda isim var. Belli ki, yeni bir kadrolaşma içerisine girilmiş. Ama, gönül isterdi ki, toplumsal hizmette ömür tüketmiş daha fazla insan kurucular listesinde olsun. Çünkü siyasi partiler, genelde toplumsal önderlere ihtiyaç duyarlar. Toplumsal önderler ifadesiyle, kendi çevrelerinde saygın ve aktif insanları kastediyorum. Bu açıdan, AK Parti, önemli bir avantajı yeterli bir şekilde değerlendirememiş görünüyor. Buna rağmen; yeni parti, gerek kurucu zümresi ve gerekse politikası ile önemli bir imtihan verecektir. Çünkü, bunca başarısızlık ve sıkıntının arkasından; insanlar, kolaylıkla her söylenene inanamayacak durumdadırlar.

Okuyucularım bilirler; ben özellikle, toplumsal gelişme ve şuurlanmaya önem veren bir yaklaşım içindeyim. Bu yüzden, toplumun sürekli güdülmesinin; kalıcı ve problemleri çözebilecek bir sonuç doğurabileceğine pek inanamıyorum. Siyaset de bir bakıma toplumun güdülmesi olayıdır. Ama, eğer toplumsal dinamizm; kendi kanunları ve gayreti ile gelişirse, siyaset de kendine çeki düzen verilir ve toplumla koordineli bir şekilde geleceğin planlanmasında önemli rol oynayabilir.

Siyaset; belki de en fazla bugün, eski Refah-Fazilet kesimi tarafından, bir gaye olmaktan çok, vasıta olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü, eskiden vasıta ile gayeler birbirine karışmıştı. Ama bugün, güvenilen insanların farklı noktalarda kalması, artık siyasetin bir metod ve çalışma tarzı olduğunu; bundan fazla bir misyonun ona yüklenmemesi gerektiğini ortaya koymuştur. Bence bu durum, adı geçen camianın bir adım daha ileriye çıkmasına yol açmış olacaktır.

İnşaallah, siyasetin manevilikten arındırılması; ona atfedilen değerin de azalmasını sonuçlandırır ve gerçek gelişmenin fikri ve insani çabalara yönelmekle olabileceği kavranır. Siyaset; tıpkı Batı'da olduğu gibi, sadece yeni metod ve stratejilerin yarışacağı bir alan haline gelir.

Bu düşünceler içerisinde, AK Parti'nin hayırlı çalışmalara vesile olmasını dilerim.
#AK Parti
#Siyaset
#Refah Partisi
#Fazilet Partisi
23 yıl önce
Siyasette yeni bir rüzgar
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi