|
Dar kapı…

Gazze

Zengin ve fakir birçok ülkeye seyahatlerde bulundum. Batı"ya gitmekten çok Doğu"ya gitmeyi tercih ediyorum. Batı"yı Doğu kadar ilgi çekici bulmadım hiçbir zaman. Seyahatlerimin büyük çoğunluğu sorunlu ve afete uğramış coğrafyalara oluyor. 2000 yılından itibaren de Orta Doğu"daki sorunlarla bilfiil ilgilenmeye başladım.

Refah Sınır kapısında bir kez daha Gazze"ye girmek için bekliyorum. Bekleyişin ne kadar süreceği konusunda bir fikrim yok. Mısır"da yönetimin değişmesiyle birçok şeyin değişeceği beklentisi içine girmiştim. Her gelişimde bir öncekine göre değişmeler oluyor ama bunlar bile sorunun büyüklüğü karşısında fark edilemeyecek kadar küçük. Beklemekse beklemek, itiş kakışsa itiş kakış, zorluksa zorluk hepsi var. Dünyanın en önemli ve en sıra dışı kapısı Refah olsa gerek.

Bu topraklarda ilk serüvenim aklıma geliyor. 2002, İsrail"in Batı Şeria"ya saldırdığı günler. Filistinli ve İsrailli yetkililer arasında "İstanbul Süreci" başlatabilmek ve Filistin halkıyla dayanışma için Tel Aviv üzerinden Kudüs" e gitmiştim. Oradan da Batı Şeria"ya, Ramallah"a İsrail kuşatması altında Muqata"da Yaser Arafat"a desteğe...

Tel Aviv Havaalanı"nda bir kaç saat bekletilmiştim. Bunun Orta Doğu"ya hoş geldiniz seremonisi olduğunu düşünürüm hep.

Kudüs üzerinden Ramallah, Beytüllahim, El Halil"e veya Batı Şeria"nın diğer şehirlere giderken kontrol noktalarından (checkpoint) geçiliyor. Kontrol noktalarında birçok kez insanlık dışı davranışlara tanıklık ettim.

Gazze yolu üzerinde ise birden fazla giriş kapısı var; ama en önemlileri ise Erez ve Kerem Şalom kapısıdır. Kerem Şalom kapısı Gazze"ye insani yardımların ve ticari malzemelerin girişinde kullanılıyor. Erez girişi ise daha çok insan girişinin yapıldığı yerdir.

2006"da Yeryüzü Doktorları ile Erez kapısından giriş yapmıştık. Demir kapılardan geçerek, hoparlörlerle yönlendirilerek metal saçlarla kapatılmış bir dehlizden yürüyüp ilk defa Gazze toprağına ayak basmıştım. Kendimi laboratuvarlardaki kobaylara benzetmiştim. Komuta edilmek. Belki de bu giriş çıkışlardan bu amaçlanıyordu. Bu yolu 2008"e kadar kullandım.

Aralık 2008-Ocak 2009"da İsrail"in saldırılarından sonra artık Gazze"ye Mısır Kahire, El Ariş ve Refah üzerinden gelmeye başladım.

Tünelleri saymazsak Erez ve Refah sınır kapıları Gazze"nin dünyaya açılan pencereleri. Erez"den girişler sınırlı, daha çok batılı diplomatlar ve az sayıda Filistinli hasta tarafından kullanılıyor.

Sabahın erken saatlerinden itibaren insanlar Gazze"ye geçmek için kapıya gelirler. Kapı görevlilerini isimlerini yazdırırlar. Kapı görevlileri de yazılan isimleri içyapıdaki görevlilere iletirler ve bekleyişiniz başlar. Bir saat geçer, iki saat geçer, üç saat geçer… Arada bir demir parmaklıklı kapının ardındaki görevlilere durumu sorarsınız ya eşleşme yapılıyor, ya bilgisayar sistemleri çökmüş, ya x ray cihazlarında problem oluşmuştur veya genelde olduğu gibi; bir cevap verilmez; beklemeye devam edersiniz.

Saatler geçer ama bekleyenler için zaman geçmek bilmez. İnsan kalabalığı arttıkça ortalıkta büyük bir kaos oluşmaya; bağrışmalar ve itiş kakışlar başlar. Buna Mısırlı yük taşıyıcı, seyyar satıcı ve ayaküstü para bozdurucuların gürültüsü eklenir. Ortam sınır bozucudur. Bekleyiş yavaş yavaş ümitsizliğe dönüşür. Ümidini kaybedenler, bagaj sorunu ve isim eşleşmesi olmayanlar tünellere yönelirler.

Birçok ülke gezip, birçok sınır kapısından geçtim. Yeryüzünde bu kapı kadar zorlandığım kapı olmadı. Bosna savaşında Hersek bölgesinde ki Metkoviç girişi Hırvatlarla savaşıldığında bile kapanmamıştı.

Her gelişimde saatlerce bekliyor bazen Ariş"e geri dönüp umutlarımı ertesi güne taşıyorum. 2009"da kapı direnişinde de bulunmuştuk. Saldırı altındaki Gazze"ye ulaşmak için 50 metre kala iki gece beton zeminin üzerinde sabahlamıştık.

Refah sınır kapısından Gazze"ye geçerken ve dönerken bu kadar olumsuzluğa rağmen hep şunu düşündüm; Gazze"yi insanlık için bu kadar anlamlı kılan nedir? Girişinin zor veya yasak oluşu mu? Direniş kültür mü? Gerçek anlamda özgürlüğe olan hasret mi? İnsanlığın kendini borçlu hissetmemesi mi?

Gazze neden bu kadar cazipti?

Neden bu kadar büyük zorluğa tahammül ediliyordu?

Akşam Al Deira"da oturup Akdeniz"in serin sularına bakarken; "tüm zorluklara rağmen Gazze"de olmak her şeye değer..." diye düşünüyorum.

Gazze"de hayat "an"dan ibarettir ve ertesi güne ait hesap yoktur.

Refah kapısı Gazze"nin boğazıdır, kapanırsa hayat güçleşir.

11 yıl önce
Dar kapı…
Veliler sofrası yahut ördek çorbası
Budala mı, Abdal mı?
Pınar Başında Susuz Ceylanlar
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek