|
Kırım, soğuk savaş döneminin geri dönüş yeri mi?

Ukrayna krizi Kırım Özerk Cumhuriyeti üzerinden derinleşiyor. İp koptu kopacak.

Ukrayna Savunma Bakanı"nın Rusya"nın Kırım"a asker takviyesi yaptığını söylemesi, ABD Başkanı Barack Obama"nın "askeri hareketlenmeden derin endişe duyuyoruz ve müdahalenin bedeli olur" sözü gelişmelerin ciddiyetini ortaya koymaktadır.

Rusya Ukrayna"da yaşayan vatandaşlarını koruyacağını açıklaması olaylara yeni bir boyut kazandırdı.

Rusya"nın ülke sınırlarının dışında yaşayan vatandaşlarının güvenliğini korumasıyla ilgili son açıklaması Gürcistan"ın Güney Osetya Özerk Bölgesi"ndeki Ruslar için olmuştu. Bu açıklamadan sonra Rusya, Gürcistan"ın Güney Osetya"ya yönelik girişimlerini savaş sebebi saymıştı. 5 günlük askeri operasyonla Güney Osetya"yı bağımsızlaştırarak kendisine bağlamıştı.

Bundan önce de 1991"de Gürcistan ülke bütünlüğünü sağlama gerekçesiyle Abhazya"ya yönelik askeri operasyonunda da Abhazları destekleyerek bölgenin kopuşunu sağlamıştı.

Dönemin şartlarına bakıldığında; dünya yaşananlara sadece seyirci kalmış ve bedelini Gürcistan ödemek zorunda kalmıştı.

Bugün artık şartlar değişmiş gözüküyor ve ayrıca Rusya eski Rusya Ukrayna da Gürcistan değil. Dolayısıyla süreç daha zorlu geçeceğe benziyor. Güçlü ülkelerin geriliminde en büyük zararı kuşkusuz azınlıklar görmektedir.

Ukrayna"da aylardır devam eden olayların sonucunda Kiev"de göreceli de olsa sükûnet tesis edilmiş gözüküyor. Bu kez kriz Kırım Özerk Cumhuriyeti"yle Rusların çoğunlukta yaşadığı başta Krakov olmak üzere güneydoğudaki kentlere kaymış durumda.

Krizde tüm dünyanın dikkatini çeken bölge Kırım Özerk Cumhuriyeti"dir. Olaylar hızla gelişiyor. Her gün güne yeni gelişmelerle başladık.

Muhaliflerin taleplerini içeren uzlaşma metni AB"nin gözetiminde Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç ve muhalefet liderleri tarafından imza etmişti. İmzanın ardından olaylar sona ermesi beklenirken; göstericiler parlamentoyu, cumhurbaşkanlığı binasını ve konutlarını işgal ettiler. Bunun üzerine Yanukoviç başkent Kiev"i terk etti. Ardından Parlamento Yanukoviç"i cumhurbaşkanlığından azletti ve yeni atamalar yapıldı.

Bu noktada Yanukoviç ve Rusya, ABD ile Avrupa Birliği"nin kendilerini aldatmakla suçladılar. Yanukoviç, düzenlediği basın toplantısında halen cumhurbaşkanı olduğunu ve istifa etmediğini söyledi. ABD ve AB"nin aksine Rusya"da Yanukoviç"i Ukrayna"nın meşru ve seçilmiş cumhurbaşkanı olarak gördüğünü ve koruma talebini yerine getireceğini beyan etti.

AB yeni hükümeti tanıyarak, ekonomik yardım kararı aldı. ABD Beyaz Saray sözcüsü de Yanukoviç"i Ukrayna"nın Cumhurbaşkanı olarak görmediklerini açıkladı.

Bu gelişmelerin ardından Kırım"da Rusya ve Yanukoviç yanlıları parlamento ve başbakanlık binalarını işgal edip Rusya bayrağı çektiler. Rus askerleri Simferepol"de (Akmescit) sivil ve Sivastopol (Akyar) Bibek"te askeri havaalanını işgal ettiler. Kırım parlamentosu Rusya yanlısı bir başbakan seçerek, 25 Mayıs"ta özerliğin genişletilmesi için referanduma gitme kararı aldı.

Gelişmeler en çok iki ateş arasında kalan Kırım Türkeri"ni (Tatarlar) etkileyecek.

Kırım Türkleri, II. Dünya Savaşı"nın ardından Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Josef Stalin tarafından Nazilerle işbirliği yaptıkları gerekçesiyle1944"de geride kimse bırakılmamacasına sürgün edildiler.

Sürgüne giderken birçok insanını kaybettiler. Rusya"nın değişik bölgelerine yerleştirildiler. Sürgünde zorlu bir hayat sürdüler ve varlıklarını korumak için mücadele ettiler. Yerleştirildikleri bölgelerde her gün anavatana dönüş rüyası gördüler. Bu rüyayı gerçekleştirmek için Mustafa Cemiloğlu"nun önderliğinde zorlu bir direniş ortaya koydular. Asla şiddete yönelmediler.

Sürgünden dönüş ancak 1989"da Sovyetler Birliği"nin çözülmesiyle mümkün olabildi. Bir kısmı ellerindekilerini yok pahasına satarak ancak geri dönebildiler. Gittiklerinde Rusya"ya bağlı bir Kırım vardı, döndüklerinde Ukrayna"ya.

Geri dönenler aradan 20 yıldan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen kâmil anlamda hiçbir hak elde edemediler, bıraktıkları evleri ve toprakları geri alamadılar. Karton evlerde ve barakalarda kalarak anavatana dönüş rüyasını gerçekleştirmeye çalıştılar. Süreç zorlu geçiyordu.

Ukrayna siyasetinin kırılganlığı nedeniyle siyasal anlamda ancak kısmi haklar elde edebildiler. Kırım"la ilgili siyasi tercihlerini genelde Ukraynalılardan yana kullandılar.

25 Mayıs seçimleri Kırımlılar için önemli bir gün olacaktır. Bu oylamada Kırım ya Ukrayna"nın bütünlüğü içinde mevcut konumunu koruyacak veya demokratik özerkliğini genişletecektir.

Gelişmeler sağlıklı karar vermeyi zorlaştırıyor. Dengeli ve hassa bir siyaset izlemek gerekiyor. Kırım Türklerinin siyasi önderliği, sürgün psikolojisinden çıkıp anavatana dönüş rüyasını tamamlamak için gayret etmeli, ülkelerinin bütünlüğü içinde demokratik gelişmeleri savunmayı, kendi halklarının haklarını elde etmeyi prensip edinmelidir. Yanlı ve karşıtlık üzerinden siyaset dili oluşturmamaya dikkat etmelidirler.

Bunun yolu taraflar arasında gerilimi tırmandırmaktan değil: akil ve adaletli bir siyaset üretmekten geçmektedir.

Kırım üzerinden "Soğuk Savaş" siyasetinin geri dönüşüne izin verilmemeli.

10 yıl önce
Kırım, soğuk savaş döneminin geri dönüş yeri mi?
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi