|
Tohumdaki doğrular ve yanlışlar

Siyonistlerin dünyanın her tarafına tohum saçtıkları doğrudur ama bu tohum tarımsal anlamda kullandığımız tohum değildir.

Nedir?

Fitne tohumudur.

Kastımız, küresel ekonomide ve başta ABD olmak üzere batılı devletleri yönlendiren siyonist zihniyetin siyasi ve ekonomik temsilcileri.

**



Sosyal, siyasi ve ekonomik alanda şehir efsanelerimiz oldukça fazladır.

Bunlardan en klasikleri de “Tohumu bile İsrail’den alıyoruz” iddiasıdır.

Peki doğru mudur?

Hayır.

Kim söylüyor?

Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı Kamil Yılmaz.

Ne diyor?

Şöyle diyor: 30-35 yıl önce tohumculukta “ihracat” diye bir kavram yoktu. Sadece ithalat vardı.

2017 sonu itibariyle ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 73’e çıktı.

Buna fide, fidan ve süs bitkileri eklendiğinde bu oran yüzde 90’ın üzerinde.

Türkiye geçen yıl 185 milyon dolarlık tohum ithal etti.

Buna karşılık ihracat 136 milyon dolara ulaştı.

Son 15 yılda ihracatı 8 kat artırdık, 80 ülkeye tohum ihraç ettik.

Hedefimiz küresel tohum ticaretinde dünyada ilk 5 ülke arasına girmek.

**

Tohumculuk şirketlerinin yüzde 93,5’i yerli.

Türkiye toplam sertifikalı tohum ihtiyacının yüzde 40’ını üretiyor ve kullanıyor.

1980’li yıllarda 3 olan yerli firma sayısı bugün 832’ye yükseldi.

Bu şirketler içinde tamamen yerli sermaye ile kurulmuş olanların sayısı 778.

Bu rakam, şirketlerin yüzde 93,5’inin yerli olduğunu gösterir.

Yerli-yabancı ortaklığı ile kurulmuş şirket sayısı 22.

Tamamı yabancı sermayeli şirket sayısı 32.

Yerli sermayeli 778 şirketin ticaret hacmindeki payı yüzde 51, ortak sermayeli 22 şirketinki yüzde 18, yabancı sermayeli 32 şirketinki ise yüzde 30.

**

Türkiye’de üretilen tohumluklar doğaldır.

Hiçbirisinin genetiği değiştirilmemiştir.

2010 yılında çıkan Biyogüvenlik Yasası ile Türkiye’de GDO’lu tohumların üretilmesi ve ithalatı yasaklandı.

Sadece Biyogüvenlik Kurulu’nun izin verdiği, mısır ve soyada ürünlerin ithalatı yem sanayisinde kullanılmak üzere yapılıyor.

İkincisi hibrit tohumlar gerçekten verimi artıran mısırda, domateste, biberde, mısırda, ayçiçeğinde, salatalıkta önemli mekanizmalardan bir tanesi.

Hibrit tohumlar hiçbir zaman laboratuvar ortamında, yapay şartlarda elde edilmiş değil.

Bunlar doğal ortamda saflaştırılmıştır.

Hibrit sebze tohumculuğunda yüzde 60, hububatta yüzde 90.

Hibrit tohumlar kısır tohum değildir.

Bu tohumlar ürün verir. Ancak ilk yıl ekilene göre verim önemli ölçüde azalacağı için ikinci yıl ekilmeleri tavsiye edilmez.

Hibrit tohumlar GDO’lu değildir.

**

Tohumculuk sektörünün en tepesindeki uzman, “Türkiye İsrail’den tohum alıyor ancak İsrail’e tohum da satıyor” diyor.

İşin doğrusu bu.

  • 13. Kartepe Ekonomi Zirvesi
  • Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) ile Türkiye Odalar Borsalar Birliği’nin (TOBB) birlikte düzenlediği 13. Kartepe Ekonomi Zirvesi 23-25 Şubat 2018 tarihinde Kocaeli Kartepe’de gerçekleştirildi.
  • Turkcell, Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) ve The Green Park Hotels’in destek verdiği Kartepe Ekonomi Zirvesi’ne İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere 15 şehirden 200 ekonomi gazetecisi katıldı.
  • EGD’nin temsilcilik açtığı 15 ilin temsilcisinin de hazır bulunduğu zirvede mesleki konular masaya yatırıldı.
  • Yazılı ve dijital medyanın geleceği tartışıldı.
  • Zirvenin tek eksiği TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun grip nedeniyle gelememesi idi.
  • Başkana acil şifalar dilerken Kartepe’de sunulmasını beklediğimiz 2017 ekonomi raporunun da en kısa zamanda yayınlanmasını bekliyoruz.
28 Şubat fırtınası

28 Şubat 1997’de yapılan darbenin ekonomik faturasının 251 milyar TL olduğu resmi kayıtlara geçti. Bu rakam o günün milli gelirinin 1,5 katıydı. Bir sürü banka ve şirket battı, 2 milyon insan işsiz kaldı.

Yüzlerce masum insan içeri atıldı. Bir kısmı hala hapiste yatıyor.

İHL düşmanlığı ile meslek liseleri itibarsızlaştırıldı. İşçi ile mühendisin arasındaki teknik elemanlar bu darbe ile yok edildi. Meslek liselerinin kendine gelememesi ve bugünkü durumu o darbenin sonucudur.

  • Pakette belgesel var mı?
  • Kartepe’de ekonomi gazetecilerine özel bir sunum yapan Turkcell Dijital Medya ve Eğlence Direktörü Barış Zavaroğlu’nun açıklamasında tüketicinin psikolojisini gösteren ilginç bir detay vardı: İzleyici bir paketi satın alırken, belgesel kanalınız var mı diye soruyor, ancak genelde belgesel kanallar izlenmiyor.
  • Vatandaşın izlemeyeceği belgesel kanalı pakette istemesinin arka planında nasıl bir psikolojik neden olduğu incelenmesi gereken bir konu bence.
#Toplum
#Hakikat
#EKonomi
٪d سنوات قبل
Tohumdaki doğrular ve yanlışlar
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’