Trabzon''da futbol resitali vardı. Bordo-mavili takım güçlü rakibini ezdi, yıktı, geçti. Bu öyle bir fırtınaydı ki, Galatasaray resmen abandone oldu. Teslim bayrağını çekti, pes etti, havlu attı. Galatasaray''ın hiç bu kadar çaresiz kalışına tanık olmamıştık. Özellikle ilk yarıda Trabzonspor baskısı müthişti. Pres, tempo en üst düzeydeydi. Galatasaray''ın üstüne adeta bir kabus gibi çöktüler. Ziya hoca belli ki, “Rakibi bunaltacak, kendi yarı alanlarından çıkarmayacaksınız” komutunu vermişti. Her Trabzonspor atağında Galatasaray defansı sarsılıyor ve dağılıyordu.
Ersen Martin, tüm hava toplarını aldı. Gökdeniz ile aynen Beşiktaş maçındaki gibi ortak yapım bir gole imza attılar. Gökdeniz''i tutmak olanaksızdı. Sevinerek görüyoruz o eski Gökdeniz geri döndü. Galatasaray''ın sadece sol kanadını değil, nereye gitse o bölgesini felç etti. Gerets''in 27. dakikada Ferhat''ı kenara alarak tek suçlu gibi bu genci göstermesini hiç doğru bulmadım. Galatasaray takım halinde dökülüyordu. Ayakta kalan tek oyuncu yoktu. Hepsi kuzu kuzu mahkumiyeti kabullenmişlerdi. İçlerinde oyuna, skora kafa tutan, isyan eden “Hey, ne oluyoruz, haydi toparlanın” diyen tek kişiyi görmemiz olanaksızdı. İlk yarıda Trabzon- spor kalesine bir kez gittiler ve bu pozisyonda da golü buldular. 4-5 farkla yenik kapayacakları ilk yarıdan tek farkla ayrılmaları kendileri için bulunmaz fırsattı. “İkinci yarıda Galatasaray oyuna ortak olur” şeklinde düşünenler hiç de azınlıkta değildi. Ancak bu Galatasaray''ın bu Trabzonspor''un elinden kurtulması olanaksızdı. Bordo-mavili ekip, inanılmaz hırslı, inançlı ve de en önemlisi kararlıydı.
Ziya Doğan farkını bu maçta çok net gördük. Koşan, savaşan ve galibiyete şartlanmış bir Trabzonspor vardı. Bu maçı izledikten sonra Lazaroni ile geçen günlere daha da çok üzülüyorum. O ruhunu kaybetmiş, renksiz takım gitmiş, yerine işte bu onbir gelmiş. Bunu başaran da herhalde Ziya hoca. Bu kadronun önümüzdeki haftalarda çok daha iyi işler yapacağına yürekten inanıyorum.
Galatasaray, bir an önce toparlanmaz, geçen sezonki performansını yakalayamazsa lige erken havlu atar. İşte görüyoruz, İnamoto ile bu işler yürümez. Bütün takımlar transfer yaparken, sen İnamoto ve Carusca ile yetinirsen bu durumlara düşersin.
