Mübarek Ramazan ayına çok büyük bir acıyla giriyoruz. Terör Devleti İsrail’in Gazze’de katlettiği 60 Filistinli ile 3000’e yakın yaralının devasa acısı yüreklerimizi yakıyor.
Haydut Devlet ABD Kudüs’te elçiliğini açarken; İsrail de taammüden masum Müslümanları öldürüyordu.
Filistinlilerin kanları dökülürken; Donald Trump’ın kızı ve damadı ile İsrail’in Katil Başbakanı Netanyahu “o aşağılık elçilikte” birlikte alkış tutuyor, kutlama yapıyorlardı:
Bu sevinç; Haçlı Siyonist ittifakının kahpelik tablosudur!
ABD, İşgalci İsrail’in “azmettiricisi” konumundadır.
Protesto etme hakkını kullanan Filistinlilere, Barbar İsrail devletinin reva gördüğü muamele ölüm yağdırmak olmuştur.
Batılıların ve dünyanın dört bir yanındaki işbirlikçilerinin zerre utanmadan “övündükleri” şu “İsrail Demokrasisi!” mi; aslında işte budur:
Barbarlık Tandemi İsrail ve ABD ikilisinin demokrasileri, sadece göz boyamadan ibarettir; gerçekte, masumları kasten öldürmeye, dehşetli katliamlara ayarlıdır.
Müslümanların kanlarını dökmek, her ikisinin de devlet politikasıdır.
Washington, Gazze’deki katliamdan mutluluk duyuyor!
Utanmaz Beyaz Saray, Hamas’ı sorumlu tutuyor:
Terör Devleti İsrail’in katliamına çanak tutanlar; üstüne bir de “küstahça “suç” isnat ediyorlar!
Bütün bunlardan sonra; içeride, Haydut ABD için halen daha “dostumuz, müttefikimiz veya stratejik ortağımız” falan diyebilecek siyasiler çıkacak mıdır?
* * *
Terör Devleti İsrail ile ilişkileri düzeltmek; “ölümlerden ölüm beğenmek” gibidir!
Mütemadiyen “İsrail ile mutlaka yakın olmalıyız, daima iyi ilişkiler kurmalıyız. İki sene önceki normalleşme adımları pek isabetli olmuştur” diyenleri de asla unutmayalım:
-Şu sıralar “nasıl saklanacaklarını” bilemiyorlar!
* * *
Daha geçtiğimiz ay köşelerinde “Haçlı Siyonist İttifakı, bizde muhafazakâr çevrelerden belli bir kesimin dilindeki ezberdir. Oysa böyle bir şey yoktur!” diye yazabilmiş olanlar ise dünkü yazılarında “nasıl kıvıracaklarını” şaşırmışlardı!
* * *
Filistinli Şehitler için, Türkiye’de dünden itibaren üç gün süreyle yas ilan edildi.
Türkiye’nin Washington ile Tel Aviv’deki büyükelçileri Ankara’ya çağırıldı.
Dışişleri Bakanlığı’na çağırılan İsrail’in Ankara’daki elçisine ise “bir süre ülkesine dönmesinin uygun olacağı” bildirildi!
* * *
Ankara, İslam İşbirliği Teşkilatı üyelerini Cuma günü acil toplantıya davet etti.
Türkiye, Filistin konusunda her zaman olduğu gibi başı çekiyor. Buna mukabil, İslam dünyasında “ortak hareket etme” hususunda -ısrarla- birlik sağlanamıyor. Çünkü İslam ülkelerindeki belli yönetimler “işbirlikçi” konumundalar!
Etkili olacak böylesi bir birlik sağlanamadığı için de…
ABD’den destekli İsrail Devlet Terörü şiddetini artırıyor; pervasızlığını, azgınlığını sürdürüyor!
Zalimlerin katliamlarını kınamak yetmez; katil devletlere karşı koymak, netice almak şarttır…
Bu minvalde, “İslam İşbirliği Teşkilatı” da şimdiye kadar “üzerine düşenleri, yapması gerekenleri” bir türlü yapmadı.
Arap Birliği Teşkilatı da aynı durumdadır; çok büyük bir vebal altındadır!
* * *
İslam ülkelerindeki “boyunduruk altındaki” devletlerden fayda yoktur…
Amerikan Faşizmi’ne ve İsrail’in Devlet Terörü’ne karşı “omuz omuza verilmedikçe; bütün güçler birleştirilmedikçe” maalesef “daha büyük acılar yaşayacağımızı” görmek hiç de zor değildir!
Bağımsız Müslüman Türkiye’nin lokomotifliğinde “Batılı devletlerin kontrol edemediği” birkaç devlet ile birlikte İslam Coğrafyası’ndaki mazlum milletler, “daha fazla gecikmeden” ayağa kalkmalıdır! Mecburi istikamet budur!
* * *
Asla, unutmayalım…
-Kâfirler istemese de, Allah nurunu tamamlayacaktır.
