|
Kadınlar, bizim yüzümüzden ev işine nankör iş diyorlar

Ev kadınlarını küçümseme, dışarıda çalışmayı özendirme gayretleri yine arttı.



Birileri her 8 Mart öncesi olduğu gibi yine çağdaş kadın masalları anlatmaya devam ediyor.



Kadınlar üzerinde mahalle baskısı TV'lerde, yazılı basında ve sosyal medyada bir haftadır sürüyor.



Yanlış anlaşılmasın diye bir kere daha vurgulayalım:



Kadının evde bedavaya yaptığı bütün işler dışarıda kocaman bir meslek haline gelmişken,

kadının ev dışında çalışmasına karşı olmak ne kadar abesle iştigalse, kadının ev kadınlığını tercih etmesine karşı olmak da o kadar abestir.



Hatta ondan daha abestir.



*


Kırsal bölgelerde doğup büyüdüğümüz için biz biliriz ki Anadolu'da kadın evde en erken kalkan ve en geç yatan tek insandır.



Evdeki kadının işi hem hiç bitmez hem de görünmez.



O yüzden kadınlar ev işine nankör iş derler.


Bir kere bu memleketin ismi bile Anadolu'dur.



*


Ancak küresel ekonomik sistemin fahiş kazancını sürdürebilmesi için bütün kadınların ev dışına çıkması şarttır.



Çünkü dışarıda çalışan bir kadın daha çok tüketici olma potansiyeline sahiptir.



Ev kadınları ile çalışan kadının gardroplarına ve ayakkabı raflarına bakın ne dediğimi anlarsınız.



Bu sistem Avrupa'da uygulanırken çok fazla sorun çıkmaz.


Neden?



Avrupa'da birçok ailenin çocuğu bile yoktur. Olsa da en fazla bir tanedir.



Onu da küçükken kreşe, büyüdüğünde yatılı verir.



Evde yemek yapma derdi yoktur. Herşey dışarıdan ısmarlanır ya da dışarıda yenilir.



Avrupalı aileler evi daha çok otel olarak kullanırlar.


*


Peki Türkiye gibi ülkelerde nasıldır?



Anadolu'daki kadın nasıl en erken kalkan ve en geç yatan, ailenin en çok çalışan üyesi ise şehirlerde çalışan kadın da aynıdır.



Sabahleyin erkenden kalkar, çocuklarının eşinin kahvaltısını hazırlar ve sonra işe gider.



Akşam eve dönüşte kendini bir koltuğa atamaz.



Çünkü evdekilere akşam yemeği lazımdır.



Akşam yemeğinin ardından bulaşıktır, çaydır, meyvedir derken yatma saati gelir.



Herkes yatar, Türk kadını ise kirlenmiş çamaşırları makineye doldurmakla meşguldür.



Türk kadının bu çilesi ne kapitalist sisteminin ne kapitalist patronun ne de kapitalist kocanın umurunda bile değildir.


*


Ev içinde mutfak işletmeciliği, ahçılık, garsonluk, alışveriş, temizlikçilik, çamaşırcılık, çocuk bakımı, çocuk eğitimi, kadınlık ve çocuk doğurma gibi ekonomik anlamda ele alırsak 10 tane ana sektörde aktif rol oynayan bir kadını ev kadını, çalışmayan kadın diyerek küçümseyen zihniyet çökmedikçe Türkiye'de kadının değeri her zaman düşük olacaktır.



Ve Türkiye'de kadın üzerinde oynanan bu oyunu bozacak olan tek güç yine kadınlardadır.



Zaten çalışan kadın çalışmayan kadın ayrımı başlı başına kadına hakarettir.


Kadınların bu hakareti kabullenmeleri ise ezilmişlik kompleksinden ibrarettir.



*


Kadınların neden ev işine nankör iş derler?


Bizim yüzümüzden.



Biz bu kadar emek harcayan kadına bir teşekkürü bile çok gördüğümüz için.



Bu kadar iş yapan kadını yüzüne karşı takdir etmediğimiz için.


Bu kadar iş yapmasına rağmen çalışan kadın derken ev dışında çalışanı kasdettiğimiz için.



Çalışan kadın yatan kadın ayrımını zihnimizde kabullendiğimiz için.



Onlara bir teşekkürü çok görmeseydik, onlar da ev işlerine nankör iş demezlerdi.



*


Kadir Has Üniversitesi'nin bu yıl ikincisini gerçekleştirdiği Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırması'nın sonuçları ilginç geldi.



Türkiye'de kadının en önemli sorunları önem sırasına göre şöyle sıralanıyor;



Şiddet, eğitimsizlik, kadın-erkek eşitsizliği, sokakta baskı ve taciz, işsizlik, çevre ve aile baskısı, işyerinde baskı ve taciz.


Aile bireyleri aracılığıyla (Modern görücü usulü) evlenme hala önde.



Aile içi şiddet en büyük boşanma sebebi.



Küçük yaşta evliliğe de çalışmaya da karşılar.



LGBT (Lezbiyen, Gey, Biseksüel ve Trans) bireyler isimleriyle meşrulaştırılmaya çalışılan eşcinselliğe olumlu bakmıyorlar.



Araştırmanın hiç tahmin edilmeyen en ilginç sonucu, 'Çalışmak ister miydiniz' sorusuna kadınların yüzde 72,2'sinin 'Hayır' demesi.


Konunun bamteli burası.



Ama 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde bu konu hiç konuşulmayacak ve kadın üzerine çağdaş masallar anlatılmaya devam edilecek.




#Kadınlar
#8 Mart Dünya Kadınlar Günü
#Lezbiyen
#Gey
#Biseksüel
#Cinsiyet ve Kadın Algısı
8 yıl önce
Kadınlar, bizim yüzümüzden ev işine nankör iş diyorlar
"Anakronizm", ciddi bir düşünce hastalığıdır!..
Aday memurların ve memur adaylarının bilmesi gerek kritik bilgiler
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’