Ergenekon''un avukatı Deniz Baykal, Ergenekon destekçisi Hürriyet üzerinden gözbağcılığını sürdürüyor.

“İktidara geldiğimizde biz de sahte bir haham bulup, onu Kanada''ya uçurup, bunu devletin televizyonundan kamuoyuna mı yansıtalım?” diye soruyor, CHP lideri…

Tuncay Güney kim? Baykal''ın gururla avukatlığına soyunduğu

Ergenekon örgütünün itirafçısı…

Güney, 2001''deki polis sorgusunda sarsıcı ifşaatlar yaparken ortada AK Parti var mı? Yok.

Tuncay Güney''i yurtdışına uçuran kim? Ergenekon''un ''Aydınlıkçı'' adamları…

Güney, bu itirafı nerede yapmıştı? ''32. Gün'' programında:

Ergenekon''un karakutusu, Kanal D''ye ''canlı'' bağlandığında çıt yok; ancak TRT ekranlarında konuştuğunda CHP''li vekiller kuruma baskın düzenliyorlar!

Baykal, Güney''in ifşaatlarının temelini tartışmaya neden yanaşmıyor? Mesela, Türkiye''ye bugüne kadar kabus yaşatan suikastların/provokasyonların arka planının deşifre edilmesi sürecine neden karşı çıkıyor?

Ergenekon örgütünün üzerine gidilmesinden neden rahatsız oluyor, CHP lideri?

2003-2004''te AK Parti iktidarına yönelik darbe girişiminin ardından kim çıkmıştı?

-Ergenekon.

*

Sadece Tuncay Güney''in değil, Ergenekon tutuklusu Ümit Oğuztan''ın da (2001''de) polise verdiği ifadeler yayınlandı.

Oğuztan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü''ne verdiği ifadede Uğur Mumcu''yu Ergenekon''un öldürdüğünden söz ediyor.

Altı gün sonra Mumcu Suikastı''nın on altıncı yıldönümü:

Deniz Bey, Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılmasını istiyor mu, istemiyor mu?

Bugün canı gönülden avukatlığını yaptığı Ergenekon örgütünün -Mumcu dahil bütün alacakaranlık kuşağı suikastlarının ardında olduğu gerçeği tüm detaylarıyla ortaya konduğu vakit Baykal ne yapacak, merak ediyorum.

*

Deniz Baykal “Çetelerle ittifak kurarak siyaset yapmıyoruz. Vaktiyle Yüksekova çetesinin üzerine gittik. Çeteyle mücadele için hükümeti bozduk” diyerek savunma yapıyor.

Madem öyle, o çeteleri (de) yöneten/ istihdam eden Ergenekon örgütünün avukatlığını neden yapıyor, CHP lideri?

“Birkaç çeteyi, Susurlukçuyu falan deşifre edelim, ana mekanizma tamamen gizli kalsın” anlamına mı geliyor; “çete”lerle sınırlı kalan asla örgütten/derindeki asıl mekanizmadan bahsetmeyen bu sözde karşı çıkma?

Darbeye zemin hazırlamak üzere kanlı provokasyonlar düzenleyen, sarsıcı suikastlara imza atan devasa bir derin örgütten söz ediyoruz. Topraktan bombalar, C-4''ler, lav silahları fışkırıyor.

Sabancı Suikastı''ndan Garih Cinayeti''ne, Eşref Bitlis olayından Susurluk “kaza”sının arka planına kadar birçok derin hadisenin arka planı her geçen gün biraz daha gün ışığına çıkıyor.

Danıştay Suikastı''nın Ergenekon bağlantısı kesinleşmiş, kaçışı olmayan bir noktaya gelmiş/dayanmış bulunuyor.

Ergenekon''un sağdan sola, PKK''dan Hizbullah''a, DHKP-C''den TİT''e kadar “Ahtapot''un Kolları” misali örgütlendiği ortaya çıkmış durumda…

Hal böyleyken, muazzam bir derin yapılanmanın adını “çeteler” diye koymak yanlıştır, sorunludur, yanıltıcıdır.

Ergenekon''un “darbeci” bir örgüt olduğu gerçeğini ısrarla göz ardı edenler/ettirmek isteyenler “hasıraltı” çabası içindedirler.

Hançeresini parçalarcasına “Çeteler temizlensin” diye bağırdığına vurgu yapan Amiral Gemisi Kaptanı Ergenekon''a bugüne kadar toz kondurmamış bir yayın yönetmenidir.

Danıştay suikastını “Türkiye Cumhuriyeti''nin 11 Eylül''ü” diye niteleyen de kendisidir.

Hürriyet, saldırgan A.A''yı mütemadiyen “dinci katil” diye sunmuştu. Oysa, katil “Ulusalcı” Ergenekon''un tetikçisiydi.

Yargıtay, suikastın Ergenekon''la birebir bağlantısını es geçen Danıştay davasının hükmünü bozduğunda; Hürriyet''in ve yayın kaptanının bu gelişmeye bozulduğunu gözlemek hiç de zor değildi.

Hürriyet''i yöneten Zat-ı Şahane''nin Danıştay-Ergenekon bağlantısı hakkında hala gıkı çıkmıyor; hançeresini parçalamak ne kelime!

*

Darbeci Ergenekon yapılanmasının üzerine kararlılıkla gidiliyor olması, ana muhalefet partisinin de amiral gemisinin de asabını fena halde bozuyor.