|
"Tanrı Şeheri Qüds" hamımızın mesuliyetidir…

Hafta başında Azerbaycan"ın başkenti Bakü"deydim. Azerbaycan"ı ziyaret ettiğimde tarifsiz bir heyecan duyarım. Ortak bir geleneğin, ortak bir dilin, ortak bir medeniyetin ve dinin bağlıları olarak burada kendimi asla el hissetmem. Azerbaycan"ın kaderini kendi kaderim olarak görürüm.

Ne kadar zamandır bu ülkeye gidip geldiğimi bilmiyorum, 90"lı yıllardan itibaren başlayan bir tanışıklık benimki. Ortak tarih ve ortak kültür üzerinde çalışmıştım. Bundan dolayı Azerbaycan"ın birçok reyonunu (vilayet) ziyaret ettim. Her reyon etkileyici bir kültüre ve doğaya sahiptir. Beni en çok etkileyen reyonlardan bir tanesi Gence oldu.

Gence"ye giderken Sumqayıt, Samaxi, Ağsu, Goyçay ve Ağdaş reyonlarından geçilir. Sumqayt"dan geçip Samaxi"ye doğru giderken yolun kenarında Azerbaycan"ın bağımsızlık mücadelesine destek amacıyla 1918"de bölgeye gelen Kafkas İslam Ordusu"ndan şehit düşen askerlerden birinin mezarı var. Mezar için yapılan anıtın üzerinde Azerbaycan Türklerinin en büyük şairlerinden biri olan merhum Bextiyar Vahabzade"nin "Tenha Mezar" şiiri yazılı. Buradan her geçtiğimde okuduğum şiir bana Necmettin Halil Onan"ın "Dur Yolcu" şiirini hatırlattır. İçerik olarak aynı ruha sahiptir.

"Dur yolcu, bilmeden gelip bastığın,

Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.

Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın,

Bir vatan kalbinin attığı yerdir!"

Tenha Mezar,

"Yolun kenarında tenha bir mezar

Üstünde ne adı, ne soyadı var.

Yolcu, arabayı durdur bu yerde

Bir sor, kimdir yatan tenha kabirde?

O bir Türk askeri, kahraman, metin!

O öz kardeşine yardıma geldi.

Kurşuna dizilen milletimizin,

Haklı savaşına yardıma geldi.

Uzaktan ses verip senin sesine

Geldi, o dönmedi öz ülkesine.

Düşman saflarını o, soldan sağa,

Biçti, dostlarıyla cepheyi yardı.

Toprağın yolunda düştü toprağa,

Senin toprağını sana kaytardı.

Kendi koruduğu, hem can verdiği

Yolun kenarında defn edildi o.

Uğrunda canını kurban verdiği

Toprağı kendine vatan bildi o.

Yolcu, arabanı bu yerde eğle.

O mezar önünde sen ta"zim eyle.

Secde kıl, dua et onun ruhuna,

Ayak bastığın yer borçludur ona"

Kafkas İslam Ordusu belgeselini yaparken Azerbaycan"ın azadlığı için savaşan Türk askerlerinin izlerini sürmüştük.

Bizim için Çanakkale 1915 neyse, Azerbaycan Türkleri için 15 Eylül 1918"de Kafkas İslam Ordusu"nun Bakü"yü Rus, İngiliz ve Ermeni işgalinden kurtarması da odur.

Birinci Dünya Savaşı"nda Osmanlı Ordusu üç önemli zafer kazandı.

Bunlardan bir tanesi Çanakkale Savaşı"ydı. En az Çanakkale kadar etkili Kut"ül Ammare"dir. Bazı tarihçiler bu savaşı İngiliz tarihi için bir kara leke ve en büyük yenilgi olarak görürler. Halil Paşa komutasındaki Türk Ordusu Kut"ta bir İngiliz tümenini esir almıştır.

Bir diğeri de Osmanlı tarih sahnesinden çekilirken kazandığı son savaştır. Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu Azerbaycan ve Kuzey Kafkas Cumhuriyeti"nin kurulmasını sağlamıştı.

Son zaferden önce de son kaybımız Filistin Cephesi"nde oldu. 1917"de kaybettiğimiz Kudüs"ü geri almak için son bir hamleydi Ekim 1918"deki Nablus Savaşı. Yenilgi ile sonlanmış, 30 Ekim"de Mondros Ateşkes Anlaşması imza edilmiş ve Osmanlı Devleti tarih sahnesinden çekilmişti.

Mondros imza edildikten sonra da Kafkas İslam Ordusu harekata devam etmiş ve 5 Kasım 1918"de Dağıstan"ı almıştır. Tarih sahnesinden çekilen bir devletin ordusu kardeşlerinin yardım çağrılarına tereddüt etmeden karşılık vermişti.

Azerbaycan"ın eski Cumhurbaşkanı merhum Haydar Aliyev "biz tek millet iki devletiz" demişti. Bu doğrudur ama bir sorun var. Bugün siyasi ilişkiler bu söz üzerine henüz tam oturmuş değil. Daha gidilmesi gereken çok yol var. Azerbaycanlı dostlarımız şunu bilmeli "Türkiye için Azerbaycan"ın marakları (çıkarları) önemlidir". Türkiye"de şunu bilmeli ki ilişkiler henüz arzu edilen boyutta değil. Daha çok emek vermek gerekir.

Ne kadar ilginç fotoğraf sergimizin tarihi Kut"ül Ammare Zaferi"yle aynı güne rastladı 29 Nisan.

Bakü"ye ziyaretimizin nedeni "Tanrı Şehri Kudüs" adlı fotoğraf sergimizin açılışıydı. Serginin açılışında verdikleri destekten dolayı Dışişleri Bakanlığımız"a, Bakü Büyükelçiliğimiz"e, THY"ye, Asya Diyalogu"na, Cordoba Organizasyon"a ve emek veren genç Azerbaycanlı kardeşlerime teşekkür ediyorum.

"Tanrı Şeheri Qüds" hamımızın müşterek mesuliyetidir.

11 yıl önce
default-profile-img
"Tanrı Şeheri Qüds" hamımızın mesuliyetidir…
‘Beşikten mezara kadar ilim’
Sarhoştum, hatırlamıyorum
Suçlu kim?
Vergi artışı yerine yapılacaklar
Gazze’deki soykırıma ‘istisnaî’ kılıflar..