|
İş dünyası anayasa taslağını sahiplenmeli

Her ekonomik ve siyasi krizin ardından yeni bir anayasa hazırlamak neredeyse Türkiye Cumhuriyeti''nin geleneği haline geldi.

Normalleşme sürecinde anayasayı yenilemek bazılarının hiç hoşuna gitmedi, bazıları da yetersiz buldu.

Prof. Dr. Zühtü Arslan, Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı UTESAV''ın ev sahipliğinde "Haliç Buluşmaları" adı altında ikinci kez biraraya gelen medya dünyasının konuğu oldu.

Sivil anayasa taslağının 6 hazırlayıcısından biri olan Prof. Arslan, soruları cevaplarken taslağı da şöyle anlattı:

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde sürekli sancılı ve kriz ortamlarında yapılan yeni anayasa hazırlığı ilk kez istikrar ortamında yapılıyor.

Müdahaleler siyasi gelenek oluşmasını engelledi.

Taslağın felsefesi, bireyi eksen alan, devleti kutsal konumdan indirip araç haline getirmek.

Devletin vazifesi devleti korumak değil bireyi korumaktır.

Yeni sivil anayasayı sivil toplum örgütleri başta olmak üzere herkesin sahiplenmesi lazım.

İş dünyasında MÜSİAD, UTESAV gibi sivil toplum örgütlerinin sesi gür çıkarsa olumlu bir anayasa çıkabilir.

(Yani kimlerin sesi gür çıkarsa taslak ona göre şekillenecek.)

Bu taslak AK Parti anayasası olarak çıkarsa sıkıntılı bir süreç başlayabilir.

Bugüne kadar 15 değişikliğin yapıldığı taslağın daha da iyileştirilerek geçmesini umuyorum.

Cumhurbaşkanı devletin sembolik başı olacak İngiliz kraliçesi gibi.

"Bu Meclis anayasa yapamaz" diyenler ancak darbe ile anayasa yapılabilir mi demek istiyorlar?

"Cumhuriyet elden gidiyor. Elde edilen kazanımlar yok ediliyor" diyen gürültücü takım taslak sanki din dersleri ve kılık kıyafetle ilgili düzenlemelerden ibaretmiş gibi bu iki noktaya takıldı kaldı.

Taslağın sunum ve tanıtımı iyi yapılmadı.

Biz profesyonel bir kuruma tanıtım işinin devredilmesini önerdik.

1982 anayasasından aynen aldığımız bir sürü madde var.

82 anayasasında temel problem otoriter ruh ve devlet fetişizmi.

Biz imkansız değil realize edilebilir bir taslak hazırladık.

Her türlü korkudan arındırılmış bir taslak hazırlasaydık bugün bunu tartışıyor bile olamazdık.

İster istemez Türkiye gerçeğini dikkate aldık.

Taslağın uzun olduğu eleştirileri yanlış 177 maddeyi 137''ye indirdik.

Sivil anayasa olur mu? Sözkonusu ülke Türkiye ise olur.

Son sözü: Arslanlarla anlaşırız ama çakallarla başetmek zor.

Haliç''te 2. buluşma

Ayak üstü konuşmalarda dillendirdiğimiz fikir ortamı oluşturma düşüncesini "Haliç buluşmaları" adı altında hayata geçiren UTESAV''ın Başkanı İsrafil Kuralay ve ekibine teşekkür etmek lazım. Özellikle ikinci buluşmada sivil anayasa taslağını hazırlayan 6 kişiden biri olan Prof Dr. Zühtü Arslan''ı getirmesiyle taslak hakkındaki bilgi ve düşüncelerimizi derinleştirdiği ve aydınlattığı için.

Kılık kıyafet için yasa şart...

İsviçre anayasasında hayvanların nasıl boğazlanacağına dair, Portekiz anayasasında ise mülteci çocuklara nasıl davranılacağı hakkında yasa var. Amaç özgürlüğü genişletmek ise kamudaki kılık kıyafet düzenlemesini anayasaya koymanız gerekir. Kılık kıyafet ile ilgili hüküm mutlaka bu anayasada olmalıdır. Anayasada her türlü özgürlükler yer alıyor ama yasaklar hala devam ediyor. Bu yasak ya rektörleri ikna yoluyla ya da yasayla kalkar. Bu utanç verici yasağı kaldırmak için biz görevimizi yaptık. Son karar siyasi iradenin.

Kafalardaki paslı çiviyi çıkaralım

Anayasanın bir psikolojik bir de muhteva boyutu vardır. Psikolojik boyut dikkate alınmıyor. İlk darbesiz krizsiz bir ortamın dışında sivil bir anayasa hazırlanıyor. Darbesiz anayasa yapılmaz zihniyeti kırılıyor. Bu anayasa ile psikolojik eşik aşılırsa sonraki anayasayı yapmaya hazırım. Kafalardaki paslı çiviyi kaldırmak önemli. Bu taslak okunmadan eleştirilen dünyadaki tek taslak.

* * *

Felaket ve belalar karşısında sızlanmak, gülmek kadar aptalcadır.

Shakespeare

16 yıl önce
İş dünyası anayasa taslağını sahiplenmeli
Cânını cânâna kurban eyleyen…
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…