Batı Medyası, İsrail terör devletinin her daim kullanışlı aparatıdır. *** Aralarında Newsweek, Spectator ve Sunday Express muhabirlerinin de bulunduğu bir grup gazetecinin, Haziran ayında İsrail’e götürüldüğü birkaç gün önce ortaya çıktı. *** Amerikalı ve İngiliz gazeteciler; Gazze’deki soykırımda yer alan askerler, eski Mossad Şefi, Netanyahu’nun bir bakanı ve Lahey’de İsrail’i savunan bir avukatla görüştürüldü. Yaklaşık iki düzine gazeteci, bir Filistinli ile dahi görüştürülmedi. *** İngiliz muhalif
Batı Medyası, İsrail terör devletinin her daim kullanışlı aparatıdır.
***
Aralarında Newsweek, Spectator ve Sunday Express muhabirlerinin de bulunduğu bir grup gazetecinin, Haziran ayında İsrail’e götürüldüğü birkaç gün önce ortaya çıktı.
***
Amerikalı ve İngiliz gazeteciler; Gazze’deki soykırımda yer alan askerler, eski Mossad Şefi, Netanyahu’nun bir bakanı ve Lahey’de İsrail’i savunan bir avukatla görüştürüldü.
Yaklaşık iki düzine gazeteci, bir Filistinli ile dahi görüştürülmedi.
***
İngiliz muhalif site Declassified’ın haberine göre, geziyi Avrupa İsrail Basın Derneği (EIPA) ile Amerika Ortadoğu Basın Derneği düzenledi.
***
İsrail’deki derin brifingin ardından geziye katılan “iliştirilmiş” gazeteciler, medyalarında Siyonist devletin yönlendirdiği şekilde yazılar yayınladılar.
Yani, soykırımı perdelemek için “Psikolojik Harp” harekâtında sahne aldılar!
Siyonist terör devletinin muhtelif ülkelerden gazetecileri “kafalamak” ve de “kullanmak” için ağırlaması, sistematik bir organizasyondur.
Mesela…
2010 yılının ilk günlerinde İngiliz Channel 4 televizyonunda yayınlanan bir belgeselde…
“İsrail lobisinin kimi İngiliz gazetecileri tüm masraflarını karşılamak suretiyle ağırladığı ve geziden sonra bu gazetecilerin İsrail’in lehine yazılar yazdığı” anlatılıyordu.
Bu vesileyle…
Yakın yıllarda, İsrail’in Türkiye’den bazı gazetecileri de düzenledikleri gezilerde ağırlayıp Siyonist tezlerle “doldurduklarını” ve ardından o iliştirilmiş gazetecilerin “İsrail’in Çanak Anteni” olarak yayın yaptıklarını hatırlıyoruz.
***
Bu sözde gazetecilerden biri de Oray Eğin’di.
Brifingi aldıktan sonra Türkiye’ye dönüşte “İsrail ile aramızı kim bozuyor?” yollu bir yazı fışkırtmıştı!
***
Bir başkası Ipeck Yezdany idi: Hürriyet’te iken, o dönemde İsrail’in İstanbul Başkonsolosu sıfatını taşıyan Shai Cohen ile röportaj yapmıştı.
Söyleşinin başlığı, kamuoyunu narkozlama gayretinin bir nevi başyapıtı gibiydi!
***
Şöyle diyordu, Siyonist Madrabaz Cohen:
“Kürt devleti konusunda, İsrail bir taraf değil!
(Hürriyet, 11 Eylül 2017)
Gazze’deki soykırımın suç ortağı Haydut Devlet ABD, ateşkes için gayret gösteriyormuş gibi yapıyor; gerçekte ise İsrail’in masumları, sivilleri katletmeye devam etmesini istiyor.
***
Biden, ateşkesle ilgili olarak ta en başından beri rol kesiyor, yalan söylüyor.
***
Geçtiğimiz aylarda birkaç kez “Ateşkes çok yakın” illüzyonu yapan Ayaklı Mumya Joe…
Daha birkaç gün öncesinde, ne dedi:
“İsrail ile Hamas arasında ateşkese şimdiye dek hiç olmadığı kadar yakınız!” (17 Ağustos)
***
Biden bir yandan “yanılsama” satarken…
Bir diğer taraftan “Birleşik Düzenbazlar Devleti” ABD, İsrail’e 20 Milyar dolarlık ekstra bir silah satışı satışına hazırlanıyor!
Hamas, Washington yönetiminin riyakârlığı hakkında şu “tam isabet” tespiti yapıyor:
“Joe Biden ve Antony Blinken’ın ateşkese dair açıklamalarını, Siyonist hükümetin sivillere karşı daha fazla suç işleyebilmesi için yaktığı bir yeşil ışık olarak görüyoruz!”
Her defasında akim kalan malum ateşkes görüşmelerini “müzakere” diye tanımlamak yanıltıcıdır.
Tamamı İsrail’in lehine olan/işine gelen şartların kabul edilmesi/ettirilmesi yolunda bir dayatma yapılıyor!
***
Dokuzuncu kez İsrail’i ziyaret eden Siyonist Blinken “Bu son şans!” diye bir de yüzsüzce laf ediyor.
İsrail-ABD tandeminin şartlarının tamamı, Hamas’ın son teklifi neden reddettiğini ortaya koyuyor…
Bunlardan birkaçı şöyle:
“İsrail, Hamas’ın serbest bırakılmasını talep ettiği 300 Filistinli mahkûmdan en az 100’ünün ismini veto etme hakkına sahip olacak…
İsrailli rehinelerin bırakılması karşılığında salıverilecek olan Filistinli mahkûmların 200’ü sınır dışı edilecek…
İsrail, Gazze-Mısır sınırı boyunca varlığını azaltarak sürdürecek ancak geri çekilmeyecek…
İsrail, Gazze’nin kuzeyinde evlerine dönecek olan Filistinlileri denetime tabi tutacak…
Filistin yönetimi Refah sınır kapısını ‘İsrail Gözetimi’ altında yönetebilecek…”
Hamas tarafından kabul edilmesi mümkün olmayan bu ve benzeri şartlar dayatılarak…
-Savaşın, katliamların, soykırımın devam etmesi sağlanıyor!
***
Her defasında yenilenen ateşkes şartlarını kamuoyu önünde önce kabullenmiş görünen ve hemen ardından sözde müzakerede yeni kabul edilemez koşullar ileri süren Adolf Netanyahu masumların/sivillerin kanlarından, soykırımdan besleniyor.
Siyonist Adolf’un, pişkinlikle “Pembe Tablo” çizerek ihtimamla oyalama taktiğini sürdüren Siyonist biraderleri Biden ve Blinken ikilisinin de gerçek niyeti veya gayesi soykırımın devam etmesidir!