|
Üsküdar’daki para vakıfları
Ünlü şairimiz Yahya Kemal'in dizesiyle dediği gibi;
Hangi şehir görmüş onun gördüğünü?


Üsküdar İstanbul'un fethini gören, canlı izleyen tek şehirdir.



Üsküdar tarih boyunca ve günümüzde İstanbul'un en iyi seyredildiği yerdir.



Üsküdar'ı seyretmek içinse İstanbul tarafına geçmek gerek.



Yahya Kemal, bunu da şöyle dile getiriyor:



Git bu mevsimde, gurup vakti Cihangir'den bak!


Bir zaman kendini karşındaki rüyaya bırak!


Bu şiirinde Üsküdar'a Hayal Şehir diyor ünlü şairimiz Yahya Kemal.



Bu hafta yine Uluslararası Üsküdar Sempozyumu'nun dokuzuncusu gerçekleştiriliyor.



İstanbul'da olup vakti olan takip etsin, bugün sona eriyor.


*


Kız Kulesi'nden Çamlıca'sına, camilerinden tekkelerine, insanlarından korularına, adına nice şiirler, romanlar yazılmış olan Üsküdar'a, bilimsel araştırmaların pek fazla ilgi gösterdiğini söyleyemiyoruz.



Oysa nice bilinmez

hazineleri

koynunda saklıyor.



Osmanlı cemiyeti kendisinden önceki İslam toplumlarının vakıf geleneğini sürdürmekle kalmamış, vakıfları

Osmanlı kimliğiyle

özdeş bir kurum haline getirmiş.



Vakıflar eliyle cemiyet hayatının

kültür, eğitim, sağlık,

altyapı, bayındırlık, dini ve sosyal hizmetler ile sosyal güvenlik ve

hayır işleri

gibi değişik alanlarda ihtiyaç duyduğu kurumsal yapı ve finansman ihtiyacı karşılanmış.



*


Merkez

maliyesi ile

tımar

sisteminin yanında üçüncü bir alan oluşturan

vakıflar

kanalıyla, fertlerin elinde toplanan serveti hizmete dönüştüren bir mekanizma oluşturulmuş.



Bu açıdan

Osmanlı medeniyeti bir vakıf medeniyetidir.


Vakfa konu olan mallar daha çok

arazi ve emlâk ve nakit paradan

oluşur.



Kuruluşu gerçekleştirilen herhangi bir vakıf, kendisine tahsis edilen bu gibi mallardan elde edilen kira vb. gelirleri kuruluş amacına yönelik faaliyetlerin icrası amacıyla kullanır.



*


Para vakıfları konusu nedense ihmal edilen önemli alanlardan biridir. Bu yüzden de konuyla ilgili bilgiler sınırlıdır.



Kanûnî dönemi Üsküdar para vakıfları

ile ilgili bulduğumuz bazı bilgiler vardır.



Para vakfı, asl-ı mâlının (kuruluş sermayesinin) bir kısmı veya tamamı nükûddan (nakit paradan) oluşan vakıftır.



Kaynaklarda

II. Murat ve Fatih Sultan Mehmet'in

saltanat yıllarında kurulan para vakıflarına tesadüf edilmektedir.



Bunlar içinde en eski tarihli olanı 826/1423 yılında kurulmuştur.



Bunlara ilaveten Fatih Sultan Mehmed tarafından

İstanbul'a et temin eden kasapların

zararlarının sübvansiyonu için oluşturulan para vakfı da meşhurdur.



*


Farklı dönemlerde ve değişik bölgelerde oranı değişmekle beraber para vakıfları

Osmanlı Devlet

i'nin yıkılışına kadar varlığını sürdürmüş.



Bir ara

faiz

endişesinden dolayı yasaklanan para vakıfları daha sonra

Ebussuud

Efendi'nin fetvasıyla tekrar açılmış.



*


Kanuni döneminde Üsküdar bölgesinde kurulan veya faaliyet gösteren para vakıflarının sayısı 150 olarak tespit edilmiş.



Halen Üsküdar merkezinde bulunan

Selman Ağa Camii, Gülfem Hatun Camii, Davud Paşa Camii, Toygar Hamza, Bulgurlu Camii ve Samandıra Camii

para vakıflarıyla kurulmuş.



*


Para vakıfları ne yapar?


Altyapı ve bayındırlık hizmetleri, dini ve kültürel hizmetler, eğitim hizmetleri, sağlık hizmetleri, sosyal güvenlik ve dayanışma hizmetleri ve hayri hizmetlere destek verir.



Bunlara ilaveten şahısların

nakit ve kredi ihtiyaçları

karşılanır.



Hayır yapmak isteyen ancak yeterli malî gücü olmayan, ya da malî gücü yeterli olmakla birlikte vakıf olmaya elverişli gayrimenkul bulamayan kişilere destek verir.



Esnafın

ortak ihtiyaçları karşılanır.



Mali sıkıntıya düşen esnafa ya da ailelerine yardım edilir.



Bu açıdan para vakıfları,

sosyal güvenlik ve işsizlik sigortası

gibi fonksiyon da icra eder.



Öte yandan para vakfı olmamakla beraber benzer prensiplerle işletilen

eytam sandıkları

da toplumun zayıf ve korunmaya muhtaç bir kesimini oluşturan yetimler için bir güvenlik şemsiyesi oluşturuyordu.



*


II.Meşrutiyet

döneminde vakıflara ait paralar, devlet hazinesinin açıklarını kapatmak için müracaat edilen bir fona dönüşmüş.



1935'ten

itibaren tek parti hükümeti CHP döneminde vakıf mallarına göz konmuş ve han hamam, cami ne varsa satılmış.



Vakıf Paralar Müdürlüğü'nde bulunan nakit para mevcudu önemli bir artış kaydetmiş ve

1938

sonunda 4 milyon 879.090 liraya ulaşmış.



1954 yılına gelindiğinde elli milyon lira olan sermayesinin büyük bir kısmı vakıflardan temin edilerek “

Türkiye Vakıflar Bankası

T.A.O.” kurulmuş.



Bu paranın önemli bir kısmını para vakıfları oluşturuyor.


#Türkiye Vakıflar Bankası
#Üsküdar Sempozyumu
#Osmanlı Devleti
#Sosyal güvenlik
7 yıl önce
Üsküdar’daki para vakıfları
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!
Enerjide bağımsız olmak
Târihin doğru yerinde durmak