|
Yemin etme, çarpılırsın!

Muhalefet kolaydır.

Siyasette, işyerinde, spor kulubünde kısacası nerede olursa olsun, muhalefet kolaydır.

Tek yapmanız gereken konuşmaktır çünkü.

Yapılmış bütün iyi ve güzel işler zaten beraber yaptığınız şeylerdir, sahiplenirsiniz.

Hatta öyle sahiplenirsiniz ki, üstüne bir de eleştirirsiniz. Tüp geçit yapıldıysa mesela, dar olmuştur. Tüm dünyanın takdir ettiği bir duruş sergilenmişse mesela, bunu iç politika malzemesi yapmamak lazımdır. Milli gelir artmışsa, zaten her yerde artmıştır. Paradan altı sıfır atılmışsa, neden sekiz sıfır atılmamıştır? Olimpiyatı ülkeye getirseler, e ancak mı getirebildiniz yani?

Bir adım ötesini göstereceksiniz. Böylelikle (mesela) tüp geçidi sizin yapıp yapamayacağınız söz konusu bile edilmeyecek. Bir de üstüne heyecan verici bir yalan koydunuz mu, tadından yenmez:

''Bu halini herkes yapar yahu! Biz geniş olanı yapacağız, ayrıca havada giden arabalar da yapıyoruz''

Buna mukabil; iktidar sadece konuşamaz, aynı zamanda söylediklerini yapmak zorundadır. Muhalefetin aksine sorumluluk sırtındadır. Bir şey vaadederse, mazereti yoktur. Oysa muhalefet, sırf ''daha geniş tüp geçit'' vaadiyle iktidara gelmiş olsa bile mazeret üretebilir. ''Ben böyle bilmiyordum'' der mesela. Dolayısıyla da muhalefet partilerinin vaatlerini muhakkak bu gözle izleyiniz. İktidar olma arzusu ne kadar yüksekse, vaatler de o kadar çarpıcı olur.

Bu ara CHP lideri gaipten sesler duyuyor olmalı: ''Söz ver, hatta yemin et, oy al. İktidar olursan nasılsa mazereti bulursun.

Ha zaten iktidar olman da imkansızsa, seni kimse tutamaz. O zaman az verdiğin kabahat, kim ne veriyorsa beş katına yemin et. Ömrünün sonbaharında piyango vurmuş genel başkan olmuşsun, başbakan olmak için ne vermezsin? Sıfır maliyet yahu, sıfır!''

Bu sese itibar ediliyor sanırım. Baksanıza, skandallarla boğuşan CHP gündem değiştirmek için can havliyle atağa kalktı. Kampanyasını da erkenden başlattı. İşte karşınızda mazotu 1 TL yapan, herkese para dağıtan; askerliği iki, doğumu dört aya indiren, kaynağı da kerameti de kendinden menkul büyük lider.

Şu dünyada hiç kimse iktidar olması imkansız bir muhalefet partisi lideri kadar rahat yemin edemez.

Yalnız ben yine de muhalefet liderini uyarayım, millet söylenene baktığı kadar söyleyene de bakıyor. Güvenmediği adamın yeminine de itibar etmiyor.

Aile sigortası anlatıyorsun ama millet ''Ergenekon tayfasına dokunulmazlık sigortası'' işini merak ediyor.

Rahat nefes almaktan bahsediyorsun ama millet ''Büyük balığa olta'' olmanı sorguluyor.

Yine böyle bir lider vardı, hapse gireceği söyleniyordu da son şans olarak seçimlere abanmış bin türlü yemin etmişti.

Neydi adı yahu, çarpıldı da Paris''e kaçtı sonra hani?

13 yıl önce
Yemin etme, çarpılırsın!
Ersin Tatar’dan enerjide kritik açıklamalar
72. yılında 14 Mayıs Seçimleri; demokratik ve ekonomik getirileri
Günün komik olmayan fıkrası Brüksel’den!
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?