Sanayi’de verimliliği arttıran ve üretim maliyetlerini düşüren robot dediğimiz akıllı iş makineleri, değişen ekonomik sistemle (
endüstri 4.0 sistemi
) yakın gelecekte sanayide
beden gücüne dayalı işlerde çalışan mavi yakalıların
yerini alacak.
Akıllı iş makinelerinin başında da
eğitimli beyaz yakalılar
olacak.
Robot teknolojisinin yaygınlaşmasıyla iş hayatında
yeni meslekler
ortaya çıkarken, işgücü bu alanlara kayacak.
**
İş dünyası temsilcilerinden bir kısmı sanayi teknolojisindeki gelişmeleri şöyle yorumluyor; “2006 yılında
Avrupa Birliği’ndeki
sanayi üretimi 550 milyar Avro iken, 2011 yılında sadece 620 milyar Avro’ya yükseldi.
Aynı dönemde
Çin’deki
üretim 2006 yılında 170 milyar Avro iken, 2011 yılında 580 milyar Avro seviyesine çıktı.
Doğu’nun endüstri gücü, Batı’yı geçiyor. Batı, bu duruma kayıtsız kalamazdı ve Endüstri 4.0’ı geliştirdi”
Endüstri 4.0’ın dünyada öncüsü
Almanya
.
**
Bu teknolojik değişimin asıl arkasındaki güç;
tüketiciye dönüş-türül-en
insanoğlunun özel ihtiyaçlarına cevap vererek
yüksek kazanç zihniyetini
devam ettirmek.
**
Endüstri 4.0’ı
batılı devletlerin, ucuz hammadde ve ucuz işgücünün olduğu yerlere kaçan sermayeyi yeniden ülkelerine çekmek için geliştirdiği teknoloji olarak görmek batılı devletlerin gücünü abartmaktan başka bir anlama gelmez.
Küreselleşen ekonomide
nitelikli eleman
deyince bugün akla sadece Avrupalı gelmiyor.
O eskidendi.
Bugün dünyanın en teknik kaliteli insanları dünyanın her yerinden çıkabiliyor.
Hindistan, Çin, Japonya, Güney Kore’deki
teknolojik insan sayısı birçok Avrupa ülkesinden fazladır.
Bugün nitelikli insan da beyaz yakalısı da mavi yakalısı da
Türkiye
gibi gelişmekte olan ülkeler olarak sınıflandırılan ülkelerde oldukça fazla.
Hiçbir uluslararası sermaye ülkesi çağırıyor diye yüksek kazanç sağladığı ülkeleri terk edip ülkesine dönmez.
Nedeni basit;
Kapitalist sermaye kazanca bakar.
Nerede çok kazanıyorsa vatanı da oradadır.
**
Ekonominin küreselleşmesi
tüketiciye dönüştürülen insanoğlunun çok sık değişen ya da değiştirilen tercihlerine cevap verecek teknolojik sistemi doğuracaktı ve doğurdu.
Bu sistemin adı da
Endüstri 4.0
.
**
Şimdi çok değişken ve kişiselliği öne çıkaran tüketicinin kişiselleşen taleplerine
Endüstri 4.0
ile daha hızlı cevap vermek mümkün olacak.
Kişiye özel ürünlerin moda olmaya başlamasıyla teknolojinin de buna ayak uydurması lazımdı.
Akıllı makinelerle kişiye özel üretim mümkün hale geldi.
Bugün dünyada sadece size özel parfüm, ayakkabı, elbise üretmek mümkün.
Bu ne demek?
Katma değeri yüksek ürün demek.
Daha fazla para daha fazla kazanç demek.
Fabrikalar da Endüstri 4.0
sayesinde üretim hatlarını durdurmadan esnek üretim yapar konuma geldi.
**
Endüstri 4.0
hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için farklı fırsatlar sunuyor.
Gelecekte beden gücüyle üretim azalıp, beyin gücüyle üretimin artacağını düşünenler yanılıyor bence.
Emek piyasasında ne beden gücüyle çalışan azalacak ne de beyin gücüyle çalışan artacak.
Alın teri ve akıl teri hep olacak.
**
Dünya Ekonomik Forumu
“İşin Geleceği 2018”
raporunda yer alan bilgilere göre, 2022 yılında dünya üzerinde toplam 133 milyon yeni iş fırsatı doğarken 75 milyon iş pozisyonu ise yok olacak.
Rapor, dünya genelinde yaklaşık
15 milyon çalışanı
bulunan 313 uluslararası şirketin insan kaynakları departmanı elemanlarına yöneltilen sorularla hazırlanmış.
**
Bugün üniversitelerde
dirsek
çürütmekten ve
diploma
üretmekten başka bir faydası olmayan yüzlerce mesleki bölüm var.
Üniversite ve mesleki bölüm seçme haftasındaki
gençlerin
tercih yaparken
dünyanın gidişatını ve yönünü
dikkate alması gerekiyor.
Ancak dikkat etmesi gereken ve göz ardı edilen çok önemli bir ayrıntı var, o da şudur;
Değişen mesleklerin değişmeyen kuralları
.
Hangi mesleği seçersen seç,
işini sevmek
, işinin hakkını vermek
, dürüst olmak,
toplumsal faydayı gözetmek
, mesleklerin insanı insan yapan ve başarıya götüren
değişmeyen kurallarıdır
.
Geleceğin mesleği sevdiğin meslektir.
#Avrupa Birliği
#Almanya
5 yıl önce
Üniversite adayı gençler; Geleceğin mesleği sevdiğin meslektir
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’
