Şimdi biri çıksın da Beşiktaş Teknik Direktörü Daum''dan, dünkü Samsunspor maçının yorumunu istesin... Acaba Alman çalıştırıcı Siyah-Beyazlılar''ın dünkü rezalet oyununu nasıl anlatacak.

Böyle bir takım düşünemiyorum. Hele Beşiktaş''ı takım yerine koyamıyorum. Önce hafta başına gelelim. Beşiktaş Teknik Direktörü Daum yorumcusu olduğu RTL televizyonu için Almanya''ya gidiyor. Beşiktaş, ligde Avrupa Kupaları''na katılma şansı yakalamış. Belki de ligin ilk ilk sırasında bulunan takımların birbirleriyle yapacağı maçlar sonrasında lig ikinciliği bile gelebilecek. Ama gelin görünkü böyle bir maçın arefesinde ve de cuma akşamı oynanacak maçın öncesinde teknik direktör çıkıp gidiyor. Salı yok, çarşamba yok, perşembe yok. Bu takım, takım mıdır? Bu kulüp, kulüp müdür? Daum yorumcuysa yorumculuğunu bilsin. Teknik direktör ise teknik direktörlüğünü. Bu nasıl iştir, bu nasıl hesaptır. Bunun Türkçe karşılığı, kelimenin tam anlamıyla başı bozukluktur.

Beşiktaş, maçın genelinde sözde baskılı oynadı. Ama yaptıkları her iki doğruyu bir yanlışla sıfıra indirdiler. Kayıpta olan Nouma''nın eksikliği gözönüne alınmamış. Samsunspor cezaalanına indirilen her top Beşiktaşlı''lardan önce rakiplerine gitti. Ve bunun karşılığında da atak gibi gözüken her pozisyon, gol şansı doğmadan söndü gitti.

Beşiktaş''a dün akşam teknik direktör Daum değil, sıradan biri çıksa "Kafanıza göre oynayın" dese Beşiktaş bundan kötü olmazdı. Sahadaki takımın kötülüğü futbolculardan çok teknik heyeti ve de Beşiktaş''ı bu hale getiren kulüp yönetiminin eseridir. Nouma''yı oynatamayan teknik direktörüne haftanın üç günü yorumculuk izni veren bu yönetim, balığın baştan kokuşmasına sebeb olmaktadır.