|
Gezi olayları niye tutmadı?

Gezi olaylarında masum duyguyla ve çevreci hassasiyetle ortaya çıkanlar Başbakan"ın açıklamaları ve attığı adımlarla bir ölçüde amaçlarına ulaşmış oldular. Neticede mahkeme kararının beklenmesi ve nihayetinde kararın millete havale edilmesi bir tepkinin olumlu karşılık bulması anlamına geliyor.

Bu eylemin üzerine başka amaç ve hedefler inşa etmeye çalışanlar ise amaçlarının tersiyle karşılaştılar. Hükümeti yıpratmak veya alaşağı etmek gibi maksatlar tam aksiyle yani hükümetin halk desteğini konsolide etmesiyle ve daha da güçlenmesiyle karşılık buldu.

Masum veya demokratik bir eylemin bağlamından saptırılmaya çalışılması başarısız bir sonuç ortaya koydu. Halk desteği gün geçtikçe eridi ve kayboldu. Kitlesel kalkışmalar ve halk ayaklanmaları bekleyenler yanıldılar. Bunda birkaç sebebin öne çıktığı söylenebilir:

Birincisi, illegal örgütlerin ve marjinal grupların eylem ve söylemleri, tırmandırılan şiddet ve vandalizm, halkın gözünü korkuttu.

İşi şenliğe çevirmeye çalışanlar bu taşkınlıklar sebebiyle beklediklerini bulamadılar. Öldüresiye polise saldıran illegal örgütler, esnafa ve kamu malına zarar veren vandallar, yol kesip taşkınlık yapan partililer, halkın zihnindeki başka hatıraları canlandırdı ve bir tepki oluşturdu.

İkincisi, uluslararası bir kısım odak, çevre ve güçlerin benzer tezgahlarda bulunduğunun anlaşılması ve senaristi dışarıya dayanan bir senaryo görüntüsünün belirginleşmesi…

Yerli, milli, samimi bir girişim yerine uluslararası bir tezgah ve tertip algısının güçlenmesi, halkın alerjisini artırdı. CNN ve BBC"nin kasıtlı yayınları, bir kısım ülke yöneticilerinin açıklamaları, olayları tahrik eden yabancı göstericilerin varlığı gibi bir çok sebep bu alerjiyi besledi.

Üçüncüsü, meseleyi Alevi kalkışmasına çevirmeye çalışan kişi ve grupların yönlendirmelerinin gösterilere destek veren kesimler tarafından bile tepkiyle karşılanması… Olayın ilk anından itibaren eylemleri kitleselleştirmeye çalışan CHP teşkilatlarında bile bunun bir güvensizliğe ve sorgulamaya dönüştüğü söylenebilir.

Dördüncüsü, olayı başlatan sebeplerin ortadan kalkmasına rağmen eylemlerin sürdürülmek istenmesi… Hükümetin diyalog girişimine ve iyi niyetli adımlarına rağmen eylemi devam ettirme, işi hükümet karşıtı bir kampanyaya çevirme görüntüsünün oluşması eylemi başlatanların bile desteğinin azalmasına sebep oldu.

Bu ve benzeri bir çok sebep, eylemlerin anlamını kaybetmesine sebep olmuş ve kitleselleşmesini engellemiştir.

Sokağa dökülen insanların sayısı her zaman toplumsal kabul anlamına gelmiyor. Ne yapılmak istendiği, hangi yöntem ve yolların kullanıldığı gibi bir çok faktör halkın umumunun hissiyatını belirliyor.

Giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinde yeknesaklık içermeyen bu eylem makul çoğunluk tarafından doğru şekilde algılanmış ve sönmeye mahkum edilmiştir.

11 yıl önce
Gezi olayları niye tutmadı?
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti
Bir bu eksikti...
IBAN veren esnafın katli vacip mi?