Avrupa ve ABD ekonomik ve sosyal sıkıntılarını içeride hortlattığı İslamofobi ile dışarıda da Ortadoğu ve Afrika'da katliam yaparak örtmeye çalışıyor.

Dünyayı böyle oyalarken komşularıyla ticari ilişkilerini hızla artıran anlaşmaları sessiz sedasız yürürlüğe sokuyor.

ayrılma kararından sonra krizi derinleşen Avrupa'da gözler

iken şimdi

çevrilmiş durumda.

Piyasa beklentilerine ilişkin araştırmalar yapan

anketine göre, Avro Bölgesi'nin 12 ay içerisinde dağılma olasılığı artarken, İtalya

ayrılması en muhtemel ülke oldu.

AB'de gözler şimdi İtalya'da 4 Aralık'ta yapılacak ve siyasi düzende köklü değişiklikler öngören

*

Küresel ekonominin her alanında ciddi kronik sıkıntılar var.

Ve bu sıkıntılar

Dünya ekonomisi kapitalist sistemden ve işleyişten kaynaklanan çok daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya.

, 2016 için dünya ticareti büyüme beklentisini yüzde 2,8'den yüzde 1,7'ye düşürdü.

başta olmak üzere gelişmekte olan ülkeler beklentinin altında büyüdü.

Küresel ticaret yüzde 4,4 daraldı.

*

Ucuza üretmek için

'ya giden Avrupalı sanayici ülkelerine dönerek, tam otomasyonlu, tüm üretimin

tarafından yapıldığı yeni tesisler kurmaya başladı.

Avrupa'nın sanayi alanında lokomotif sayılan ülkelerine gerçekleştirilen ziyaretlerle ilgili izlenimleri hakkında bilgi veren Antalya OSB Başkanı Ali Bahar,

gibi ileri teknoloji üretimi yapan ülkelerde merkeze dönüş trendinin başladığına dikkati çekiyor.

Firmaların,

diye Uzak Doğu'ya fabrika açmak yerine tam otomasyonlu, tüm üretimin robotlar tarafından yapıldığı yeni tesisler kurup, iş gücü maliyetini sıfıra indirmeyi başardıklarını söylüyor ve diyor ki; "Şu anda Avrupa'nın birçok fabrikasında

konuşulmuyor, bizzat uygulanıyor.”

firması ürünlerini artık

değil,

kurduğu ve tam otomatik sanayi robotlarıyla donattığı fabrikasında üretmeye başlamış.

Bahar'a göre, bu trendin diğer firmalara sirayet etmesi an meselesi.

Bahar'ın bu izlenimleri de dikkat çekici:

Ucuz ve vasıfsız emek ile üretilen bütün sanayi üretimleri bir dönem

'ya kaydı, fakat bu durum geçerliliğini yitirmeye başladı.

Teknolojinin tam hakimiyet sağlamasıyla birlikte Uzak Doğu oyun dışında kalacak.

Madalyonun öteki yüzünde

gibi başka bir alternatif var.

ve bu gibi

de salgın hastalıklardan, terörden ve savaştan kurtulmuş bir Afrika devreye girdiği zaman teknolojisi düşük, ucuz emek gerektiren işler lojistik ve ucuz ham madde gibi avantajları nedeniyle Afrika'ya gidecek.

İşte o zaman bizim yapmış olduğumuz tüm bu işler çöp olacak.

O yüzden Türkiye hiç zaman kaybetmeden

ile beşeri sermayesini geliştirmeli,

alanında elle tutulur atılımlar yapmalı, iş gücü vasıflarını hızla yükseltmeye yönelik somut adımlar atmalıdır.

Tespitler ilginç değil mi?

*

Su uyur düşman uyumaz.

sessiz sedasız işbirliklerini artırırken, ucuz işçilerin ülkelerinden kendi ülkesine dönüp

iş yaptırmaya başlarken biz ne yapacağız ya da ne yapıyoruz?

Şimdilik konuşuyoruz.

Türkiye ile Körfez ülkeleri arasındaki serbest ticaret anlaşması hayata geçirilse 53 milyonluk Körfez'e, 80 milyonluk Türkiye eklenir ve 133 milyonluk bir pazar olur.

İslam Ülkeleri Tercihli Ticaret Anlaşması'nı da hayata geçirirsek, İslam coğrafyasında 1,5 milyar insan varlığıyla müthiş bir güç, müthiş bir fırsat yakalarız.