Cumartesi günü okuduğum haber başlığının muhtevası yaklaşık böyleydi.
Kitabın özellikle subaylara yönelik bir eğitim aracı, Afganistan savaşından öğrenilenlerin paylaşımı olduğu söyleniyor. Özellikle zenginleştirilmiş iPad versiyonunda, savaş alanlarına ait PDF taramaları yerine dinamik animasyonlar kullanılmış. Haritalar parmak ucuyla hareket edebiliyor. Ayrıca bu haritalar görüntülü ve sesli animasyonlarla desteklenmiş. Kitap, geleneksel askeri pratiklerle çatışmada öğrenilenleri sayısallaştırıyor ve güncelliyor.
Kitabın matbu hali şu anda Müşterek Kuvvetler Komutanlığı müfredatında okutuluyor. Ancak her öğrenci gibi askerler de iPad"leriyle okula geldiği için yönetim kitabın iPad versiyonunu müfredata almak istiyormuş.
Çok da uzun olmayan, Ackerman"ın askeri bir deha olarak verdiği haberi detaylarıyla naklettim. Takıldığım çok nokta oldu. Bir subay Sniper"ın kabzasını, namlusunu, tetiğini bilmeli. Ki bunu zaten uygulamalı olarak öğreniyorlar. Ancak internet üzerinden ücretsiz olarak dolaşımda olan bu kitabı herkes okuyacak. Silah ve çatışma kültürüne özendirmenin anlamı ne?
Belli ki ABD; on iki yıl süren, tarihinin en uzun savaşındaki ağır yenilgiyi halkına kendince sempatik, algılanabilir, insani bir hikaye; hatta bir kahramanlık destanı gibi yansıtmaya çalışıyor. Yenilgiyi Amerikan toplumuna taktiksel ve stratejik anlamda askeri bir zafer olarak gösterme çabasında. Tıpkı Vietnam Savaşı sonrasındaki hezimetin Hollywood tarafından bireysel hikayeler üzerinden sinemaya taşınması gibi...
Fakat Başçavuş Parson"un söylediklerinden Amerikan halkını sürekli savaşa hazır tutma, Amerikan ordusunun davasına inanma, motivasyon sağlama gibi sebepler de algılanıyor. Bunları tek tek analiz etmek ve isimlendirmek için şimdilik erken. Ancak insansız hava araçları ile yeni bir askeri açılım kazanan ABD"nin Afganistan"da etkinliğinin azalmasını beklemek bir hayal olsa gerek.
Chuck Hagel"in Afganistan gezisi oldukça hareketli ve olaylı geçti. Tüm bu açıklamalarla beraber Müşterek Kuvvetler Komutanlığı"nın yayınladığı kitabı da bir o kadar anlamlı buluyorum.