Ergenekon''un Arşivcisi Tuncay Güney''in itiraflarından Aydın Doğan''ın Hürriyet''i ile Doğu Perinçek''in Aydınlık''ı ciddi rahatsızlık duyuyor.

Ergenekon örgütünün destekçisi Aydınlık panikte…

Güney''in seslendirdiği derin gerçeği gölgeleyebilmek amacıyla konuyu kapak üzerine kapak yapıyor, Aydınlık…

Dezenformasyonlardan fal tutuyor.

*

Tuncay Güney''in sarsıcı açıklamaları, ulusalcı-laikçi çevrelerde başından beri ısrarla “deli saçması” diye nitelendiriliyor.

Böylelikle “Ergenekon İtirafçısı”nın anlattıklarının etkisini silmeye çalışıyorlar.

Silebileceklerini sanıyorlar.

Özellikle Amiral Gemisi Hürriyet, Tuncay Güney gerçeğini kamuoyundan gizleyebilmek için büyük bir çaba sarf ediyor.

Hürriyet, Güney''in sekiz yıl önce polisteki sorgusunda işkenceye uğradığı gerçeğini “yeni keşfederek” Ergenekon davası hakkında zihinleri bulandırmak istedi…

Ne var ki, mızrağı çuvala sığdırmaları mümkün değil…

Güney''in sekiz yıl önceki sorgusunda anlattıklarıyla son dönemde ekranlarda -canlı bağlantılarla katıldığı programlarda- deşifre ettiği Ergenekon''a dair temel hususlar bütünüyle örtüşüyor.

Tuncay Güney, çıktığı televizyon programlarında artı basına verdiği röportajlarda “söylediklerinin arkasında olduğunu” özenle vurguluyor.

Sadece bu husus bile, Güney''in itiraf ettiği Ergenekon gerçeklerine -işkence gördüğünden hareketle- “hayal mahsulü, masal” muamelesi yapanların hinoğlu hin numaralarını boşa çıkarmaya, berhava etmeye yetiyor.

*

“Ergenekon''un kara kutusu” 2008 Kasım''ında 32.Gün''e ilk çıktığında “Perinçek''in İşçi Partisi''nin aranan PKK''lıları el altından pasaport temin ederek yurt dışına gönderdiğini” söylemişti.

O programda, İşçi Partisi''nin kendisini 600 dolara yurtdışına çıkardığını da ayrıntılarıyla anlatmıştı.

Güney, “Amiral Gemisi” için ne demişti, onu da hatırlayalım:

“Hürriyet gazetesinin korkusu benim konuşmamdır. Kendileri hakkında açıklama yapmamı engellemek için bana saldırıyorlar. Bu işi sulandırıp bazı insanlara dokunulmasını önlemeye çalışıyorlar” (Yeni Şafak, 28 Kasım 2008)

Bu sözlerin üzerinden fazla geçmeden Hürriyet bir muhabirini Toronto''ya göndermiş ve Güney''i karalamaya çalışan bir yazı dizisi kurgulamıştı.

Güney ise, o görüşmede Hürriyet''in kendisine “susması için para teklif ettiğini” iddia etmişti.

……

Tuncay Güney, Susurluk “Kazası”ndan sonra Veli Küçük''ü arayan bir gazeteciden bahsediyor ve “Veli Paşa o gazeteciyle benim yanımda konuştu” diyordu.

O gazetecinin medya dünyasındaki çok önemli bir isim olduğunu da öne sürüyordu. (Yeni Şafak, 11 Aralık 2008)

“Ergenekon''un Arşivcisi” Güney, Show TV''de katıldığı (13 Ocak''09) canlı yayında ne demişti:

“Bedrettin Dalan, Veli Küçük ile Adil Serdar Saçan''ı tanıştırdığı gerekçesiyle sorgulanıyorsa, Ertuğrul Özkök de sorgulanmalıdır.”

Peki, Tuncay Güney bütün bunları işkence altında mı söyledi?

El Cevap: Hayır…

*

Tuncay Güney, Sabancı Suikastı''ndan Eşref Bitlis “kaza”sının arka planına, PKK-Ergenekon bağlantısından Cem Ersever''in öldürülmesine kadar birçok temel hadiseyi deşifre eden bir portre…

Türkiye''de bu ve benzeri birçok alacakaranlık kuşağı eyleminin perde arkasıyla yüzleşilmeye başlanmasından çok ciddi rahatsızlık duyanlar var.

Mesela, Hürriyet; Güney''in deşifre ettiği -veya diğer- karanlık olaylar hakkında neden ısrarla hep resmi tezleri korumaya çalıştı bugüne kadar?

Amiral Gemisi''nin Türkiye''yi sarsan suikastlar ve provokasyonların arka planıyla yüzleşmeye cesareti yok mu?